30 Ocak 2023, Pazartesi
Serdar BAŞAĞAOĞLU
Serdar BAŞAĞAOĞLU [email protected]
  • Aga komisyon var mı komisyon, yoksa git öte!!!! Olay bu kadar basit, çikın or pasta!
  • Aidiyet mi güldürmeyin allah aşkına hanhi kabin memuru aidiyrt hissediyor bunu kaybetmemizi istediler ve kaybettik
  • Öncelikle her ne kadar çalışana destek yazısı yazıyor olsanız da “eskiden şal örterlerdi, şimdi üzerimize yürüyorlar” şeklinde yine bir kabini yerme gayretine girmişsiniz ve emin olun yöneticiler gelip de “yolcuya gülün” deyip de gidiyor sizin bu yazılarınızı gördükçe. Ancak kimse sorunun kaynağına inmek, sorunu çözmek istemiyor. Henüz Ocak ayındayız insanlar 100 saat uçuş yaptılar, dile getirecekseniz kabini bırakın planlama sorunlarına değinin. Bugün bir A321 uçağı ortalama 180 yolcu alıyor ve kabin amiri dahil o uçuşa 4 kişi yollanıyor. Uçuş süresi 2.5 saat falan ve seçenekli sıcak yemek servis edilmesi isteniyor. Bu çalışma temposunda siz nasıl bir özel bir ilgi bekliyorsunuz? Özel bir ilgi istiyorlarsa ya ikram konseptini basitleştirsinler ya da 4 kişi yerine yollasınlar 5-6 kişi ondan sonra eğer hala hiçbir şey değişmiyorsa gelin beraber kabini topa tutalım bir kabin memuru olarak söylüyorum. Şirket pazar mesailerini ısrarla vermiyor, bir çay kahve içiyorduk o da nispeten elimizden alındı, planlama sorunları çok başka boyutlarda insan olduğumuz unutuldu robot muamelesi görüyoruz. Tüm bu problemler ekip içi iletişime ve yolcuya kadar uzayıp gidiyor. Siz eğer iyi niyetle bir şeyleri dile getirecekseniz buyurun sorunun kaynağını dile getirin. Yok ben art niyetliyim ya da etkileşim peşindeyim diyorsanız kabine giydirmeye devam edin problem yok.
  • Aidiyeti bitirmeyi kendileri istedi… Maddi manevi kazanılmış tüm hakları elimizden aldılar kendilerine göre bir kölelik sistemi kurmaya çalışıyorlar hasta olmak bile yasak ücretten kesiliyor ama birinin yerine uçuşa gittiğinizde ekstra ücret ödenmiyor artık hiç bir güzelliği kalmadı içtiğimiz kahvede bile gözü olan benim bayrak taşıyıcı güzel şirketim yanlış ellerde değerini kaybediyor ne yazık ki…
  • Asgeri ücretle çalıştiran türk hava yolları maaşlari kiralara yetmiyen hava yolları yazık
  • Serdar bey; Şirketin her kademesinde mantık dışı olaylar meydana gelmektedir.Pilot-Kabin-Teknik farketmeksizin her birimde hissedilmektedir.Örnek; Teknik A.Ş de terfi sınavına girip Teknisyen ünvânı kazanan personeller, sınavda başarısız olan veyahut sınava dahi giremeyenlerden daha düşük iş/uçuş tazminatı alacaklar.Siz hiç terfi alıp hak kaybı yaşatan bi kurum gördünüz mü? Diğer birimlerde kim bilir ne mantıksızlıklar oluyorum düşünemiyorum bile!
  • Thy son 20 yıldır reklamlara,sponsorluklara vs saçma sapan işlere inanılmaz paralar saçtı hala saçıyor peki niye diğer büyük şirketler reklama vs bu kadar para harcamıyor? Mesela bizi kıskanan Lufthansa niye Super Bowl'a sponsor olmuyor? Niye B.A kendi ülkesinin takımlarına sponsor olmuyor da biz oluyoruz? Elin adamı bizim gibi düşünmüyor,uçak içi ikrama vs bakmıyor,uçaklar yeni mi, şirketin adı kaç kere kazaya karışmış,kaç kere kaza,kırım yaşamış vs buna bakıyor,onlar için güvenli uçuş önemli bizim gibi geri kalmış ülke insanı gibi uçak içinde yemeği,lahmacunu,haydariyi bilmem neyi merak etmiyor. Thy uçaklarının çoğu yeni olduğu için teknik bakım vs şu an sorun yaşanmıyor ama ucuza işgücü olsun diye tecrübelilerin çoğunu emekli edip, tecrübesiz teknisyenler ile işi idare etmek nereye kadar? Ve de sömürü,hak yeme,huzursuzluk,torpil,particilik,hemşehricilik,liyakatsizlik,işsizlikle tehdidin olduğu yerde aidiyet olur mu? Şirkete parayı,prestiji,itibarı çalışan kazandırır,yönetici değil !
  • Serdar Bey, bu şirkette FO’lar nasıl canla başla çalışsın, nasıl aidiyet duysunlar ki? Dünyadaki tüm havayolu şirketlerindeki uygulamanın aksine bu şirkette FO’lar “diğer çalışanlar” grubunda yer almakta , ced ve pas bilet uygulamasında kokpit üyesi sayılmayıp kabin grubuyla aynı sınıflamaya tabî tutulmaktadır.Halbuki FO bir kokpit üyesidir ve sıralamada kaptandan sonra yer almalıdır.Bu ve benzeri uygulama ve tutumlar FO’ları çok rencide etmekte,çalışma azimlerini olumsuz etkilemektedir.
  • Pandeminin en yoğun olduğu dönemde personeline beş kuruş maaş vermeyip kısa çalışma ödeneğine mahkum eden, uzun bir süre de yarı maaşla çalıştırıp personelin evini arabasını satmasına neden olan vefasızlar hiç aidiyet beklemesin.
  • Neden mi hastalık raporu isteniyor, maaştan kesiliyor. Çünkü personel yok. Köle mantığıyla ölene ya da malul olana kadar hizmet etsin isteniyor insanlar. Şirket döndüğü yere kadar bu şartlarda çalıştırmak istiyor insanları.

