Canını yaktınız, can damarına nişan aldınız bu milletin. Sinir uçlarına dokundunuz Türk insanının. Ne diyorduk "Türk insanının bir sabır noktası var" İşte o noktayı aştınız ve bu millet size en büyük tokadı vurdu. Vurdu vurmasına da peki sizin canını yaktıklarınızın hesabını kim ödeyecek?
Şu kalkışma hareketi var ya, düşündükçe beynim yanıyor. Ve düşündükçe geçmişe doğru götürüyor beni. Normal bir vatandaş olsam ağıza alınmayacak laflar ederim amma velakin edebimi bozmadan yazacağım.
Önce 2007 yılına gidelim. World Focus Havayolları'na ait uçak Atlasjet'te kiralık. Uçak Isparta'da düşüyor. İçindeki yolculardan kurtulan olmuyor.
Aradan geçen yaklaşık on yılın ardından mahkeme başkanının şerhine rağmen birçok kişi cezanaldırılıyor. Uçağın sahibi Yavuz Çizmeci'den genel müdürü Aydın Kızıltan'a, Sivil Havacılık eski Genel Müdürü Ali Arıduru'dan Genel Müdür Yardımcısı Oktay Erdağı'ya ve Tuncay Doğaner'e kadar bir sürü insan değişik şekillerde cezalandırıldılar.
Paralelin durumunu ahtapottan daha çok kolları varmış diye tabir etmeye başladım. Yurdun dört bir tarafında gizlenmişler, kamufle olmuşlar velhasıl her yere kök salmışlar ve kanser hücresinden daha da tehlikeli hale gemişler.
Isparta 1. Ağır Ceza Hakimliği'nin verdiği karar Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nde onanıyor ve üstüne üstlük bazı kararlar de değişiyor. Cumhuriyet Savcısının leyhte verdiği mütalaaya rağmen kararlar üzerinde hakimler ısrarcı oluyor.
Bugün geldiğimiz noktada hem Isparta 1. Ağır Ceza Hakimi hem de Yargıtay 12. Ceza Dairesi üyeleri gözaltına alınıyor. Isparta'da mahkeme başkanının aksine ve ısrarla ceza almasını isteyen hakim Burhan Binici gözaltında diğer hakim ise Yüksekova'ya tayini çıkmış ve orada görev yapıyor ve fakat durumu hakkında henüz bilgi yok.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi'nin tüm üyeleri ise gözaltında bulunuyor.
15 Temmuz'da yaşanan kalkışma hareketinin işareti imiş bunlar. Yani amaç ceza vermek değil, bakanlığın bir kuruluşunu töhmet altında bırakmak ve orada da Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'a aba altından sopa göstermek diye algılıyorum. Ve tabi devleti idare eden Cumhurbaşkanına kadar gidecek bir işaret.
Şimdi bu kişiler paralel yapı üyeleri olduğuna göre ki halen masumiyet karinesi bir kenarda durduğunu varsayarsak, yaptıkları yargılamaların kararlarını hangi hukuka sığdıracaklar.
En başından olduğu gibi halen Isparta kazası için pilotaj hatası diyorum. Ve verilen bu kararların yeni oluşacak yargıtay üyeleri tarafından titizlikle incelenerek karar verilmesi sadece hukuki olarak değil vicdani olarak da elzem hale gelmiştir.
Ve gelelim Muhsin Yazıcıoğlu kazasına. 2009 yılı Mart ayında gerçekleşen ve bugün açıkça kaza süsü verilmiş cinayet olduğu anlaşılan helikopter kazasından dolayı tutuklanan ve aylarca hapis yatan Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Kaza Kırım uzmanlarının kaybettikleri itibarlarını kim geri getirecek?
Feridun Seren 25 yıldır tanırım. Alengirle işi olmaz. Kerem Mumcuoğlu ve Şıhmehmet Sevdim. Bu arkadaşların özgürlükleri kısıtlandı. Bu arkadaşların paralel yapının kurbanı oldukları da artık açıklanmalıdır.
DHMİ, Sivil Havacılık ve THY...
Devlet Hava Meydanları İşletmesi'nden 139 kişi görevden alındı. Eminim sayı daha da fazladır. Kurunun yanında yaşı yakmamak gerekir. İşe alınma süreçleri, referanslar ve tüm geçmişler incelenerek görevden alınmalar gerçekleştirilmelidir. Bu konuda hassas davranarak gerçek paralelcilerin kendilerini kamufle etme becerileri düşünülerek yapılmalı tüm görevden alınmalar.
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü bu konuda daha hassas. Görevden alınanlar sır gibi saklansa bile zaman içerisinde bu kişiler kamuoyu tarafından öğrenilecektir. Ancak benim burada dikkat çekmek istediğim konu, tepelere bir bakmak lazım. SHGM'de yönetim kadrolarında kendini gizlemiş ve sektörden para toplayan yönetici iyi incelenmeli.
Bu arada Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne önemli bir uyarım var. Hepimiz havacılığın gelişmesini istiyoruz. Lakin tedbiri elden bırakmamak gerekir. Özellikle heliportların güvenliği iyi sağlanmalı. Sıkı denetimler getirilmeli. Buralardan kalkış yapan helikopterlerin kayıtları ve yolcuların isimleri de ilgili yerlere bildirilmelidir.
THY'deki paralel yapılanmayı önceden beri söylüyoruz. Parelel Devlet Yapılanması tespiti yapılanmadan cemaat olarak tanımladığımız örgüt elemanlarının cirit attığını biliyoruz. İşte bu örgüt elemanlarının tek tek tespit edilerek görevden uzaklaştırılmaları gerekiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tabir ettiği tabanı ibadet ortası ticaret tavanı ihanet çetesinin, haininin, teröristinin barındırılması da ülkeye ihanettir.
Ancak; ibadet boyutunda kalanların ve hainlik ile yakından uzaktan ilgisi olmayan çalışanların hainlik kategörisinde olmaması gerektiğini düşünüyorum. Tıpkı "tatbikat var, terör eylemi var polise desteğe gidiyoruz" diye kandırılan askerlerimizin kandırıldığı gibi kıblesi kabe olanları ayırmak lazım.
Ayrıca, kurunun yanında yaşı yakmak da doğru olmaz. THY yönetiminin bu gibi hususları dikkatlice inceleyeceğine inancım sonsuz.
Allah ülkemizi hainlerden korusun. Bu cennet vatanı cehenneme çevirenlerin de en ağır şekilde cezalandırılması hain emelleri olanlara ders niteliğinde olması Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını bir nebze de olsa rahatlatacaktır.
Yorumlar Tüm Yorumlar (30)