Amsterdam’dan Brezilya’ya gitmek üzere havalanan bir KLM uçağında, Atlantik Okyanusu üzerinde yaşanan teknik arıza uçuş güvenliğini yeniden gündeme taşıdı. Uçak, seyir irtifası olan yaklaşık binlerce fit yükseklikteyken kokpit ön camında meydana gelen çatlak nedeniyle rotasını değiştirerek kalkış noktası Amsterdam’a acil dönüş yaptı.
Amsterdam’dan Brezilya’ya gitmek üzere havalanan bir KLM uçağında, Atlantik Okyanusu üzerinde yaşanan teknik arıza uçuş güvenliğini yeniden gündeme taşıdı. Uçak, seyir irtifası olan yaklaşık binlerce fit yükseklikteyken kokpit ön camında meydana gelen çatlak nedeniyle rotasını değiştirerek kalkış noktası Amsterdam’a acil dönüş yaptı.
Edinilen bilgilere göre olay, uçağın karadan yaklaşık 500 mil uzakta bulunduğu sırada yaşandı. Kokpit camındaki hasar nedeniyle pilotlar tedbir amaçlı olarak oksijen maskelerini taktı. Çatlağın kabin içinde dahi duyulabilecek kadar gürültü oluşturduğu, ancak hasarın ön camın yalnızca dış katmanıyla sınırlı kaldığı belirtildi.
Dokuz Saatlik Geri Dönüş
Uçuş ekibi, durum değerlendirmesinin ardından transatlantik rotayı terk ederek Amsterdam’a geri dönme kararı aldı. Uçak, yaklaşık dokuz saat süren uçuşun ardından güvenli şekilde acil iniş yaptı. Olay sırasında yolcular arasında panik yaşanmadığı, kabin ekibinin bilgilendirme yaparak süreci kontrol altında tuttuğu öğrenildi.
“Uzay Enkazı” İddiaları Gündeme Geldi
Yaşanan olayın ardından sosyal medyada ve bazı çevrelerde, kokpit camındaki hasarın uzay enkazı ya da küçük bir göktaşı çarpması sonucu oluşmuş olabileceği iddiaları dile getirildi. Ancak havacılık uzmanları bu ihtimalin son derece düşük olduğuna dikkat çekti. Uzmanlara göre, ticari bir uçağın uzay enkazı nedeniyle ciddi hasar alması olasılığı “istatistiksel olarak yok denecek kadar az”.
Olası Nedenler İnceleniyor
Uzmanlar, kokpit camında meydana gelen çatlağın daha çok elektriksel arızalar, dolu çarpması ya da yüksek irtifadaki ani sıcaklık ve basınç değişimlerinin yarattığı termal stres gibi nedenlerle ilişkilendirilebileceğini belirtiyor. Uçak ön camlarının çok katmanlı ve yüksek dayanımlı şekilde tasarlandığı, tek bir katmanda oluşan hasarın uçağın emniyetini anında tehlikeye atmadığı vurgulanıyor.
KLM’den olayla ilgili detaylı bir teknik açıklama yapılmazken, uçağın bakım ekipleri tarafından kapsamlı incelemeye alındığı öğrenildi. Yaşananlar, modern havacılıkta dahi yüksek irtifada karşılaşılabilecek risklerin ve pilotların bu tür durumlara yönelik eğitimlerinin önemini bir kez daha ortaya koydu.
Yorumlar