Şuradan Başlayalım…

Ve nihayet gerginlikler sona erecek, hayat normal seyrine kavuşması için kendi mücadelesini verecek. Uzun süredir devam eden siyasi çekişme yerini sakinliğe bırakıp, herkes evinin önünü süpürerek bu ülkenin gelişmesine ön ayak olacak. Biz de öyle yapacağız.

Gündeme döneceğiz, daha yapıcı olacağız, daha sakin yorumlama yolunu tercih edeceğiz. Artık kimsenin kaybetmeye tahammülü yok ve artık bu ülkede kavgaya da yer olmaması lazım.

Bazı gerçekleri kabul etmek zorundayız.

Herkes işini olması gerektiği gibi yapar ve olması gerektiği gibi davranırsa daha ılımlı bir süreç yaşayabiliriz.

Önümüzde oldukça çok seçenek var.

Şuradan başlamak lazım.

Ulaştırma Bakanı değişti. Ulaştırmaya yabancı değil. Karayolları tecrübesi var. Ulaştırma bürokratlarını da tanıyor. En azından kiminle çalışıp, kiminle çalışmayacağını kısa sürede kararlaştırabilir.

Elbette cumhurbaşkanının önüne ekip değişikliği önerisi götürebilir. En doğal hakkı.

Artık tavsiyede bulunmayacağım.

“Hüseyin kalsın, Kemal gitsin” demeyeceğim. Oluşmuş bir düzenin içine başkalarını monte edin de demeyeceğim.

“Herkes layıkıyla idare ediliyor” deyip, öylece seyredeceğim. Bilmem bunu başarabilir miyim?

Umarım özlediğimiz bir havacılık, profesyonel bir iş bilen ordusu ile donatılır bu sektör.

Dönelim sektöre.

THY, büyük ihtimal bu ay genel kurul yapacak. Yönetimin birkaç YK üyesi değişikliği ile devam edeceğini düşünüyorum. Zira Ahmet Bolat önemli bir sınav verdi. Hem personel tarafından seviliyor hem de önemli avantajlar getirdi çalışanlara.

Mali durumlarını da düzeltti diyebilirim. Çünkü çalışanlarla sürekli diyalog halinde, onlarla iç içe olup maddi kaynakları da onların lehine kullanmaya özen gösterdi.

Keza her ne kadar seçim yatırımı oldu desek bile önemli vaatlerde de bulundu.

Mesela taşeronlar konusunda önemli çıkış yaptı. Öyle yada böyle bana göre çalışanlara umut verme açısından önemli adım idi.

Bundan sonra da Ahmet Bolat’ın bu tarz yürüyüşü devam eder.

En azından yüzü gülüyor.

Bu dönemde yönetim içinde kavga, anlaşmazlık gibi konular da ortaya saçılmadı. Güllük, gülüstanlık bir THY süreci gibi işler devam ediyor.

Bir parantez de Bilal Ekşi’ye açmak lazım. Ben dahil her dönem “gitti-gidecek” düşündük. Ama gitmedi. İstikrarını korudu. Koruyacağını da düşünüyorum. Akarı, kokarı da yok.

Artık hep böyle düşüneceğim.

Bir talebi dile getirmek.

Biliyorsunuz EYT konusunda emeklilik kararı çıktı.

Emekli olma durumunda birçok arkadaş var.

Özellikle TGS ve Turkish DOCO’da bu hakkı kazanan arkadaşların hem emekli olmalarını sağlamak hem ekonomik koşulların zorluğu nedeniyle çalışmasını sağlamak ve tecrübelerinden faydalanmak için iş devamlılığı sağlanmalı.

Hiç ama hiç tarzım değil.

Ama bundan sonra böyle…