Değerli Okurlar, bazen feryat figan edesim geliyor. Niye biliyor musunuz? Şu Anadolujet çalışanlarının başına gelecekleri aylar önce yazdık ve hukuksuz bir adalet kararının hışmına uğradık. İşte gün gelip çattı ve kendileri bunu ikrar etmek zorunda kaldılar.
Aylar önce Anadolujet çalışanlarının karşı karşıya kalacak oldukları muameleyi bu satırlarda ve Airporthaber içeriklerinde görmüştünüz. Ancak THY Yönetim Kurulu Üyesi Fatmanur Altun ve eşi Fahrettin Altun’un avukatı Sezgin Tunç tarafından erişime engelletilmişti.
Anadolu Adliyesi’nden alınan kararlar her ne kadar hukuka aykırı olsa bile, kamuoyunun bilgi alma hakkı gasp edilse bile haberimizin doğruluğu bir kez daha kanıtlanmış oldu.
Herkesin ve her kesimin ihtiyacı olduğu hukuk maalesef baskı altına alınarak kendi çıkarları uğruna kullanılmış ve fakat bu hafta yaptıkları açıklama ile umarım yüzleri kızarmıştır.
Evet, AnadoluJet çalışanları zor bir tercihle karşı karşıya bırakılmak zorunda kalındı. Şirket İstanbul’a taşınıyor ve çalışanlara şirketin keyfine göre yeni iş önerilecek. Yani İstanbul Sabiha Gökçen’de merkezlenecek şirkete gelmek istemeyenlere kapı gösterilecek.
AnadoluJet tarafından personele gönderilen yazının şu cümlesine bakar mısınız “Bu iş yerinde veya kadrolarda görev yapan çalışanlarımıza İstanbul’daki iş yerlerimizde uygun pozisyonlar teklif edilerek iş ilişkileri devam ettirilecek, teklifi uygun bulmayan çalışanlarımızın ortaklığımıza teklif edecekleri ikale anlaşmaları değerlendirmeye alınacaktır.” Gönderilen yazın Türkçesi ne biliyor musunuz?
“Biz hangi pozisyonu uygun görürsek onu kabul etmek zorundasınız.” Yani keyfime göre sana iş önereceğim. Beğenirsen çalışırsın beğenmezsen herkes kendi yoluna.
Çalışanlara metazori bir teklif sunuluyor.
Yüzlerce mesaj alıyorum. Hatırı sayılır siyasilerin çocukları, eşleri, yeğenleri veya yakınları Anadolujet Ankara merkezinde çalışıyor. Biz bunları dikkatle takip edeceğiz. Her ne kadar Anadolujet markası adı altında hizmet veriyor olsalar bile onlar aslında THY personeli.
Çalışanların iki türlü handikabı var. Birincisi THY personeli olmaktan çıkacaklar diğer iştiraklerde çalışanlar nasıl muamele görüyor ise öyle muamele görecekler. İkincisi ve en önemlisi AJET yönetiminin sendika istememesi çalışanların sahipsiz kalması anlamı taşıyor.
Beğenirsiniz/beğenmezsiniz ama sendika personel için bir sigorta anlamı taşır. Sabiha Gökçen merkezli bir Anadolujet’in, Pegasus Havayollarına rakip olarak geldiğini hepimiz bal gibi biliyoruz.
Bir dönem “inek otlamaz” diyen THY’nin bugün Sabiha Gökçen’i havalimanı hüviyeti kazanmasında en önemli kurum olan Pegasus’un açtığı yolda Mercedes kullanacak olan THY’nin hazıra konma hevesi hep vardı ve bu düşünce hep devam edecek.
Öteden beri söylediğimiz şey şu; THY içeride şirketlerle rekabet yerine Emirates, Lufthansa, Singapur gibi şirketlerle rekabet etmesi gerekir.
Şu bir gerçek ki nereden bakarsanız bakın çokça can yanacak ve çokça çalışan perişan olacak. Olması gereken Anadolujet Ankara merkezli çalışma yaparak tecrübeli personelin işlerini garanti altına almak idi.
Şimdi yeniden kadrolaşma gerek. Tam da yerel seçim öncesi kim bilir hangi teşkilatlara ne kadar kontenjan ayrıldı. Geçmişte TGS için tüm teşkilatlara 25’er kişilik kontenjan tanınmıştı. Umarım AJET siyasilerin kontenjan kullandığı bir şirket oluşumundan çok, havacılık mezunu çocuklar ile hizmet hayatına giriş yapar.
Onur Air Çalışanlarının Umutsuz Bekleyişi…
Biliyorum her daim mesaj atıyorsunuz, yorum atıyorsunuz. Elbette haklarınızı sonuna kadar almanız gerekir. Bu anlamda çok yazı yazdık, haber yaptık. Lakin ne Cankut Bagana ne de Teoman Tosun bu manada tüm haberlere tüm müracaatlara, tüm iletişim kanallarına kayıtsız kaldı.
Hukuk mücadelesinden başka çare yok.
Aynı durum AtlasGlobal çalışanları için de geçerli. Ama biz yazmaktan öteye, sesinizi duyurmaktan ileri gidemeyiz.
Umarım, gerek Onur Air ve gerekse AtlasGlobal sorumluları hak yemenin ne olduğunu anlar ve bir an evvel sizlerin helalliğini alır.
Yorumlar Tüm Yorumlar (51)