Gövdesi tamamen kompozit yani plastik malzemeden imal edilen ilk yolcu uçağı olan Boeing 787 Dreamliner, havacılık otoritelerinden onay aldı. İmalat ve sertifikasyon sürecinde üç buçuk yıl geciken imalatçı Boeing, ilk 787yi Japon ANA Havayollarına 25 Eylülde teslim edecek...
Boeing’in kâbusu sonunda bitti. Yeni uzun menzilli yolcu uçağı 787 Dreamliner, test ve sertifikasyon sürecini 39 aylık gecikmeyle tamamladı. Amerikan FAA ve Avrupalı EASA havacılık otoritelerince 26 Ağustos’ta ortak sertifiye edilen uçak, yolcular tarafından merakla bekleniyor. İki farklı modeli olan 787’nin koltuk kapasitesi 210-290 arasında değişiyor.
Uzun yıllar imalat hattında kalan orta-uzun menzilli 757 ve 767 serisi yerine Boeing 2000’li yılların başında bir çalışma başlattı. Önce ‘Sonic Cruiser’ adı verilen bir proje ortaya çıktı. Klasik yolcu uçaklarından çok farklı görünüme sahip Sonic Cruiser, yüzde 15 daha hızlı olacak, yüzde 20 yakıt tasarrufu sağlayacaktı.
Aslında bu proje, 787’nin gizlenmesi amacıyla yaratılmıştı. İlgiyi farklı yöne çeken Boeing, tüm mühendislerini havacılıkta bir ilki başarmaya odaklamıştı. Önce 7E7 olarak adlandırılan uçağın tüm gövdesi, kompozitten imal edilecekti. İş jetlerinde denenen bu teknikle gövde yüzde 30 hafifletilecek, böylece yeni teknolojilerle çok ciddi yakıt tasarrufu sağlanacaktı. Hazır olarak gelecek ön, orta ve arka gövde kısa süre içinde monte edilerek hızlı bir imalat planlanmıştı.
KOMPOZİT BAŞA DERT OLDU
Ocak 2005’e gelindiğinde ilk sipariş Japon ANA Havayolları’ndan alındı. Artık proje resmi olarak 787 adını taşıyacaktı. Çift koridorlu uçakta kısa sürede büyük bir satış başarısı yakaladı. Havayolları 787 almak için sıraya girdi. Birkaç ay içinde sipariş sayısı 600’ü buldu. Bu, havacılıkta bir satış rekoruydu.
Rakip Airbus, A380’deki gecikmeler ve ilgi görmeyen A330’dan geliştirilen modelle hayal kırıklığı yaşarken adeta patlayan 787 satışları Boeing’in yüzünü güldürüyordu.
Ancak her iddialı havacılık projesinde olduğu gibi çok yeni teknolojiler imalatçının başını yavaş yavaş ağrıtmaya başlıyordu. Havacılık otoriteleri kompozit gövde için yeni bir sertifikasyon süreci hazırlıyordu.
Boeing’e parça üreten destekçilerse yüksek kalite ve işçilik gerektiren kompozit malzemeye alışmaya çalışıyordu. Dünyanın bir çok yerindeki kompozit fabrikaları Boeing için çalışmaya başladı. Bu yüzden kompozit gövdeli bisiklet bile bulmak zorlaştı. Kompozit tenis raketlerinin fiyatları fırladı.
Boeing, söz verdiği gibi Amerikan takvim sistemi 787’yi gösterirken yani 7. ay temmuzun, 8. günü, 2007 yılında ilk uçağı fabrikadan çıkarttı. Ama birkaç ay sonraya planlanan ilk uçuş bir türlü gerçekleşmiyordu. Özellikle İtalyan Alenia tarafından üretilen parçalarda imalat hataları bulunmuştu. Binlerce parça atıldı. Üretim teknikleri gözden geçirildi. Bu sırada gövdede bazı noktalarda güçlendirme yapılması gerektiği ortaya çıktı. Yeniden yapılacak tasarım çalışmaları nedeniyle teslimat süresi yine uzayacaktı.
Boeing’in zarar hanesini giderek büyütüyordu. Her gecikme, çok sayıda yöneticinin de kellesini götürüyordu.
