Candan Karlıtekin projesiydi. Nihayet kendi kimliğine büründü. AnadoluJet, AJET olarak şirketleşti. Umarım karlı bir şirket, emniyetli uçuşla birlikte ebedi bir havayolu olarak uçuş serüvenini sürdürür.
AnadoluJet olmasını tercih ederdim.
Olmadı. Arkadaşlar milenyum bir isim tercih etmeyi uygun gördüler. AJET yönetimi uçağın gövdesini kocaman bir AJET logosu ile kaplatmış. Gönül isterdi ki ANADOLUJET olsun. Bu arkadaşlar milli ve yerli oldukları için AnadoluJet isminden rahatsız olmalılar ki bu şekilde karar vermişler.
Belki de ilerisi için başka planlar vardı. Bilemeyiz. Zira Ahmet Bolat, kulis bilgilerini kendi trolleri ile paylaşıyor. Onlara üfleyince biz de öğrenmiş oluruz.
Ama başka çok önemli detaylar var. Onları size gelecek hafta aktaracağım. Önemli uluslar arası bağlantıları, alt yapıda neler var onları da sizlerle paylaşacağım.
Ama nasıl bir uluslar arası organize var şok olacaksınız.
Hatta işin ucu uçaklara yetkisiz yerlerde bakım yaptıran bir şirketin yetkilisine kadar dayanıyor. Form 4 iptali yapılan bu kişi geçmişte havacılıktan yasaklanmıştı. Şimdilerde sessiz sedasız, saman altından iş yürütüyor.
Ama takıldığım önemli noktalardan birisi de sendikasız bir AJET karşımızda. Daha öncede yazdım. THY alt şirketlerini sendikasızlaştırarak, personeli ucuza çalıştırmak, sosyal hakları kendisi belirlemek, ne verirsem idare edin mantığında ilerliyor.
Bu bir tercih. Elbette öteden beri alışıla gelmiş bir sendikalı THY çalışanlarının özellikle airline tarafında sıkıntı yaşar mı birlikte göreceğiz.
Hava İş Sendikası bu konu ile ilgili henüz bir adım atmış değil. THY’nin alt markası iken ve THY personeli olarak çalışan kaç kişi AJET tarafına geçti tam sayı da belli değil. Geçenler sendikalı olarak mı geçti, sendikal hakları karşılığında ne aldılar o da belli değil.
Velhasıl belirsizlikler içerisinde uçuşa başlayan bir şirket.
Bir kez daha yinelemek gerekirse; gönlüm başarılı olmasını diler. Lakin partizan bir personel yapısı, cemaatlerle doldurulmuş bir kadro oluşumu doğru olmaz.
Şimdi önümüzdeki günlerde THY’nin genel kurulu için açıklama yapılır. Asıl merak edilen Ahmet Bolat’ın yerinde kalıp kalmayacağı. Zira THY’yi özellikle TİS döneminde oldukça zora soktu. Eminim onun için görevi bırakması için on saniyelik vakti var.
“İstifa et Ahmet” üç kelimelik bir emir görevden gitmesine yeterli. Bir üst düzey siyasi bana “ben bütün makamları reis sayesinde kazandım” demişti. Ahmet Bolat da bunlardan birisi. Reis olmasaydı Amerika’da kimin yanında olur, kime hizmet ederdi bilemem. Ya da Fatih Üniversitesi mantığında bir okulda eğitmen olarak hayatını idame ettirirdi.
Anlatmak istediğim şu; havacılık hepimizin sevdası. Bizim için biraz daha fazla sevda olabilir. Zira biz havacılığa girdiğimiz 1991 yılından beri hiç başka bir alanda gazetecilik yapmadık.
Şimdi her olumsuzluk bizi yaralıyor, rayında gitmeyen her durum bizi karamsarlığa itiyor. Ama her karanlığın bir aydınlığı olduğunu da biliyoruz.
Yarınlara umutla bakmanız dileğiyle.
Yorumlar Tüm Yorumlar (57)