Hayaller ve Gerçekler

İnsan hayal etmekle başlar her şeye… Şimdi kaçınız hayaller kurabiliyorsunuz?

Emeklilik hayalleri mesela… Eskiden emekli ikramiyemle bir ev ve bir araba alır, torunlarıma bakarım, çiçeklerle uğraşırım, gül gibi geçinip giderdim denilirdi. Bırakın evi, arabayı şu anda geldiğimiz noktada ancak bir telefon bir internet bağlantısı hayali bile zor kurulacak gibi gözüküyor. Hayaller de ekonomik dalgalanmaların ve zamların gölgesinde emekliye ayrıldı…

2025’in ilk günlerinden beri yapılan zamlar insanı çileden çıkartır cinsten. Hangi maaşa bu ölçüde zam yapıldı? Yurt dışından getirilen cep telefonunun kayıt ücreti, cep telefonundan pahalı olabilir mi? Bu nasıl bir mantık? Teknolojiye erişmek bile lüks haline geldi ne yazık ki…

İğneden ipliğe zam. Maaşlara gelince TUİK verilerine göre hesaplanan enflasyon farkı, zamlara gelince başka başka hesaplamalar. O da yetmezse ek bir vergi formülü. Neden ekstra MTV denen bir şey çıkıyor mesela? Memlekette herkesin ince bir planı var ama çalışanın planı ayakta kalmak olmuş. Dünya genelinde onlarca ülkeden daha ağır şartlarda çalışan yurdum insanına bu mu reva?

Henüz tam olarak hissetmediğimiz ekonomik zorluklar ve artan hayat pahalılığı, emeklilik hayallerimizi yeniden gözden geçirmemiz gerektiğini gösteriyor. Gerçek bu. Bir ev ve bir araba hayal olarak kalmamalı!

TAHTAKURUSU

Türk Hava Yolları hakkında çıkan haberleri görmüşsünüzdür. Cevap yine Yahya Üstün’ün şahsi sosyal medya hesabından geldi. Kurumsal bir kimlikle basın açıklaması yapılması bu kadar mı zor? Yarın bir gün bu açıklamalar arşivlerde yer alsa iyi olmaz mı? Neyse…

Tahtakurusu olayında bana kalırsa bir dümen var. Neden Türk Hava Yolları ABD’de hız kazanmışken böyle bir haber ortaya atılıyor? Yapılan ilaçlamalarla bu tür canlıların yaşamasının imkânı yok. Hem neden acaba Seul yolcusu ya da Dubai yolcusu bu tür bir problemle karşılaşmıyor? Uçak aynı uçak. Neden? Bunu da bir ara anlatacağım.

Kabin Memuru Maaşları

Şu ara Türk Hava Yolları kabin memuru maaşları herkesin diline düştü. Vay efendim şöyle maaş alıyorlarmış da şu kadar yıllık memurdan daha fazla alıyorlarmış vs… Yapılan iş uluslararası bir iş. Maaş skalası üç aşağı beş yukarı hemen hemen her şirkette aynı. Bu kadar afişe edilmesinin farklı sebepleri olsa gerek.

Birçok kişi kabin memurlarını çok eleştirdiğimi hatta onlara düşman olduğumu falan sanıyor. Halbuki başta THY olmak üzere bütün Türk şirketlerinde akrabalarım, dostlarım ve arkadaşlarım var. Benim eleştirilerim işini doğru düzgün yapmayanlara oldu hep.

Mesela yine çevremdekilerin bir şikâyeti… Bu maaş ve ikramiye olaylarını gizlilik içerisinde yapmak lazım. Çünkü, ev sahipleri, arkadaşları veya yakınları da bu haberleri görüyor. Bir ev sahibi şu kadar maaş alıyormuşsun kiranı bu kadar yaptım der mi?  Veya bir arkadaşı borç para isteyeceği zaman 8’inde isteyip, üstüne bir de “Bugün maaşla birlikte ikramiyeni de aldın nasıl olmaz paran” diye hesap sorar mı? Bu işlerin gizlilik çerçevesinde yapılması şart.

BAŞARI PRİMİ

Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof.Dr.Ahmet Bolat’ın başarı primi açıklaması sonrası mesaj yağdı. Neden bu kadar az diye soruyorsunuz. Buradan düşüncemi açıklayayım.

Şirketin yapısı itibariyle borsadaki yatırımcıları da sizler gibi. Onlar da bu şirketin bir ortağı. Ve kardan onlar da payını istiyor. Yıllardır temettü adı altında verilecek bu pay verilmedi. Hep ertelendi durdu. Ahmet Bolat belki de bu sebeple de tarihe geçecek. Dile kolay 2009 ve 2013’teki temettü dağıtımından sonra bir daha temettü dağıtılmadı. 10 yılı geçti. Şirket büyüdü de büyüdü. Eee herkesin canı can da yatırımcının canı patlıcan mı? Bir de bu açıdan bakmayı deneyin lütfen.

Tahminlerime göre Ahmet Bolat, bu temettü ödemelerinin ardından çalışanlara yönelik bir iyileştirme yapacaktır. Bugüne kadar hepimiz gördük. Her zaman çalışandan yana bir tavır sergiledi. Biraz sabır bence… Elbet yine bir formül bulur.

DHMİ

DHMİ Suriye’de bulunan havalimanlarını şahlandıracakmış. Peki ayıptır sorması, Türkiye’deki bütün havalimanlarımızın sorunları çözüldü de şimdi sıra Suriye’deki Şam’a mı geldi? Personelin onlarca sorunu var. Yolcuların sorunları var. Neden vatandaşımızın vergileri ile sağlanan kaynaklar oraya aktarılacak? Neden?

Siz daha söz verilen Hava Trafik Kontrolörlerinin sorunlarını çözmediniz. DHMİ personelinize lojman mı yaptınız? Kalacak kiralık ev yerine konteyner bakıyorlar haberiniz var mı? Havalimanına taksi ihalesi yapılmadı diye vatandaş taksiye ulaşmak için karda yağmurda havalimanı dışına kadar yürüyor haberiniz var mı? Sayayım mı daha?

Siz neyi nasıl çözdünüz de Şam’a gidiyorsunuz?

Hayalleri küçülteceğimize gerçekleri mi değiştirsek?

Hepinize bol hayalli bir hafta dilerim.

Serdar BAŞAĞAOĞLU

[email protected]