RECLAME

Sondape ve Frybyiarper gibi ünlü yazarlarca ve tarihçilerle, Mısır’da bir papirüs üstüne yazılan ve kaçan kölesi, sahibince geri dönmesi için yazılan bildiri metni ilk yazılı reklam olarak kabul edilmektedir.

M.Ö. 3000’li yıllardan günümüze kadar uzanan süreçte tellalların sokak sokak dolaşarak şiirler ve manilerle reklam yaparak mallarını övmeleri de sözlü reklamlara örnek olarak gösterilebilir. 1900’lü yılların başında endüstrinin ve serbest piyasa koşullarının olgunlaşmasıyla reklamcılık çalışmaları gelişti ve modern reklamlar karşımıza çıktı.

Pazarlama birleşenlerinin arasında ürün, fiyatlandırma, dağıtım ve reklam yer almaktadır. Satış stratejileri içinde kuşkusuz reklamın önemi büyüktür. Reklamı yalnızca ürünün tanıtımı olarak görmek yanlış bir yaklaşımdır. Reklam, markaya değer katmak, markayı bir yerde üst sıraya çıkarmak, marka farkındalığını arttırmak, imaj veya itibar açısından da değerlendirilebilir.

Reklamların en büyük özelliklerinin başında ise ilgi çekici, şaşırtıcı, özgün, duyguları harekete geçiren, kullanmaya yönlendirici, müşteri-marka arasındaki ilişkiyi kuvvetlendirici nitelikte olması geliyor.

Reklamların genel başarısı ise hedef kitlenin reklamlar doğrultusunda müşteri potansiyelindeki artışla ölçülür. Medya ise reklamın yapıldığı alanı oluşturur. Televizyon, radyo, haber siteleri, sosyal medya, basılı yayınlar ya da dış mekan panoları bile reklam alanları için en ideal yerlerdir. Ancak bu da günümüzde ideolojik olarak gerçekleştiriliyor.

YAZIYA İHTİYACI OLMAYANA KALEM SATAMAZSINIZ!

Son dönemde milli bayrak taşıyıcı havayolu şirketimiz Türk Hava Yolları reklam konusunda kendisinden ziyadesiyle söz ettirdi. Türkiye’nin tanıtımıyla birlikte marka tanıtımı da gayet güzel yapılıyor. Dünya büyük bir hızla Türkiye’yi ve milli havayolumuz THY’yi daha iyi tanımaya başladı.

Geçmiş dönemlerde astronomik rakamlarla dünya starlarına milyon dolarlar aktarılırken, olur olmadık müsabakalarda yer alınırken bugün daha farklı bir anlayış içerisinde ilerleniyor. Seyahate neden ihtiyacı olabilecekleri bir şekilde insanlara vurgulanıyor.