Sorunlar yavaş yavaş çözülürken ilk uçuş yapıldığında tarihler 15 Aralık 2009’u gösteriyordu. Boeing, kompozit gövdeyle bir risk almıştı. Test uçuşları sonrasında yakıt tasarrufu, sessizlik, menzil gibi konularda başarı yakalanmıştı. Ancak imalatta bu kadar zorlu bir süreç beklenmemişti.
Rakip Airbus ise 787’ye karşı çıkardığı A350XWB’de daha az riske sahip panel teknolojisini benimsemişti. Yani metal ve kompoziti bir arada kullanma yolunu seçmişti.
HAVADA YANGIN
Test uçuşları sürerken 9 Kasım 2010’da Teksas’da inişe gelen uçağın kabininde yangın çıktı. 2 numaralı test uçağı Teksas’ta Laredo Havalimanı’na acil iniş yaptı. Yapılan araştırmada yangına arka bölümdeki test ekipmanlarının neden olduğu tespit edildi. Bu olay, yeni gecikmelerin de habercisiydi.
Sertifikasyon sürecinde en korkulan konuların başında yıldırım geliyordu. Kompozit malzemenin iletkenliğinin metale göre 1000 kat daha düşük olması, bu testler sırasında 787’nin nasıl bir performans göstereceği merakla bekleniyordu. Özel laboratuarlarda gerçekleştirilen testler sonrasında kompozit gövde geliştirilen iletken sistem sayesinde yüksek başarı yakalandı. Yıldırım isabet ettiğinde oluşan binlerce voltluk akım, sistemlere hasar vermeden uçağı terk edebiliyordu.
Yaklaşık üç buçuk yıl süren test ve sertifikasyonu tamamlayan Boeing, 26 Ağustos’ta 787’nin yolcu taşıma sertifikasını aldı. 25 Eylül’de ilk uçak ANA Havayolları’na teslim edilecek.
ZARAR 1000 UÇAKTA ÇIKACAK
Boeing yöneticileri 787’nin bu gecikmesinin maliyetini tam olarak açıklamasa da zararın 3-4 milyar dolar civarında olduğu belirtiliyor. Uluslararası finans kuruluşları, zararın yaklaşık bin uçak imalatının ardından çıkabileceği konusunda hem fikir. 2013’ten itibaren ayda 10 adet 787 imal edecek Boeing, zararı 7-8 yıl içinde sıfırlayacak.
TUVALETE TAHARET MUSLUĞU
Japon ANA Havayolları, deneme seferlerinin ardından ilk ticari uçuşunu kasımda Tokyo-Frankfurt arasında gerçekleştirecek. Öncesinde 27 Ekim’de Hong Kong’a tanıtım seferleri yapılacak. Yeni bir kabin dizaynında 787’nin en çok ilgi çeken yeriyse tuvaletleri olacak. Uzakdoğu kültürünü kabine yansıtan ANA, kadınlar için özel tuvalet tasarımı yaptı. Daha büyük olan bu tuvaletlerde ayrıca taharet musluğu da bulunuyor. Yolcu uçaklarına ilk defa uygulandı. Kabin basıncı normal yolcu uçaklarında 2 bin 300 metreyken, kompozit yapı nedeniyle 787’de bu 1800 metreye indirildi. Yolcular uzun uçuşlarda böylece daha az yorulacak. Vücuttaki su kaybı da azaltılacak.
YAKITI ADETA KOKLUYOR
787’nin iki farklı modeli imalatta. 787-8, 210 yolcuyu 15 bin 200 kilometreye götürebilecek. Gövdesi uzatılan 9 modelindeyse yolcu kapasitesi 290’a çıkıyor. Menzil 15 bin 750 kilometre. Seyir hızıysa en fazla saatte 954 kilometre. Uçak çok hafif kompozit gövdesi ve yeni motorlarıyla yüzde 20 yakıt tasarrufuna sahip. Şu ana kadar imal edilen en sessiz yolcu olan 787 için Boeing 290-310 koltuklu 10 serisi üzerinde çalışıyor.
Hürriyet
Yorumlar