THY çalışanlarının tek savunucusu olmazsam!

Aslında bu niyetimi tüm havacılık sektörü için söylüyorum. Başta THY çalışanları olmak üzere tüm havacılık sektöründe çalışanların haklarını savunmak ve hak ettikleri gibi çalışmalarını sağlamak boynumun borcu olsun.

Balık hafızalı olmadığınızı anlamaları için sürekli olarak gündemde tutmaya ihtiyaç var.

Niye böyle diyorum. Kaç yazı yazdım hepiniz biliyorsunuz. THY çalışanlarının kurduğu Hava-Sen adlı sendika sebebiyle işten atılanları yazdık. Yenileri de listeye ekleniyor. Oysa yapılması gereken çalışanları bu şekilde arayış içine sokan yöneticilerin iş akitleri feshedilmesi gerekiyordu.

Bir, iki yazımda işaret ettim veya ismen zikrettim.

Ama kimse siz çalışanlar gibi tırnağı ile kazıyarak gelmedi ki, destekleyen kodamanlar var. Senin gibi gariban değiller ki!

Sen Anadolu’dan çıkıp gelmişsin. Kim bilir, bir dilim ekmeği kaç kişi ile bölüşüp yedin-okudun. Onlar gibi tepeden inip ballı koltuklara oturmak senin haddine mi? Şansın bile yok.

Geçen hafta THY iki kaptan ve iki kabin amirini işten çıkardı.

Çıkarın bakalım.

Ben şimdi büyük bir gerçeği açıklıyorum. İşten atılacakların isimlerini THY’de kendi makamını sağlam tutmak için çalmadık kapı, yalvarmadık adam bırakmayan bir yönetici verdi.

“Bu, bu, bu kişiler Hava-Sen’in elebaşı” dedi.

İşten çıkartılanların tamamı ile görüşeceğim ve hukuk mücadelelerinde yanlarında olacağım.

THY, arpalık değil, THY ötekileştirme yeri değil.

Bizim istediğimiz nedir? İş barışıdır, insanların; insan gibi muamele görerek çalıştırılmasıdır.

Oysa mekanizma farklı. Hepiniz biliyorsunuz. Ama emin olun ki siz çalışanlar haklarını aradığı sürece, hukuk çerçevesinde hareket ettiği sürece çalışanlar üzerinde korku cumhuriyeti ile yönetim şekli gösterenler zaman içerisinde kendi vicdanlarına dahi hesap veremeyeceklerdir.

Bana gelen yorumların bazılarında “Bu yolda senin de suçun var. Sen çanak tuttun işten atılmalara” diyorlar.

Onların penceresinden bakarsam haklılar lakin ben sizleri köle gibi görenlerin düşence tarzını bildiğim için, bu olacakları tahmin ettiğim için yazılarımın algılanamayacağını bilerek kaleme aldım.

Velhasıl, işten atılanlar işten atanlar karşısında galiptir.

Bu yazım ile birlikte, bu konuları asla gündeme getirmeyeceğim. Ta ki ne zamana kadar? Şartlar oluştuğunda sizlerin haklarınız nasıl korunuyor bunu hep birlikte göreceğiz.

Zaman geldi ve ben bu yazım ile birlikte Airporthaber’deki yazılarıma son veriyorum.

Yoğun bir süreç bizi bekliyor.

Şunu söylüyorum; Size layık olmazsam namert olayım, alçak olayım.

Haklarınızı helal edin.