Tüm bunlara rağmen halen unutulan bir nokta var. Günümüz şartlarında ve teknolojisinde asıl reklamın yolcular ya da çalışanlar tarafından yapıldığı nedense unutuluyor. Sosyal medya bu anlamda en büyük reklam alanı diyebiliriz.

Hemen hemen herkesin sahip olduğu sosyal medya hesapları sayesinde yolcular aslında bir nevi reklam yapıyorlar. Bu bazen iyi şekilde bazen de kötü bir şekilde karşımıza çıkabiliyor. Yolcu memnuniyeti bu minvalde çok önemli. Lakin yolcu, uçuş için havalimanına nasıl geldiğini, ödediği ücreti, pasaport kontrolünden geçişini hatta havayolu şirketinin adını bile unutabilir. Ancak unutmayacağı tek şey o uçuşta kendini nasıl hissettiğidir.

İşte bu hissiyatı öyle bir sağlamak gerekiyor ki, yolcu kendisini evinden daha rahat, daha konforlu hissetmeli. İkramlarla daha önce yemediği lezzetli ürünleri test etmeli. Sürekli aynı şeylerle problem yaşayan veya aynı lezzetleri tadan insanlar bir süre sonra bıkabilir.

Dünya liderliğine oynayan Türk Hava Yolları öyle bir yaklaşım içerisine girmeli ki; yolculara “bugüne kadar ki en lezzetli yemeği yedim”, “hayatımdaki en konforlu uçuşu gerçekleştirdim” dedirtmeli. Eğer bunlar dedirttirilebilirse zaten yolcu en büyük reklamı şirket adına yapacaktır.

Ancak yolcuyu yorar, isteklerini görmezden gelir, mağduriyet yaşatırsanız ya da kötü bir uçuş deneyimiyle karşı karşıya bırakırsanız da reklamın kötüsü karşınıza çıkar. Basit bir olayda bile müşteri hizmetleri, hiç suçu yokken yolcuyu suçlu bulabiliyor veya şirketi savunma adımlarına geçebiliyor. Bu anlayıştan ivedi olarak vazgeçmeli…

Gelelim personelin reklam olaylarına… Uçuş ekipleri, yer hizmetleri ya da bağlı şirketlerde çalışan herkes yaşam standartları, yaşam şekilleri ya da iş yerindeki tutum ve davranışlarıyla zaten şirketin reklamını yapıyor.

Aidiyet duygusu elbette yalnızca maddi gelirle personele aktarılmaz. Ancak şirketin personeline sağladığı olanaklar, maddi gelir veya pozisyon yükseltilmesi sırasında yaşananlar aidiyet duygusunu tetikler. Bu da ister istemez personelin yolcuya yaklaşımını etkiler.

Günümüzde çoğu personelin ayağı iş yerine geri geri gidiyor. Eskiden karşımıza uyuduğumuz zaman şal örten kabin ekipleri çıkardı, şimdilerde üstümüze yürüyenler bile oluyor. Ve iyi niyetli yaklaşanlar da bir şekilde sindirilmeye çalışılıyor.

En ufak bir örnekle kendini iyi hissetmeyen veya hasta olduğunu beyan eden birinden kalkıpta hastane raporu istemek ne derece doğru? Dünya genelinde birçok önemli ve büyük şirketlerde bu beyanatı ekip planlamaya yazılı ya da sözlü bildirdiğiniz zaman uçuşunuz alınır. Onlar personeline güveniyor da bizimkiler neden güvenmiyor?

Personel için de öyle bir yaklaşım içine girmek gerekiyor ki; “Ben dünyanın en iyi havayolu şirketinde çalışıyorum” diyebilmeli. Diğer hava yolu şirketlerinde çalışan arkadaşlarına parmak ısırtabilmeli. Bunu sağladığınızda emin olun tüm sektör çalışanları şirket önünde sıraya geçer. Mevcut personel de canla başla kendi iş yerinin patronuymuş gibi şevkle ve azimle çalışır. En büyük reklamlardan biri de elbette bu olacaktır.

Serdar BAŞAĞAOĞLU

[email protected]

RECLAME

Yorumlar Tüm Yorumlar (20)

Pastahead ~ 2 yıl önce
Aga komisyon var mı komisyon, yoksa git öte!!!! Olay bu kadar basit, çikın or pasta!

