Ben bu işin peşini bırakmam…

Temel Kotil’in TAI genel müdürü olmasının ardından kadrolaşma, ama ne için kadrolaşma olduğu meçhul durumu kamuoyu ile paylaşmak üzere yaptığım araştırmalar endişelerimi ve korkularımı had safhaya çıkardı. Önümde bir yönetici tablosu var ve bu tabloda 55 yöneticinin üzeri kırmızı kalemle çarpılanmış durumda.

İlk kez ölümümü kendi ellerimle davet ettiğim bir konu üzerinde çalışıyorum hissine kapıldım. Gerçekten TAI gibi bir kuruluşta kökten yönetici değişimi, bir kadrolaşmanın neden bu kadar alel-acele yapıldığını sorgulamak gerekiyor.

Geçen hafta yazdığım “TAI paralel pençesinde mi?” başlıklı yazımın ardından o kadar çok bilgi akışı geldi ki ne kulaklarıma inanabildim ne de bana gelen bilgilere inanabildim.

Öncelikle bir düzeltme yapmak isterim. Geçen hafta yazdığım yazıda TAI Uçak Grup Başkanı Özcan Ertem’in emekliye ayrılmak zorunda bırakılmasının ardından Aylin Ararat’ın mobbing sebebiyle istifa ettiğini yazmıştım. Oysa işin doğrusu Özcan Ertem, Aylin Ararat’a yapılan mobbing sebebiyle istifa etmesini onuruna yediremediği için emekliliğini istediği bilgisine ulaştım. Bu sebeple okurlara yanlış bilgi aktardığım için özür dilerim. Lakin işin özü ikisi de o kurumdan ayrılmak zorunda kaldı.

Konu o kadar derin ki yaz yaz bitmez. O kadar önemli noktalardaki kişiler ayrılmak zorunda kalmış veya kovulmuş ki “pes” diyebilirsiniz.

Yazımın başında da söyledim. Önümde bir yönetici tablosu var ve yanlışım yok ise 120 yöneticinin ismi bulunuyor. Bu yöneticilerin 55 tanesinin üzeri kırmızı kalemle çarpı işareti ile çizilmiş.

Kimler yok ki içinde.

İsim isim bahsetmek sayfalara sığmaz.

Ama geçen hafta olduğu gibi birkaç isimden bahsedelim.

Ufuk Ünalmış. Çok ama çok önemli bir pozisyonda. TAI’nin Endüstriyel Güvenlik ve Sosyal Hizmetler Müdürü idi. Temel Kotil’in kılıcı ile yerinden edilen bir yönetici. Görevi tam bir sır deposu. Ben diyeyim kozmik bilgi odası siz deyin güvenlik duvarı. TAI’nin tüm projelerinin güvenliği Ufuk Ünalmış’a teslim. Ama siz bu önemli şahsiyeti bir anda çiziyorsunuz ve yerine kim getiriliyor? İleride açıklayacağım.

Sinan Şenol. TAI’de Uydu ve ANKA bölümlerinin başındaki isim. ASELSAN’da önemli görevlerde bulundu. Sonra TAI’de uydu ve Anka’dan sorumlu genel müdür yardımcısı oldu. Ama Temel Kotil geldikten sonra ayrılmak zorunda kaldı. Neden, neden, neden?

İsimler yazmakla bitmez.

Birkaç isim yazayım ve ardından da devamını bekleyin. Kim hangi görevden nasıl gönderilmiş veya hangi baskılar ile istifa ettirilmiş önümüzdeki haftalarda isim isim açıklayacağım.

Elimdeki tablodan birkaç isim yazayım.

Gürsel Bayram, Ufuk Ünalmış, Onur Demir, Oya Tansu, Volkan Şimşek, Sinan Şenol, Aydoğan Yazıcı, Kadir Ebeperi, Metin Bozdemir ve liste uzayıp gidiyor.

Bu önemli proje adamlarının yerine kimler geliyor biliyor musunuz?

Sadece iki örnek. İlaç reprezantları, açık öğretim mezunları… geniş listeyi daha sonra yayınlayacağım.

Ben sorarım Temel Kotil’e liderlik nedir?

Liderlik kadrolaşmak mıdır?

Liderlik insanları işsiz bırakmak mıdır?

Liderlik iş bilmeyeni iş bilenin yerine getirip kurumu zayıflatmak mı?

Liderlik siyasi kadrolaşma mıdır yoksa siyaset dışı bir kurumu liyakatli insanlarla geliştirmek midir?

TAI tarihinin en kötü dönemini yaşayacaktır. Buna adım kadar eminim.

Boşuna Vahap Munyar gibi yazarları ağırlayıp, bazılarını da TAI’nin parası ile yurdışı gezilere götürüp allı-pullu yazılar yazdırmayın. Sizin satacak bir şeyiniz yok. Sizin geliştirecek çok şeyiniz var. O yüzden milli olmanın davasını güdüyorsanız önce milli beyin göçünü önleyeceksiniz.

TAI millidir ve bu milli kurumun birileri tarafından iç edilmesine dilim döndüğünce engel olmaya çalışacağım.