Değerli okurlar, geçtiğimiz haftanın en önemli konusu havacılığa altın devir yaşatan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım hakkında CHP tarafından verilen gensoru önergesi idi. Hemen belirtelim gensoru reddedildi. Ancak ben gensoru önergesinin neden ve nasıl hazırlandığı ile ilgili bilgilerimi paylaşacağım.
Kaza üzerinden yaklaşık bir buçuk sene geçti. Bir buçuk senenin ardından verilen bu gensoru önergesinin neden bu kadar süre sonra açılması sağlıklı düşünenlerin kafasında soru işaretleri doğurabilir.
İşte ben bu soruların cevaplarını aramak istiyorum.
Geçen haftaki yazımın bir bölümünü de bu konuya ayırmıştım. Bakanlık yada bakanlık yetkililerinin de kusurları olabileceğini varsayarak değerlendirdiğim konu hakkında bazı ipuçları vermeye çalışmıştım.
Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yakınlarının hak arayışlarının doğal bir davranış olduğunu tespit ettikten sonra hak arayışının doğru noktada olması gerektiğine vurgu yapmıştım. Hatta bir örnek vererek world Focus Havayolları kazasından sonra bir çok yabancı avukatın uçak üreticisi firmaya dava açmak için hayatını kaybeden vatandaşlarımızın yakınlarından vekâlet almaya çalıştıklarını belirtmiştim.
İşte Irak’ta düşen Moldova uyruklu Antonov tipi uçakta hayatını kaybeden vatandaşlarımız için başlatılan hukuk mücadelesinin aradan geçen bir buçuk yıla rağmen neticelenememesinin ürünüdür bu gensoru.
Başarısız avukatlar, hukuk yolu ile alamadıkları siyasi yolla almaya çalışınca gensoru mekanizması ön plana çıkmıştır. Oysa geçen hafta da belirttiğim gibi hak aramanın yolu uçağın tescil edildiği ülkede, o havayolunun firmasında, sigorta eden şirkette ve uçağı üreten firmada aranmalıydı.
Gensoru önergesini CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçtaroğlu ve arkadaşları hazırladı. Kılıçtaroğlu’nu SSK Genel Müdürlüğü yaptığı zamanlardan tanırım. Bilgisine tecrübesine de saygım var. SSK’da önemli işler yapmış popülist uygulamalardan uzak durmuştu. Ancak siyaset girdabı kendisini de sarmaladığı için doğru bilgilerle donatılmadığı için bu gensoru sevdasına kapıldığı anlaşıldı. Kendisine genel başkanı bile inanmamış ki, oylamaya bile katılmadı. Kemal Kılıçtaroğlu’na akıl veren akıl danelerin bir yerlerde yanlış yaptığı kişisel hırslarla sonuca gitme uğruna siyasileri de kullanmak istedikleri de ortaya çıkmıştır.
Gensoru önergesi sırasında konuşan muhalefetin doğru bilgilendirilmedikleri uçuş hakkının anlatımı sırasında da ortaya çıktı. Uçuş hakkı için 7. uçuk hakkı terimi kullanıldı CHP’liler tarafından. MHP’li Şandır2da ayı hataya düştü. Sanki CHP’den kopya çekmiş görüntüsü verdi. Doğrusu 5. uçuş hakkı olacaktı.
Gensoru önergesinin ortaya çıkardığı sonuç kazanın pilotaj hatasından olduğunun açıklanması oldu. Bir başka konu ise uçağın sigortasının eksik olduğu ile ilgili açıklama.
Benim önerim bu tip olaylarda siyasilerin bir takım insanlara güvenerek yola çıkmamaları için dikkat etmeleri yönünde. Aksi takdirde Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ında dediği gibi “Kara kutu dolu olur gensoru boş olur”
Kazasız, emniyetli uçuşlar dileğiyle.
Yorumlar