Milli bayrak taşıyıcı havayolu şirketimiz Türk Hava Yolları, 400. uçağını filoya dahil etti. Umarım gerek filodaki uçak sayısı ve gerekse edinilen başarılar artarak devam eder.
Her şirkette olduğu gibi yönetici seçimi de şirketler açısından çok önemlidir. Çünkü her yönetici bir lider olamaz. Günü kurtarmak, uzun perspektifte işe ve insana yaklaşamamak, bugünün yöneticilerinin ortak özelliği haline gelmek üzere. Liderliğin en temel prensiplerinden biri, dün ve bugünden edinilen tecrübelerden ders çıkartarak geleceği kurgulamasıdır.
Günümüzde de öyle bir süreç ilerliyor ki, yönetici olmuş kişiler kendi koltuklarını garantiye almak için lider vasfına sahip kişilerin üstünü çizmeye kalkıyor. Bu sebeple de her lider kişilik, yönetici olamıyor.
Süreçler danışmanlık işleri ile ilerletilmeye çalışılsa da belirli bir dönemden sonra bunun da önü tıkanıyor. Amaç yalnızca proje üretmek olmamalı. Sürdürülebilir, geleceğe yatırım odaklı bir yaklaşım tutum sergilenmeli.
Geçmiş dönemlerde bu tarz bir danışmanlık hizmeti talebi Türk Hava Yolları yöneticisi tarafından bana da iletilmişti. Yazılarımla ve kendisine direkt verdiğim fikirlerle zaten bunu yaptığımı, ekstra şirketin kasasından bir ücretin ödenmesine gerek olmadığını belirterek teşekkür etmiştim. Hala da aynı noktadayım.
Ancak görünen o ki, üst düzey yöneticilerin gecesini gündüzüne katarak çalışmaları birilerine örnek olmuyor. İşte tam da bu sebeple bazı yöneticilerin artık değişme zamanı geldi diye düşünüyorum. Aynı globalde yüksek cirolara sahip dünya devlerindeki gibi. Yöneticilerin, pozisyondaki maksimum çalışma yılı üçü geçmiyor. Çünkü artık daha fazla katacakları bir şey kalmıyor. Silahlı Kuvvetler’de de tayinlerin bir amacı budur. Değişik bakış açılarıyla gelişmek ve geliştirmek.
Rekabetçi havacılık sektöründe lider havayolları her geçen gün bir yenilikle yolcuların karşısına çıkıyor. Yeni sistemlerden, yeni kabinlere, yeni ikramlardan, çeşitli paket programlara kadar birçok değişim karşımıza alternatif olarak çıkıyor.
Örneğin, milli bayrak taşıyıcımız Türk Hava Yolları’nın bu kadar iyi bir kâr açıklamasına rağmen daha önce tasarruf tedbirleri başlığı altında iç hatlarda uygulamaya soktuğu sıcak sandviçten ne zaman vazgeçeceğini gerçekten çok merak ediyorum. Kaskatı, yanık… Yöneticiler bunları uçakta en son ne zaman test etti merak ediyorum. Sular minicik… Low-cost bir şirketten bahsetmiyoruz. Ülkenin lider bayrak taşıyıcısı…
Yeni sistemler oluşturuluyor, bilet işlemleri şöyle kolay, bu kadar kısa sürede hallediliyor deniyor yine olmuyor. Yolcu da bir süreden sonra yoruluyor. Bazı rakamlar yöneticiler tarafından eleştiriliyor, bakıyoruz Mayıs 2022’ye ait veriler hala güncel bir şekilde karşımıza çıkıyor.
Aynı durumlar personel için de geçerli. Başarıysa mevzu bahis, bu başarının mimarları en tepeden en alta kadar uzanır. Ancak özellikle şu aralar yer hizmetleri personeli korkunç bir çıkmazın içinde. Ev kiraları aldı başını gitti. Şirket, kira yardımı yapamaz mı? Çoğu şirket personeline kira, yakıt parasının yanı sıra doğalgaz yardımı bile yapıyor.
Yolculara hizmet vermesi gereken Hava-İst’e bakıyorum adeta personel servisi haline gelmiş. Pilotu da var kabin memuru da… Nerede bu yakıt ücretleri ve pazar mesaileri?
Primlerin erken yatırılması bir strateji ya da pansumandan öteye geçmez. Önemli olan kalıcı çözümler üretebilmek. Yanlış yönlendirmelere kulak asıldığı sürece de işin içinden çıkılmaz.
Haa siz yine de pilotum yorgun değil, uçarlar, herkese benden çay dermişçesine programsız pas bilet veriyorum, yeşil pasaport personelin neyine, pazar mesaisi de neymiş havacılıkta 7/24 çalışılır, derseniz de gün gelir bunlar problem olarak karşınıza çıkar.
Atılacak adımlar basit, yeter ki doğru kişilerle yürünsün… Bu bağlamda Türk Hava Yolları’nın yakın bir zamanda açıklayacağı genel kurul öncesi bazı önemli değişikliklerin olacağına inanıyorum. Umarım yanılmam…
“Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir” Efesli Herakleitos.
Serdar BAŞAĞAOĞLU
Yorumlar Tüm Yorumlar (18)