Hatırlar mısınız bir gece ansızın çok sayıda Turkish Do&Co çalışanının işine son verilmişti. Hem de 2017 yılının ilk saatlerinde gerçekleşen işten çıkartmalar basit nedenlerle ve uyduruk gerekçelerle açıklanmıştı kamuoyuna.
Turkish Do&Co, Türk Hava Yolları'nın iştiraklerinden bir tanesi. Lakin ağırlıklı olarak THY'nin sözü geçer. Zira en büyük müşteri de THY'nin ta kendisi.
Şimdi yazacağım konu THY'nin fırsat değerlendirememe meselesi ile alakalı.
Aslında karma yapmak lazım bu yazıyı. THY'de çok sayıda personeli önce FETÖ operasyonları kapsamında işten atarken, sonradan işe iade davalarında da anlaşıldığı gibi ekonomik gerekçenin insanları işsiz bıraktığı ifade edilmişti.
Turkish Do&Co'nun ekonomik gerekçesi de olsa asıl sebep sendikalaşma iddiaları idi. Hasbelkader sendikacılardan gelen teklifi konuşan özellikle uçan şefler şirketin işsiz bırakma gazabından kurtulamamışlardı.
Meselenin özü çalışanların hak arayışlarını engellemek. Bu durum da yaşamış olduğumuz çağın gerçeklerinden bir tanesi diye düşünüyorum.
Elbette çalışanların hukuki hakları var. Bu hukiki haklardan en önemlisi kanuni yola giderek işe iade almak. Onlar biliyorlar ki kanunen işe iade alsalar bile Turkish Do&Co onları bir daha kapıdan içeri sokmayacaktır.
Şirketin işten attığı 200 civarından çalışan yasal haklarını almak için mahkeme kapılarına koştular. Mahkemeler halen devam etmekle birlikte on kişinin işe iade davasını kazandığı davaların emsal teşkil edeceğini düşünürsek, Turkish Do&Co'nun yüklü miktarda tazminat ödeyeceği aşikardır.
Küçük bir hesap yaptığımızda şirketin 8 milyon TL eski para ile 8 trilyon parayı kasadan çıkartmak gerekecek. Değdi mi demek geliyor içimizden ama Turkish Do&Co'nun parası çok olmalı ki umurunda değil.
Niye umurunda değil biliyor musunuz?
Turkish Do&Co'dan kopartılan uçan şeflerin havacılık sevdalarının önünü kesmek için her türlü dalaveranın içindeler.
Bu çocuklar THY sevdalarından vazgeçmiş değiller. THY'nin açmış olduğu kabin memuru sınavına girmek için çaba harcadılar. Ama karşılarına ne çıktı biliyor musunuz? Turkish Do&Co duvarı.
Neymiş efendim Turkish Do&Co'dan atılanları THY alamazmış. Niye alamaz kardeşim? Kanun mu var yoksa bu dönemin kanun hükmünde kararnamesi mi var? Yazık etmeyin, vicdan yapın biraz. Bu çocukların uçuş deneyimi var, servis eğitimleri var, uçuş tecrübeleri var. Daha ne arıyorsunuz. Bence hazır kalifiye personel bu çocuklar.
Ha bu arada bu çocuklar gerekli şans verilirse davalarından da vazgeçmeye hazırlar. Bunun değişik örneklerini verebilirim. Mesela DHMİ kendisi ile davalık olan müteahhitleri ihalelere sokmuyor. Ama davadan vazgeçerlerse ihaleye girebiliyorlar. Siz DHMİ'den daha mı yi biliyorsunuz bu işi.
Şirket aidiyeti olan personeli ki bunlar kalifiye personel ise yeniden istihdam etmek için bir sorun olmaması gerekir.
THY'nin sektörün babası olması isteniyor. Ben havacılık sektörün içine oldum olalı bu THY'nin babalık efsanesi hep sürüyor. Bende diyorum ki kendi çalışanına babalık yapamayan THY, sektöre nasıl babalık yapsın.
Sözün özü insanları işsiz bırakma yerine, iş vermek en büyük babalıktır. Cumhurbaşkanımız ne diyor. İstihdam, istihdam, istidam. O halde kolay var iken zoru tercih etmenin anlamı yok.
Açın kapıları bu çocuklara. THY, Borajet'in personelinin peşine düşmeden önce kendi personelini, haksızlık yaptığı personelinin gönlünü almalı.
Tabi vicdan var ise.
Haftaya görüşmek dileğiyle...
Yorumlar Tüm Yorumlar (66)