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Km ~ 2 yıl önce
Aidiyet mi güldürmeyin allah aşkına hanhi kabin memuru aidiyrt hissediyor bunu kaybetmemizi istediler ve kaybettik

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Man ~ 2 yıl önce
Dünyanın hiçbir firmasında alamayacağıniz maaşı alıyorsunuz. Sunex ve Pegasustaki kimler sizin çeyreğiniz kadar maaş alıyor. Hala aidiyet yoksa cidden ilginc.
Aidiyet ~ 2 yıl önce
Maaşla aidiyet oluşturma fikrine eskiden yöneticilerimizde sahipti. Artık onların bile umrunda değil, yorum yapanlar ise biraz nostaljik sanki
Man yazana ~ 2 yıl önce
Tipik geri kalmış ülke durumu ve Türk kafası. Kötü örnek,örnek midir? Sunex ve diğer yerlerde çalışanlar,kendilerini sömüren,işsizlikle tehdit eden,haklarını yiyenlere karşı birlik olup haklarını aramıyorsa bu kimin suçu? Aidiyet sadece parayla mı olur? Bu kafayla yorum yapıp ahkam kesme...
Değersizleştirilmek ~ 2 yıl önce
Öncelikle her ne kadar çalışana destek yazısı yazıyor olsanız da “eskiden şal örterlerdi, şimdi üzerimize yürüyorlar” şeklinde yine bir kabini yerme gayretine girmişsiniz ve emin olun yöneticiler gelip de “yolcuya gülün” deyip de gidiyor sizin bu yazılarınızı gördükçe. Ancak kimse sorunun kaynağına inmek, sorunu çözmek istemiyor. Henüz Ocak ayındayız insanlar 100 saat uçuş yaptılar, dile getirecekseniz kabini bırakın planlama sorunlarına değinin. Bugün bir A321 uçağı ortalama 180 yolcu alıyor ve kabin amiri dahil o uçuşa 4 kişi yollanıyor. Uçuş süresi 2.5 saat falan ve seçenekli sıcak yemek servis edilmesi isteniyor. Bu çalışma temposunda siz nasıl bir özel bir ilgi bekliyorsunuz? Özel bir ilgi istiyorlarsa ya ikram konseptini basitleştirsinler ya da 4 kişi yerine yollasınlar 5-6 kişi ondan sonra eğer hala hiçbir şey değişmiyorsa gelin beraber kabini topa tutalım bir kabin memuru olarak söylüyorum. Şirket pazar mesailerini ısrarla vermiyor, bir çay kahve içiyorduk o da nispeten elimizden alındı, planlama sorunları çok başka boyutlarda insan olduğumuz unutuldu robot muamelesi görüyoruz. Tüm bu problemler ekip içi iletişime ve yolcuya kadar uzayıp gidiyor. Siz eğer iyi niyetle bir şeyleri dile getirecekseniz buyurun sorunun kaynağını dile getirin. Yok ben art niyetliyim ya da etkileşim peşindeyim diyorsanız kabine giydirmeye devam edin problem yok.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Ağzınıza Sağlık ~ 2 yıl önce
Sonuna kadar katılıyorum. Planlamanın rüyalarına giriyodur şu yıllık 900 saat uçuş limiti. "Ah şu 900 saati de bi çiğnesek işte o zaman bizi kimse tutamaz" diyolardır içten içe. Sendika gıkını çıkarmaz onlar bi yolunu bulsun hele. Bu birikmiş yorgunlukların, aidiyeti kaybetmenin sonraki adımı bu işi sorgulamaya başlamaktır. Bi süre sonra insanlar bu maaşın yarısına dışarda çalışırım ama vücut ve akıl sağlığımı korur, insanlıktan çıkmam diye düşünmeye başlayacak.
Aidiyet mi… ~ 2 yıl önce
Aidiyeti bitirmeyi kendileri istedi… Maddi manevi kazanılmış tüm hakları elimizden aldılar kendilerine göre bir kölelik sistemi kurmaya çalışıyorlar hasta olmak bile yasak ücretten kesiliyor ama birinin yerine uçuşa gittiğinizde ekstra ücret ödenmiyor artık hiç bir güzelliği kalmadı içtiğimiz kahvede bile gözü olan benim bayrak taşıyıcı güzel şirketim yanlış ellerde değerini kaybediyor ne yazık ki…

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Tgs işçi ~ 2 yıl önce
Asgeri ücretle çalıştiran türk hava yolları maaşlari kiralara yetmiyen hava yolları yazık

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Teknik ~ 2 yıl önce
Serdar bey; Şirketin her kademesinde mantık dışı olaylar meydana gelmektedir.Pilot-Kabin-Teknik farketmeksizin her birimde hissedilmektedir.Örnek; Teknik A.Ş de terfi sınavına girip Teknisyen ünvânı kazanan personeller, sınavda başarısız olan veyahut sınava dahi giremeyenlerden daha düşük iş/uçuş tazminatı alacaklar.Siz hiç terfi alıp hak kaybı yaşatan bi kurum gördünüz mü? Diğer birimlerde kim bilir ne mantıksızlıklar oluyorum düşünemiyorum bile!

