Osilasyon

Varlığı ile onur duyduğum duayen gazeteci Yılmaz Özdil, geçtiğimiz günlerde bir çağrıda bulundu. Neydi bu çağrı? CHP’li belediyelerin yangın uçağı almaları ve bunun için de gerekirse kampanya yapmaları. Bu çağrıya şapka çıkartır, altına imzamı atar, elimden ne geliyorsa da yaparım. Lütfen Sayın Özdil’in çağrısına kulak verin. Yanan yalnızca ağaçlarımız değil, canımız yanıyor. Bunları hatırlayacağınız üzere geçen hafta yazdım.

Yeşil Pasaport

Vize konusunda Schengen bölgesi ülkeler başta olmak üzere İngiltere, ABD ve Kanada’dan ret oranları artınca çare olarak yeşil pasaport gündeme geldi.

TBMM’ye sunulan yasa teklifinde eczacılar, gazeteciler, TIR şoförleri, belde belediye başkanları, serbest muhasebeciler, hâkim ve savcılar, engelli memurlar, bekçiler, muhtarlar, gardiyanlar, özel sektörde çalışan doktorlar, tiyatro sanatçıları, öğretim üyeleri, TBMM danışmanları ve sendika yöneticilerine yeşil pasaport verilmesi yer alıyor. Bu işte bir gariplik yok mu?

Yıllardır yazar dururum havacılık camiasına yeşil pasaport verilmesi hususunu. Bu işin mutfağında olan yer personeline, pilotuna, kabin memuruna, hava trafik kontrolörüne, DHMİ ve SHGM personeline ayırt etmeden neden yeşil pasaport hakkı sağlanmıyor?

Yıllardan beri TALPA başta olmak üzere herkes konuyu haykırdı durdu. Bekçilere yeşil pasaport verip, pilotlara vermemeyi nasıl kamuoyuna açıklayacaksınız? Bir sorun kendinize sayın siyasiler…

AJET’TEN KAMPANYA

AnadoluJet yeni adıyla AJET olduktan sonra epey bocaladı. Sistem hataları, rötarlar, uçuş iptalleri… Benim de kafamı karıştıran türlü türlü olaylar…

AnadoluJet iken tıkır tıkır işleyen sisteme ne oldu? Yönetimde ne değişti? Neyse bunları daha sonra konuşuruz ancak son dönemde sık sık sorduğunuz kampanyaya gelelim.

AJet, Avrupa’dan Türkiye’ye seyahat etmek isteyen yolcular için 1 eurodan başlayan biletleri satışa sundu. Yalnızca Avrupa’dan Türkiye’ye. 22 Ağustos ila 24 Ekim arasındaki Türkiye uçuşları için.

Avrupa’daki gurbetçilerimizin zaten bir talebi vardı. Ama bu tarihler onların da işine yaramıyor. 25.000 bilet için yapılan bu kampanya ne için yapıldı? Sadece bir PR çalışması mı? Bu sorumun cevabını umarım alabilirim.

Umarım alabilirim dedim ama hiç zannetmiyorum. Çünkü, şirketlerimizin tamamına yakınına erişimimiz yok. Ne kurumsal iletişim departmanlarıyla ne basın müşavirlikleri ile ne de iş yaptırdıkları iletişim ajanslarıyla… Kapı duvar. İletişim içerisinde olmadan ne yapmayı planlıyorsunuz? Millet her şeyin farkında. Kimin yandaş kimin sırdaş kimin de dürüst yayın yaptığını herkes biliyor. Bu iş yalnızca havacılık sektöründe de değil, savunma sanayinde de, turizmde de…

SOLOTÜRK VE TÜRK YILDIZLARI

Tasarruf tedbirleri kapsamında SOLOTÜRK’ün ve TÜRK YILDIZLARI’nın gösteri uçuşu yapmayacağı konuşulur oldu. Neyse ki yapılan açıklamalarla bunların dedikodudan ibaret olduğu anlaşıldı. Malazgirt Zaferi ve 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda gösteri uçuşları icra edilecek.

SOLOTÜRK ve TÜRK YILDIZLARI bu milletin gururu, kahramanlığın timsali ve milletin içindeki vatan sevgisinin göstergesidir. Kimse üç kuruş tasarruf edilecek diye bu gösteri uçuşlarını engellemeye kalkmasın lütfen. Bu millet güçlü bir millettir. Kimse bu milleti uçağını kaldıramayacak bir pozisyondaymış gibi göstermesin!

Tasarruf edilecek o kadar şey var ki…

Mesela İGA. İstanbul Havalimanı Milli Paralimpik Spor Takımımıza sponsor oldu. Çok güzel bir şekilde de olimpiyatlara uğurladı. İGA’nın bu ilk sponsorluğu değil elbette. Son da olacağını düşünmüyorum. Yeri gelirse SOLOTÜRK’e de TÜRK YILDIZLARI’na da sponsor olurlar diye düşünüyorum.

UÇUŞ OKULLARI VE DHMİ

Neredeyse tekelleşmeye giden uçuş okullarından şikayetler iyice arttı. Bunların hepsini derlemeye başladım. En yakın zamanda paylaşacağım.

Ayrıca DHMİ ile ilgili de bazı çarpıklıklar hakkında bir dosya hazırlığındayım. Bunları da çok yakında konuşuyor olacağız.

GELELİM MEŞHUR KONUMUZA

Osilasyon demiştik. İki ya da daha fazla durum arasında genellikle zamana göre tekrarlanan değişikliklere verilen addır. Bunu unutmayalım. HTK-SEN iyi niyet çerçevesinde kendilerine verilen sözler sebebiyle İAÇ faaliyetine ara verdi ve bekliyorlar. Ancak bu bekleme sırasında da yine olumsuzluklar yaşanıyor.

Ankara’dan, İstanbul’dan, Antalya’dan, İzmir’den türlü türlü şeyler kulağıma geliyor. Başkaları gibi illegal grev ya da iş yavaşlatma yapmayan HTK-SEN yönetiminin ve hava trafik kontrolörlerinin üzerine gelinmeye devam ediliyor.

BU İNSANLAR HUKUKSUZ TEK BİR ŞEY YAPMADI!

İnisiyatif almadan çalışmayı (İAÇ) herkes anladı sanırım. Bu işin anlaşılmasında da öncülük etmekten mutluluk duydum. Ancak bu işi halen anlamamış olan bazı yöneticiler sanki birilerini cezalandırırmışçasına adımlar atmaya devam ediyor.

Örnek vereyim. Neden halen Rabia Demir Karabaş’ın görev yeri değiştirilmedi? Neden? Zaten hiçbir hukuki ve fiili sebep yokken yapılan bu durum neden düzeltilmiyor? Birileri birilerinden intikam mı alıyor?

Neden İAÇ biter bitmez birileri düğmeye bastı? Madem olmayan açıklar aranıyor, havayolu şirketleri de zamanında iniş kalkış oranlarıyla övünmekten vazgeçsin bence.

Zamana göre tekrarlanan değişikliklere verilen addır osilasyon… Ama unutmayın siz yine de bazı şeyler değişmez…

Suyu bulandırmaktan vazgeçin!

***

Şimdiden herkesin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyorum.

Fikirleri ve devrimleriyle çağımıza ve geleceğimize ışık tutan, tüm dünyanın saygı, Türk Milletinin ise varlığı ile onur duyduğu Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve aziz şehitlerimizi minnet, şükran ve büyük bir özlemle anıyorum.

Nur içinde yatın.

Serdar BAŞAĞAOĞLU

[email protected]