Düşündüm de "ben niye kötü olayım" dedim kendi kendime. Mevcut sendika karşısına dikilen bir başka oluşum. Biz ne yapıyoruz? Olayları kendi penceremizden izliyoruz, yorumluyoruz. Sonuç! Bir taraf memnun diğer taraf namemnun.
Aslında yazdığım yazı çok farklı idi. Okuyanların malumatı oldu.
Sonra kendi kendimi sorguladım.
"Ben ne yapıyorum" dedim.
Amaç bir tarafın memnun edilmesi diğer tarafın mutsuz edilmesi mi? Hayır. Ama olayları olduğu gibi aktarırken, yeni sendikanın bilerek ya da bilmeyerek yapmış oldukları gafleti yazıya dökmek ispiyonculuk gibi algılanabilirim düşüncesini oluşturdu vicdanımda.
Yazılanlar gerçek mi? Evet.
Azımsanmayacak kadar Telegram grubu dahi olsa bir yazışma trafiğine şahidim.
Taraf gibi görünmek en zoruma giden şey olmakla birlikte, tek gayem gerek kokpit ve gerekse uçucu ekibin zarar görmemesinden başka bir şey değil.
O halde bundan sonra ne yapmanın düşüncesine saplanırken, izleyip görelim mantığının daha doğru olduğu kanaatine vardım.
Her ne kadar seviyesiz yakıştırmalar tarafıma yapılsa bile kimseyi de seviye testine tabi tutmayacağım. Hak yerini bulduğu vakit, hak huzurunda hesaplaşma varken, hukuk huzurunda hesaplaşma varken seviye düşüklüğüne ayak uydurup aynı minvalde cevap vermenin de bana yakışmadığının farkındayım.
Şu biline ki, Atilay Ayçin zamanında da mevcut sendikanın icraatlarında da en ağır eleştirileri yapan biri olarak yakıştırmaları hiç mi hiç haketmiyorum.
Mesele artık iki sendikanın kendisini anlatmasına kalmıştır.
Burada THY yönetimi mi taraf tutar, bir başkası mı dvreye girer onu bilemeyeceğim. Bildiğim şu ki uçucuların şartları ivedilikle iyileştirilmeli.
Bunun artısı ya da eksisi kime yazarsa yazsın. Bu adamların feryatları fizana ulaştı ise yapılması gerekeni her kim ise şapkasını önüne koyarak yapması gerekir.
Deyim yerinde ise kör dövüşüne benzeyen bu gelişmelerden ne şirketin zarar görmesini arzu ederim ne de çalışanların.
Ben de duyumlar alıyorum. Ben de işaretler alıyorum. Sıkıntılı süreç olabilir.
Lakin özellikle her iki sendikanın da aşağılayıcı, iftiracı deyimlerden kaçınması gerekir.
THY bir aile ise yarınlarda yüzyüze bakılacağı asla unutulmamalı.
Bugün bu sendika üyesisin yarın bir başka sendika üyesi olabilme olasılığını düşünerek ve havacılık sektöründe çalışan her kim olursa olsun ortak noktada buluşulması gerçeğinden yola çıkılarak kendi çıkarlarından öte şirket çıkarları baz alınarak yol yürünmesi gerektiğinde birleşilmesi gereklidir.
Bir gerçeği söylemeden geçemeyeceğim. Özellikle 305 konusunda çok canlar yandı. 305 eyleminin bir grev olmadığını bir eylem olduğunu herkes bilir. Bu eyleme karşı çıkanlardan biri de bendim. Zira sonuçlarını biliyordum ve çalışanların zarar görmesini istememiştim. Ancak sonuç olarak 305 kişinin işten çıkarılmasına da en çok ben karşı çıktım.
Demem o ki, her ne oluşumun içinde olursanız olun saygıda ve seviyede kusur etmeyin. Biz gazeteciler zaman zaman ağır eleştiriler, şok edici cümleler kurarız. Eğer bir yeri yönetmeye aday isen öncelikle eleştiriyi hazmetmelisin.
İşte o zaman "dost acı söyler"in manasını da çözmüş olursunuz.
Kimseye ne uzaklığımız ne de yakınlığımız var.
Her kim ki pilotların, hosteslerin maddi değil de manevi sorunlarını çözer, önceliği sağlıkla eşdeğer görüp sorunlara eğilirse sonra da çalışma şartlarını düzenlerse biz onu alkışlarız.
Kalın sağlıcakla.
Yazımı değiştirmemin özü "ben niye kötü olayım"dan ibarettir.
Yorumlar Tüm Yorumlar (64)