Ahmet Bolat’ın iletişim yolu…
“Bol keseden veriyor” diyor kamuoyu. Aslında sözünü tutuyor. İlker Aycı ve takımı gibi “pandemide işten çıkartma olmayacak” deyip onlarca insanı sorgusuz, sualsiz atma gibi bir şey değil bu. Tam tamına sözünün karşılığını yerine getirmek denir buna.
Geçenlerde bir arkadaşım siyaset içi konuşurken “Beni şundan dolayı sevmiyorlar” dedi. Ben de ona “Yoluna bak, yoldan geçene bakma” dedim. Yani o şunu demiş, bu bunu demiş. Yalanlar, iftiralar, alçaklıklar, yalaklıklar seni yolundan döndürmesin dedim.
Doğrusu da bu zaten. İş yapan her daim eleştirilir, taşlanır, iftiralara maruz kalır. Ahmet Bolat THY’nin başına geldi geleli iletişim kurmakta önemli bir mesafe kaydetti.
Çevresini kuşatmadan uzak tutarsa daha da personelin içine girip, onlarla hemhal olursa tabanın derdini daha iyi anlayacaktır.
Zira Ahmet Bolat, tabandan gelmediği için alt çalışanlar için empati yapamaz. Türk Hava Yolları’na en tepeden yönetici olarak başladığı için fazlaca alt tabakayı bilmemesi normal.
Geçen hafta primlerle ilgili mesajla sorduğum soruya anında cevap vererek iletişim konusunda da hassasiyeti oldukça iyi.
Prim konusunda verdiği sözü tuttu. Ancak şu çok dikkat çekici. Genelde personele, THY iştiraklerine mesajı sosyal medya aracılığı ile veriyor. Mail son dakika gönderiliyor.
Demem o ki Ahmet Bolat prim konusunda aylar öncesi verdiği sözü yerine getiriyor. Ama şu bir gerçek ki, henüz kim ne kadar alacak net bir durum ortada yok. Siz bu yazıyı okumaya başladığınız anda belki hesaplarınıza yatmış olacak.
Ahmet Bolat, keşke kokpit bu kadar, kabin bu kadar, yer işletme bu kadar alacak gibi net ifadeler kullansa sanki iyi mi olurdu diye düşünmeden edemedim.
Ha bu görev belki basın müşaviri aracılığıyla yapılabilir. Zira basın müşaviri THY’nin yetkili yöneticileri açıklamadan kendi twitter hesabından açıklamalarda bulunup rol çalıyor ama bunun da belli bir algoritması var diye düşünüyorum.
Personel prim alınca eminim mutlu olacaktır. Para çalışanları mutlu eder. Aslında onların hakkı olan bu prim, çalışmalarının ödülüdür.
İsterdim ki, THY çalışanları maaş aldıkları bankaların promosyonu ile de ödüllendirilsin. Ama o konu şimdilik unutulmaya bırakılmış. Tıpkı geçmişten bu güne olduğu gibi. Ama askerden polise, adliyeden belediyelere kadar bir dolu kurum maaş verdikleri bankadan promosyon alıp çalışanlarına dağıttı.
THY’den de beklenen budur. Ahmet Bolat, maaşları dağıttığı banka ile konuşup promosyon konusunda da personeli mutlu edebilir. İşte o vakit çalışanların gönlünde inmeyeceği bir taht’a oturur.
Ha bu arada geçmiş dönemlerde THY’nin promosyonlardan personeli muaf tuttuğuna, promosyonları hiç ettiğine dair, sendikaların yaptığı açıklama üzerinden “THY Promosyonlara çöktü” yazım dava konusu oldu.
Tazminat davası açıyorlar bana. Sanki gerçek dışı bir ifade varmış gibi. Ya arkadaş ne yaptınız o zaman promosyonları bir açıklasınlar da bilelim. Bal gibi de hakkı THY çalışanlarının.
Neymiş; THY’nin ticari itibarına zarar vermişim. 200 bin TL tazminat davası açacakmışlar. O kadar mı zarar verdim. Eğer zarar verdiysem 2 milyon dolar dava açın. Nasıl olsa adliye yok, adalet yok. İstediğiniz hakime de düşürürsünüz oradan 200 bin TL alırsınız belki.
Çok güldüm. Promosyonları verin, ticari itibarınız yerine gelir.
Haydi hoşçakalın.
Yorumlar Tüm Yorumlar (78)