Oldu be…

Rüzgârından zeminine, işi alan müteahhidinden ÖTV’siz yakıtına kadar her şeyini tartıştık. Kimi zaman kavga ettik kimi zaman ortak noktada buluştuk. A’dan Z’ye kadar her şeyini tartıştık. “Dünya kıskanıyor” dedik. Ama ne olursa olsun muhteşem bir eser meydana çıktı; İstanbul Yeni Havalimanı.

Eksiklikler var mı? Var.

Tamamlandı mı? Hayır.

Ama meseleye pozitif bakmak lazım, Türkiye açısından bakmak, binlerce insana iş kapısı olacak diye bakmak lazım, ekonomiye katkı sağlayacak şeklinde bakmak lazım.

Şimdi teknik bilgileri tekrarlayıp laf kalabalığı yapmayacağım ama bi hakkı teslim edelim. İstanbul Yeni Havalimanı’nın bu seviyeye gelmesinde en büyük pay sahibi Yusuf Akçayoğlu’dur. Bugün yolları ayrılmış olsa dahi düşüncem o ki açılışa davet edilmelidir.

Bu düşünceler kaleme alınırken açılışa tam sekiz gün vardı ve ben yazıyı kaleme almadan şöyle bir göz atayım diye havalimanı etrafında dolaştım. Gerçekten açılışa hazır olmamakla beraber geleceği düşündüğünüzde heyecan verecek bir şaheserin ortada olduğunu görüyorsunuz.

Eksiklikler, aksaklıklar elbet olacak. Bizim genimizde var plansızlık. Biz ihtiyaç hasıl oldukça çözüm arayışına gideriz. Yeni havalimanı öyle yaptım, oldu, bitti şeklinde olmamalı.

Bu ülkemizde ilk kez yaşanacak bir durum. Atatürk Havalimanı gibi devasa bir havalimanından bir başka havalimanına taşınmak için havacılık adına en ince detayın dahi hesaplanmış olması gerekiyor.

Bizim köşe yazarlarımızdan değerli Servet Başol bana İtalya’da Malpensa Havalimanı bittikten sonra sadece yedi yıl taşınma planlaması yapıldığını söyledi. Bizim yeni havalimanımız 2013 yılında ihale edildi. Beş yıl gibi kısa bir sürede bitirildi. Aradaki farkı siz hesaplayın.

29 Ekim’de açılacak olan yeni havalimanının işlevsel olarak olmasa bile fiziksel olarak açılacak olmasının heyecanını şahsen ben yaşıyorum. Ayrıca Cumhuriyetin kuruluş gününe denk gelmesi ile yapılacak olan törenlerin de buraya kaydırılacağı haberleri doğru ise çok daha anlamlı bir açılış haline gelecektir.

Şimdiden ülkemize hayırlı olsun. Kazasız belasız bir geçiş olur ve yüz akıyla süreç tamamlanır.

Tabi bu arada ulaşım konuları halen muallakta. Bu konuda kamuoyu acilen aydınlatılmalı. Sadece çevre yolu ile bu ulaşımı sağlamanız, özellikle yolcuyu bilinçli bir şekilde paralı yola mahkum etmek de doğru değil.

Özellikle Arnavutköy üzerinden ivedilikle yol sorunu halledilmeli. Arnavutköy-Tayakadın arası halen 30 sene önceki yol ile ulaşım sağlanıyor. Arnavutköy merkezin içinden şehrin dışına alınacak bir yol ile ulaşım kolay hale getirilmeli.

Tabi açılışı bir şov haline dönüştürüp insanlara trafik çilesi çektirmemek gerekli. Doğru dürüst yolu, ulaşım alternatifi olmayan yeni havalimanına yapılacak açılış teknofest organizasyonuna benzer ise, yeni havalimanı açılış keyfi işkenceye dönüşür. İşte bu sebeple daha sade ve daha etkili bir açılış planlamalı.

Cumhurbaşkanının etrafında her ne kadar şovenist kişiler olsa bile ben biliyorum ki daha akılcı davranan kişiler de mevcut. Cumhurbaşkanı havacılık konusunda sadece o kişi ile müşavere etse yeterli. Siyasi kişilerin havacılık alanında söyleyecekleri şeylerin şova yönelik olacağı daha önceki yaşanmışlıklarla bilinen bir gerçektir.

O sebeple liyakattan bahsediyorsak liyakatlı kişilerin bilgilendirmesine kulak verilmeli.

Üçüncü havalimanı herkese, her kesime özellikle ülkemize hayırlı olsun.