İsyan edesim var. Bu başlık öylesine atılmış bir başlık değil. Gerçek duygularımı yansıtan bir başlık. Ne için mi isyan edesim var? Birçok şey için isyan edesim var. Bu hafta İstanbul Airshow'a katılanlar az çok gördü. İsyanımı da anlayabilecek çok insan olduğunu sanmıyorum.
Yazının başlangıcında vurgulamam gerekiyor. İstanbul Airshow'u düzenleyen tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum. Başta Müşfik Işık ve ekibine. En ağır yükü onlar çekti. Sürecin belli kısımlarını biliyorum. Ne kadar zorluklar aşıldı, nasıl çileler çekildi hepsine şahidim.
İstanbul Airshow başarılı mı? Hayır.
Tabi ki sebepleri var.
Bütün olumsuzluklar bu fuarın senesine denk geldi. Rus uçağının düşürülüşü, Atatürk Havalimanı'na yapılan intihar saldırısı ve en kötüsü de darbe kalkışması.
Neresinden bakarsanız bakın fuara gelmemek için tüm bileşenler bir araya gelmiş.
Peki biz ne yaptık Türkiye olarak, basın olarak, yetkililer olarak.
Kendi adıma yaptıklarımı fuar organizatörleri taktir etsin, lakin tüm ülke olarak sahip çıkamadık.
Dahası biz hiçbir şeye sahip çıkamıyoruz.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Sayın Binali Yıldırım her defasında üstüne basa basa ne diyorlar? "Yerli üretim, milli üretim"
Yerli uçak yapacağız ya. İşte bu yüzden isyanım var.
Fuarda gözlerimle gördüm ki aslında biz uçağı yapmışız. Sadece parçaları bir araya getirmek kalmış.
Farkettiniz mi bilmem ama, elliden fazla standın üstünde Turkish Technic yazıyordu. İlk bakışta standlara sponsor oldu görüntüsü veren bu logolar aslında bizim milli üretimimizin ta kendisi idi.
Milli üretim için çaba gösteren ve bu anlamda da hayatını vakfeden Halil Tokel kolumuza girdi ve fuar alanındaki milli üreticileri birer birer gezdik.
Heyecan verici. Kimi uçak kablosu yapmış, kimi komponent yapmış, kimi kompozit üretiyor velhasıl uçak parçalarını yapmaya başlamışız bile.
Tek sorunumuz sertifikasyon. Ben bu azmin, bu gelişmenin, bu üretimin hayat bulması için elimi değil bedenimi taşın altına koymaya hazırım.
Yeri gelmişken söylemek lazım.
Üçüncü havalimanında yerli üretime yeterince yer verilmemesi üzücü. Hatta kahredici.
Yolcu köprüsü konusunda görüşlerim sabit. THYSSENKRUP'a verilen yolcu köprüleri için halen isyanım var. En azından yarısı yerli üretimimize verilmeliydi.
Fuar alanında pist aydınlatma ışığı yapan firma ile de karşılaştık ve onlar da aynı konudan muzdarip. Üçüncü havalimanı başkaları ile anlaşma yapmış. Aklım almıyor, biz neden başkalarını zengin ediyoruz. Biz, bizi neden zengin etmiyoruz. Biz neden üçüncü havalimanına, Avrasya'ya, milli uçağa kısacası Türkiye'nin gelişimine karşı olan Almanları veya diğer yabancı ülkeleri zenginleştirme derdindeyiz.
Cumhurbaşkanımıza, başbakanımıza açık çağrıda bulunuyorum. Milli üretim konusunda çok şeye sahibiz. Daha fazlasına da sahip olabiliriz. Yeterki milli üretime sahip çıkalım.
Ve üçüncü havalimanını yapan dostlar sizler milli üretimi desteklemek zorundasınız.
"İsyanım var" dedim ya. İşte milli üretime sahip çıkmayanlara isyanım var. Milli üretimden bihaber olan basına isyanım var. Sadece populist haberler peşinde olanlara isyanım var.
Değerli okurlar, milli olan her şeyi destekleyelim.
Bakın bir haber yaptık "Hezarfen" adında bir oyun yapan genç kardeşimiz Mehmet Fatih Gezen kardeşimizi. Ne oldu biliyor musunuz? Haberden sonra arkadaşımızın yaptığı oyun yüzlerce kişi tarafından cep telefonlarına indirildi. Her indirim bu kardeşimize küçükte olsa katkı sağlıyor. İşte birbirimizi zenginleştirelim dememin sebebi bu. İllaki para vermek gerekmez, onun tanınmasını sağlamak bile bir zenginliktir.
Fuara da sahip çıkmamız şart. Bundan sonraki fuar çok daha ihtişamlı olmalı. Bu seneki fuar, yapılamadı denmemesi adına zararına da olsa yapılmış bir fuar. Yine de tebrik etmek lazım. Köstek olmak isteyen bir kaç densiz gazeteciye rağmen durmak yok devam.
Övünmek hoşuma gitmez ama...
Fuar boyunca Airporthaber standı adeta ziyaretçi akınına uğradı. Fuarın gözdesi olduk diyebilirim. Ulaştırma Bakanımız Sayın Ahmet Arslan sadece Airporthaber standında dinlendi. Bu durum bizim sektörde ne kadar güvenilir olduğumuzun, ne kadar doğru yolda olduğumuzun tescilidir.
Sektörün tüm aktörleri Airporthaber'i ziyaret ederek bizlere güç verdi. Bazı taklitçiler gibi fuara gelenlerin kolundan tutup adeta sürükleyerek standımıza gelmelerini sağlamaya çalışmadık.
Anadolujet ve geleceği...
Türk Hava Yolları, krizi fırsata çevirmek zorunda. Küçülmeye gidiyor ama aksine bu dönemde büyümesini isterdim. Büyümenin de tam zamanı olarak düşünüyorum. Daha büyük krizleri atlatmış bir ülke olarak geri vites yapılması doğru değil.
Anadolujet, farklı bir kimliğe büründürülmeli. Marka olarak yolcunun kafasında yer etti. Bundan sonra THY'den koparılıp ayrı bir AOC altında farklı bir şirket olarak devam etmeli. Tamamen bir low-cost olmalı.
Ankara, Antalya hatta İzmir merkez yapılmalı. Bölgelerden getirilecek yolcular buralardan yine Anadolujet ile yurtdışına taşınmalı. Ankara bu konuda çok iyi konumda. Hem havalimanı müsait hem de tam Türkiye'nin merkezinde.
Bu konuda yazılacak çok şey var. Lakin uzun söz ile sizi yorma yerine kısa söz ile anlatmaya çalışıyorum.
Bize yeni atılımlar, yeni iş modelleri gerek.
Sözün özü. Milli duruşa destek olmayana isyanım var.
Yorumlar Tüm Yorumlar (30)