Resmî olarak 29 Ekim 2018 yılında açılan İstanbul Havalimanı, bir çok tartışmayı da beraberinde getirmişti.
Son olarak beş yıla yakın bir süre havalimanının CEO’su olan Kadri Samsunlu yerini Selahattin Bilgen’e
bıraktı.
Selahattin Bilgen’in neler yapacağını hep birlikte göreceğiz ancak tez zamanda personel maaşlarına el atması elzem. Bu maaşlarla geçinmenin yolu yok! 2x2 kadar net, beyazla siyah kadar net! Ne bu matematiğin farklı bir sonucu ne de renklerin grisi yok.
Bununla birlikte havalimanında yapılması gerekli olan birçok husus daha var. Bunlardan birine bugün değinelim.
Uluslararası bir havalimanı işletip dünyanın her noktasından yolcuya ev sahipliği yapıyorsanız herkesi düşünmek zorundasınız. Bugüne kadar İstanbul Havalimanı’nda ne hikmetse bu hep atlandı.
İngilizce dünyada toplam konuşan kişi sayısına göre hiç kuşkusuz ilk sırada yer alan dil. Ancak anadil olarak konuşanlar sıralamasında ortalarda. Örneğin Çinceyi anadili olarak konuşanların sayısı 939 milyon. Buna karşılık İngilizceyi anadili olarak konuşanlar 380 milyon kişi.
Havayolu şirketinin bir çoğu uçulan destinasyonlara göre o ülkeden kabin memurlarını bünyesine katıyor. Yine uçak içi eğlence sistemlerinde farklı dillerde filmler ve canlı yayınlar bulunuyor.
Sonuç olarak havayolları bir çok dilde yolcularına hizmet verirken havalimanlarımız da durum çok farklı. Dünyanın buluşma noktası iseniz ona göre hareket etmek gerekmez mi ?
Gelen yolculara bakın. Ruslar hemen hemen her yıl rekor kırıyor. Uzak doğu ile bir köprü oluştu. Arap ülkelerinden gelenler iyice arttı. Peki neden havalimanı tabelalarında ya da ekranlarda yalnızca İngilizce ve Türkçe bulunuyor?
Rusça, Çince, Japonca, Arapça ve İspanyolca Türkiye’ye gelen yolcuların anadilleri arasında yer alıyor. Örneğin Hong Kong’ta 4 dilde tabelalar bulunuyor. Bana kalırsa yalnızca İGA da değil, bütün havalimanlarımız bunu değerlendirmeli. Sonuçta turizm ülkesiyiz.
ATC DURUŞU
Hava Trafik Kontrolörlerinin Eylül ayında başlattığı haklı eylemde günler değişti. En az yoğunluğun yaşandığı Salı ve Perşembe günleri yerine biraz daha yoğun olan Cuma ve Pazar günlerine çekildi.
Belirlenen yeni günlerde inisiyatif almadan çalışan vefakâr arkadaşların önemini sanıyorum sektörle birlikte yolcular da kısa bir
süre içinde anlayacaktır. İşleri çok zor. Ağır şartlarda sektör menfaatleri için çalışıp durdular. Hak edilişleri verilmedi, verilmemeye de devam ediyor. Neyi bekliyorlar anlamak da mümkün değil. Ben havayolu şirketi yöneticisi olsam ne oluyor diye sorarım. Çünkü şirketim uçaklarının fazla yakıt yakmasını istemem.
Amma velakin bu işin çözüm noktasında olan kişi zaten bir havayolu şirketinin de yönetimine girdi. Seyirci kalmak bu olsa gerek. Tık yok.
UYANIN ARTIK!
Hava Trafik Kontrolörlerinin haklı duruşu ve birlikte hareket edişleri umarım herkese örnek olur! ALKIŞLAR SİZLER İÇİN…
SERDAR BAŞAĞAOĞLU
[email protected]
Yorumlar Tüm Yorumlar (27)