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Serdar bey ~ 2 yıl önce
Thy son 20 yıldır reklamlara,sponsorluklara vs saçma sapan işlere inanılmaz paralar saçtı hala saçıyor peki niye diğer büyük şirketler reklama vs bu kadar para harcamıyor? Mesela bizi kıskanan Lufthansa niye Super Bowl'a sponsor olmuyor? Niye B.A kendi ülkesinin takımlarına sponsor olmuyor da biz oluyoruz? Elin adamı bizim gibi düşünmüyor,uçak içi ikrama vs bakmıyor,uçaklar yeni mi, şirketin adı kaç kere kazaya karışmış,kaç kere kaza,kırım yaşamış vs buna bakıyor,onlar için güvenli uçuş önemli bizim gibi geri kalmış ülke insanı gibi uçak içinde yemeği,lahmacunu,haydariyi bilmem neyi merak etmiyor. Thy uçaklarının çoğu yeni olduğu için teknik bakım vs şu an sorun yaşanmıyor ama ucuza işgücü olsun diye tecrübelilerin çoğunu emekli edip, tecrübesiz teknisyenler ile işi idare etmek nereye kadar? Ve de sömürü,hak yeme,huzursuzluk,torpil,particilik,hemşehricilik,liyakatsizlik,işsizlikle tehdidin olduğu yerde aidiyet olur mu? Şirkete parayı,prestiji,itibarı çalışan kazandırır,yönetici değil !

Yanıtla

Kalan karakter 1000
“DİĞER ÇALIŞAN” ~ 2 yıl önce
Serdar Bey, bu şirkette FO’lar nasıl canla başla çalışsın, nasıl aidiyet duysunlar ki? Dünyadaki tüm havayolu şirketlerindeki uygulamanın aksine bu şirkette FO’lar “diğer çalışanlar” grubunda yer almakta , ced ve pas bilet uygulamasında kokpit üyesi sayılmayıp kabin grubuyla aynı sınıflamaya tabî tutulmaktadır.Halbuki FO bir kokpit üyesidir ve sıralamada kaptandan sonra yer almalıdır.Bu ve benzeri uygulama ve tutumlar FO’ları çok rencide etmekte,çalışma azimlerini olumsuz etkilemektedir.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
FO ~ 2 yıl önce
Uçağı uçuran benim, siralamada alakasiz masa başı iş yapan adamın arkasında kalıyorum.Dunyanin en saçma işi.
NE AİDİYETİ ~ 2 yıl önce
Pandeminin en yoğun olduğu dönemde personeline beş kuruş maaş vermeyip kısa çalışma ödeneğine mahkum eden, uzun bir süre de yarı maaşla çalıştırıp personelin evini arabasını satmasına neden olan vefasızlar hiç aidiyet beklemesin.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Ev araba satmak ? ~ 2 yıl önce
Bizde pandemiyi yasadik ve kirada oturuyoruz. Kisa çalışma ödeneği yattı surekli ama araba felanda satmadik. Siz pandemiyi hangi ulkede gecirdiniz cok merak ediyorum
Araba satan ~ 2 yıl önce
Ben arabami sattim kardes, kredi borcum vardi odeyemeyecek hale gelince sattım…
Ev araba satmak ? Cvp ~ 2 yıl önce
Ben mustafa kemal atatürkün kurduğu türkiyede ikamet etmekdeyim, AKP nin kurdugu türkiyede değil, belliki sen oturuyorsun, ondan araba ev satmamişsin belliki. Tuzun kuru.
Cevabını vereyim ~ 2 yıl önce
Neden mi hastalık raporu isteniyor, maaştan kesiliyor. Çünkü personel yok. Köle mantığıyla ölene ya da malul olana kadar hizmet etsin isteniyor insanlar. Şirket döndüğü yere kadar bu şartlarda çalıştırmak istiyor insanları.

Yanıtla

Kalan karakter 1000

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000