Düzen Değişecek…

Havacılık sektörü adına ödediğimiz bedelleri hayal dahi edemezsiniz. Bir insanın;  ne psikolojisi ne de fizyolojisi bu bedel karşısında direnç gösteremez. Bunların tamamı havacılık sektöründeki kanunsuzluğu değiştirmek, gelecek kuşaklara özgürce uçan, uçacak havacılar bırakma adınadır.

Bazen bedeninizden gider, bazen psikolojinizden, çoğu zaman maddiyatınızdan gider bedel ödemenin masrafı. Ama hedefe odaklandıysanız, cesaretiniz varsa, gözünüzü budaktan sakınmıyorsanız ve bazen de kurşunların hedefi oluyorsanız; korkunun ecele faydası yoktur.

Ha bugün ha yarın hayatın gerçeğini kabullendiysek bir şekilde bu can bu bedenden çıkacak. Ama bir hain kurşun, ama hakkın yazdığı her hangi bir sebeple.

Uğradığımız silahlı saldırının ciddiyetini ileriki yazılarımda göreceksiniz.

Ve benim havacılık adına yapmış olduğum mücadelenin ne kadar doğru ve anlamlı olduğunu bir kez daha anlayacaksınız.

Bir zamanlar bazı alçakların ruhsuzca, ahlaksızca ve şerefsizce tarafımıza attığı iftiranın tam aksine THK konusunda bendeniz yolsuzlukları yazarken birileri mama için ağzını şapırdatıp, üç beş kuruşun hesabını yaparak methiyeler düzüyordu. Oysa gerçekler benim yazdığım gibi ve THK’nın soyulduğu dosdoğru idi. Sonuç olarak devlet izlemek yerine gereğini yapmıştı.

Bugün olanlar da aynı. Devlet izlemez, gözler.

Evet, dileğim ve isteğim dünya ölçeğinde bir havacılık, tam profesyonel bir havacılık yönetimi.

Yani mesele şu!

Eğer siz Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden DHMİ’ye, THY’den THK’ya, havalimanlarından yer işletme şirketlerine kadar bir dizi düzeniniz yok ise dikiş tutturamazsınız.

Düzen değişmeli dediğim budur.

SHGM’de TÜGVA’lılar değil, havacılık okullarından mezun gençler istihdam edilecek. Siyaset değil bilgi/beceri çalışacak. Havacılık tam bir sistem üzerine oturacak.

DHMİ’de tarikatlar değil, profesyoneller çalışacak. Havalimanı işletmesini kontrolörler, itfaiyeciler değil işletmeciler yönetecek. Atamalar sendikaların değil sistemin getireceği belirli kurallar ve başarı endeksi ile yapılacak. Bir kişi yıllarca aynı masada değil rotasyona göre görev alacak.

THY siyaset çiftliği, tarikat-cemaat çiftliği değil öncelikli havacılık okulları ve üniversitelerden mezun gençlerin istihdam edildiği bir kurum olacak.

Pilotlar, şoför olarak, hostesler garson olarak görülmeyecek bir sistem olacak. Şoför/garson gözü kör olacak.

İşten atılmaların önüne duvar örülecek. Senin benim adamım hesapları matematikten kaldırılacak. Şirket aidiyeti ve başarı kuralları ile personelin durumu iyileştirilecek.

İhaleler el altı, bel altı sistemlerle değil, kıran kırana yarışlarla yapılacak.

Düzen değişsin, havacılık değişsin hem de en tepeden an alta kadar. İnsanlar arasında kutuplaşma yerine aynı sofrada yemek yemeyi beceren bir sektör haline gelmeli bu güzide sektör.

Bedel ödenecekse biz ödeyeceğiz ki sistem yerli yerine otursun. 30 yılı aşkındır bu sektöre verdiğim sayısız öneri, getirdiğim onlarca yenilik bir gün toplanıp tamamen sistem haline dönüşecek.

Umudunuzu yitirmeyin. Umut var hep var olacak. Aydınlık yarınlara, toplumsal kucaklaşmaya yakınız.

Tüm sektörümü saygı ile selamlıyorum…