Tarih 30 Kasım 2007. Saatler 01.50 civarındaydı yanlış hatırlamıyorsam. Telefon bu saatlerde aranmazdı. Acı acı çalarken bir şeylerin kötü habercisiyim diyordu adeta. Keşke o telefon çalmasaydı ve keşke o haberi almasaydım.
Telefonun öbür ucunda bulunan Antalya’dan bir dostum AtlasJet Havayolları adına uçan World Focus Havayolları’na ait uçağın Isparta’da düştüğünü söylüyordu. Bu yazıyı kaleme aldığım gün de ne tesadüftür ki yine bir 30 Kasım günü. Buradan bir kez daha söylemek isterim ALLAH böyle acıları tekrar hiçbir şirketimize yaşatmasın.
Elbet bu acıyı yakınlarını kaybedenler bizlerden kat be kat daha fazla hissettiler.
Ben bu olayın ardından geçen 1 yıllık süreçten sonra açıklanan kaza raporunu fazla değerlendirmek istemiyorum. Kaza raporunu elbet otoriteler değerlendirecektir. Ben bu olayı insani açıdan değerlendirerek psikolojik açıdan tahlil yapmaya çalışacağım.
Önce Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın penceresinden değerlendirmek istiyorum. Bu hükümetin şüphesiz en çalışkan bakanı Binali Yıldırım. Yaptığı hizmetleri saymakla bitiremezsiniz. Yazımın başlığından da anlayacağınız gibi talihsizliğin bu kadarına pes demek gerekiyor. Binali Yıldırım döneminin ilk aylarında Diyarbakır’da THY uçağı düşmüştü. Yanlış hatırlamıyorsam 8 Ocak 2003’te meydana gelen uçak kazası Binali Yıldırım’ın ilk talihsizliği idi. 22 Kasım 2002’de seçimler olmuş aradan bir buçuk ay geçmeden bu talihsizlik yaşanmıştı. Binali Yıldırım’ın yaşadığı talihsizlik bununla da kalmadı Adapazarı Pamukova’da yaşanan tren kazası da yine Binali Yıldırım’ın yaşadığı talihsiz büyük olaylardan birisi.
Adana’dan havalanıp Irak’ta yaşanan uçak kazası da Binali Yıldırım’ın yaşadığı talihsizliklerden birisi.
Son olarak Isparta’da yaşanan uçak kazası da hafızalardan silinmeyecek olaylardan biri. Bütün bunlar Binali Yıldırım’ın yaptığı hizmetlerin acı hatıraları olarak hem hafızalara kazınacak hem de kayıtlara geçmiş olacak. Türk Sivil Havacılığı’na çağ atlatmış, çığır açmış, ulaşılamaz, uçulamaz denilen havaalanlarını hizmete sokmuş bu bakanın böyle talihsizliklerle karşılaşmasını tek izahı olabilir. Takdiri ilahi…
Isparta kazasını Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü açısından değerlendirdiğimizde havacılık sektörünün en önemli duayenlerinden birisi olan Cankut Bagana’nın sözleri aklıma geliyor. Ne demişti Bagana Sefa İnan’ın Kara Kutu Programı’nda. “Sivil Havacılık bizi her gün dövüyor” demişti. Bunun anlamı ne? Uçuş emniyetini aksatacak en küçük hataya bile göz yummuyorlar. Peki, o halde ne oldu da World Focus’ta böyle teknik hatalara rastlandı. Bu kadar SAFA ve SANA denetimleri hiçbir işe yaramadı mı? Elbet yaramıştır.
Ancak SHGM’nin de yetişemediği yerler var gibi geliyor. Zira halen yeterli elemana sahip değiller. Fiziki demetim yapacak personel yok demek yerinde olur. Türkiye’de sadece yolcu taşımasında 250’den fazla uçak var. SHGM’nin personel sayısı uçak sayısından bile az. İşte bu kaza SHGM’nin yeniden yapılanmasına yol açan son kaza olsun diyorum. Mutlaka özerk hale getirilmeli ve SHGM derhal havacılığın kalbi İstanbul’a taşınmalı. SHGM havayolu şirketlerine bir nefes kadar yakın olması halinde hatalar daha da azalacaktır.
Şimdi gelelim World Focus Havayolları’na. Bu şirketin hatası uçağın teknik bakımını yeterince yapmadığı yada yaptırmadığı ortaya çıkıyor. Şimdi sanırım “Keşke o uçağa yeterli bakım yaptırsaydık” diyorlardır. Ama iş işten geçti. Şunu biliyorum ki, havacılık hata kabul etmez. Kum tanesi kadar bir hata telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabilir.
AtlasJet Havayolları’na gelindiğinde rapora göre en masum şirket olduğu açık. Raporda Atlasjet’e atfen bir kusura rastlanmıyor. Şimdi AtlasJet’in de “Keşke kiralamasaydık” dediğini düşünüyorum.
Son olarak pilotlara değinmek istiyorum. Hepsini rahmetle anıyorum. Ancak bu pilotların uçaktaki teknik arızaya rağmen uçuş yapmalarına anlam veremiyorum. Rapor açıklandıktan sonra eski TALPA Başkanı Nemci Ekici ile telefon görüşmesi yaptık. Dediği şu. “Pilotlar iş kaygısı yüzünden uçmak zorundalardı” Ben bu görüşe katılmıyorum. Eğer durum böyle ise bile bile ölüme gidildi.
İşte tam bu noktada şunu yazmak istiyorum. Biz Airporthaber olarak sektördeki aksaklıkları, bakım atlamalarını, yada ertelemelerini yazarken sektör aktörleri bizlere kızıyorlar. Yazmamızın sebebi bu tür kazaların yaşanmamasına yöneliktir.
Diliyorum böyle kazalar bir daha yaşanmaz.
Haftaya görüşmek dileğiyle…
Yorumlar Tüm Yorumlar (13)