Bu sektörü tamamen sistemsel farklılığa kavuşturan Ali Sabancı ve kıymetli eşlerine büyük geçmiş olsun dileklerimle başlamak isterim. Bir an evvel sağlıklarına kavuşarak renkli kişiliklerini sektörümüz için faydalı projelerde görmeyi arzu ediyoruz.
Uzun zamandır gözlemliyorum. Sabiha Gökçen Havalimanı beklenen yönetimsel başarıyı bir türlü yaşayamıyor. Sessizlik hakim derken asıl meselenin iç işleyişte taht kavgasının yaşandığı ifade ediliyor. Berk Albayrak’ın tahtı sallandıkça sallanıyor, silkelendikçe düşecek bilgileri geliyor.
Sabiha Gökçen Havalimanı üzerinde acayip bir baskı var. Bir yandan İstanbul Havalimanı - Sabiha Gökçen Havalimanı rekabetinde mevcut iktidarın İstanbul Havalimanı’na pozitif ayrımcılık yapması, diğer yandan Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki yönetici kavgaları ayyuka çıktı.
Sabiha Gökçen Havalimanı ikinci pistinin bir türlü bitirilememesi diğer taraftan da yeterli atılımın sağlanmaması kaosa neden oluyor.
Temizlik konusunda bir önceki firma ile anlaşamayan ve sonrasında havalimanında çirkin görüntülerin oluşması ile dünyaya rezil olan Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yönetim zaafı yaşanması Malezya tarafını harekete geçirdi.
Malezya tarafından işletilen havalimanının Malezya kuralları ile işletmesi Türkiye şartlarına uyumsuz olan anlayışın Sabiha Gökçen’e yeterli ivmeyi kazandıramadı.
Malezya tarafının Sabiha Gökçen’e gözlemci sıfatında yeni danışmanlar ve yöneticiler gönderdiği, bu yöneticilerin Eylül/Ekim aylarında önemli değişiklikleri Malezya tarafına ileteceği kaydediliyor.
Başta Berk Albayrak olmak üzere yönetimin tamamının değiştirileceği ve yeni bir yönetim kadrosunun getirilerek ölü toprağı serpilmiş havalimanının yeniden hareketlendirileceği kaydediliyor.
Karar almakta zorlanan, Sabiha Gökçen’e yeterince sahip çıkamayan yönetimin yerine havalimanı işletmesinde vizyon sahibi yönetim kadrosu oluşturmak isteyen Malezya tarafının çok sayıda alternatif üzerinde durduğu ifade ediliyor.
Bir başka gelişme ise Sabiha Gökçen Havalimanı’nın taliplileri DHMİ üzerinden giderek havalimanının DHMİ’ye devri sonra da işletmesinin ihale edilerek Savunma Sanayi Başkanlığı’ndan alınması üzerine çalışmalar el altından yürütülüyor.
Özellikle İstanbul Havalimanı ortaklarından Kalyoncu’nun iştahını kabartan Sabiha Gökçen Havalimanının alınması için görüşmeler yürüttüğü biliniyor.
Eylül ayı ve Ekim ayı Sabiha Gökçen Havalimanı için önemli gelişmelerin yaşanacağı ay olacak. Sezonun biraz rahatlamasının ardından kararların peş peşe alınarak uygulamaya sokulacağına kesin gözle bakılıyor.
Hava İş Yapı Kooperatifi Dosyasını Açıyoruz…
Büyük umutlarla kurulan Hava-İş Yapı Kooperatifi üzerine uzun zamandır çalışıyorum. Dosyalar, görüntüler, belgeler, yağdıkça yağıyor.
Üyelerden bugüne kadar giden paralar nereye harcandı?
Arsalar alınırken nasıl yolsuzluklar yaşandı?
Hava-İş Yapı Kooperatifi’nin arsasının yanında kimler arsa aldı?
Eski yöneticiler ile yeni yöneticiler arasında nasıl bir bağlantı vardı? Ortak neler yaptılar, sonra yolları neden ayrıldı?
Hangi siyasiler nasıl kullanıldı? Elde nasıl bir sonuç var?
Kooperatif neden sürekli adres değiştirdi?
Mevcut yöneticiler neler yapıyor? Neden sürecin uzamasını istiyorlar?
Eski yöneticiler, yeni yöneticiler birbirlerini neyle suçluyor?
Mevcut yönetimin içindekileri bağlantıları, hedefleri, çıkarları nedir?
Kimin kimle yakınlığı var, kim kimin değirmenine su taşıyor.
Birinci kooperatif ile ikinci kooperatifte üyelikleri, evleri olan yöneticiler hangi amaca hizmet ediyor?
Üyelerin mağduriyetini kim çözmek istiyor?
Her geçen gün artan maliyetler üyelere nasıl yansıyacak?
Yılan hikayesinin perde arkasını, malı götürenler, üyeyi enayi yerine koyanlar yazı dizimizi bekleyin!
Yorumlar Tüm Yorumlar (32)