Dünya gündemine oturan 24 Mart 2015’te yaşanan Germanwings faciası Seyne-les-Alpes köyü sakinlerinin akıllarında kazılı kalacak. Kazanın ardından Alpes de Haute Provence’in bu küçük köyüne yüzlerce polis, jandarma, itfaiye görevlisi ve resmi yetkililerin yanına sıra çok sayıda basın mensubu akın etti.
Dünyanın her yerinden gelen bin 500 gazeteci olay yerindeydi.
Olayın büyüklüğü medyanın ilgisini anlamaya yetiyordu ancak kent sakinleri basın mensuplarının profesyonel kalmayı beceremediği kanaatinde:
“ 150 kişi söz konusu, az değil… Bu kadar gazetecinin olmasını anlıyorum… bahsetmek bile tüylerimi diken diken ediyor.”
“ Her ölü haberinde gazeteciler buradalar, kötü şeyleri duyurmak için hazırlar. Ama iyi şeyleri kimse haber yapmıyor. Halk buna ilgi duyuyor.”
Fransız medyasına yönelik ağır eleştiriler geldi. Kent sakinleri medya kuruluşlarının manşete oturma sevdasıyla olaya acımasızca yaklaştığını savunuyor. Yabancı medyanın Fransız gazetecilere göre kurban ailelerini koruma ve endişelere yol açmama amaçlı daha dikkatli davrandığına dikkat çekildi.
Alman gazeteci: “ Kameranın önüne birini itiyoruz ve konuşuyor. Konuşmak isteyen biri olursa konuşuyor ama yayınlamak zorunda değilim. Çok zor bir durum. Bir yakınımızı kaybettik. İnsanları kendilerinden korumak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
İspanya basını bu durumu hassasiyetle yansıtmayı başaran medya gruplarından. Fransız basının yanı sıra çok sayıda gazeteci İspanya’dan geliyor.
“Siz bir gazeteci olarak kurban aileleriyle nasıl irtibata geçmeyi düşünüyorsunuz? Kurallarınız ve durmanız gereken yeri biliyor musunuz?”
“Dün Barselona’dan otobüsle 13 aile geldi. Kesin bir kural var: Güvenlik ve saygı çizgisinden çıkılmayacak. Bu kuralı uygulayacağız. Aileler için çok zor bir durum. Onların özeline saygı duyacağız.”
Almanya basını yardımcı pilotun kimliğinin basına bu denli duyurulmaması gerektiğini savunurken Fransız basını faciaya neden olan kişinin kurban aileleri tarafından bilinmesi gerektiği görüşünde. (euronews)
Yorumlar Tüm Yorumlar (11)