Dediğime geldiniz mi? Bir dönem FETÖ alçağının yapılanmasını, şakirtleri, FETÖ’nün THY’ye kiraladığı araçları, içerideki dışarıdaki adamları yazmış ve bizi kötü ilan etmenize sebep olmuştuk ama yaradan bizi sizin karşınızda haklı çıkartmıştı.
Sonra sık sık Kartal İmam Hatip mezunlarını yazdık. THY içinde her köşe başını tuttuklarını, hukuktan denetime kadar, yerden göğe kadar, yurtdışından yurtiçine kadar yapışmadık yer bırakmamışlardı. Referansa gerek yoktu, liyakate gerek yoktu Kartal İmam Hatip diploması her kapıyı açıyordu.
Dokunulmazlıkları var gibi hareket ediyorlardı.
“Bana böyle gelin” demek işte budur. Yani bir grubun, bir kişinin yakını, tanıdığı, okul arkadaşı, sıra arkadaşı, sırdaşı, derttaşı, halasının oğlu, dayısının oğlu olmasın istiyoruz. Hak eden Anadolu’nun kavruk çocukları iş sahibi olsun, referansı sadece kendisi olsun, eğitimi olsun, becerisi olsun, liyakatı olsun istiyoruz. Çok mu şey istiyoruz?
Evet, İlker Aycı’nın tek kişilik icra kurulu ilk icraatını kelle kopararak yaptı. Doğru adım mı, kesinlikle kök salmış Kartallılık çok başlılık getirmesin hesabından bakarsak “evet” doğru adım ve biz alkışlarız. Ama sırf Kartallı diye liyakatli kişileri budadı ise o daha da yanlış.
Peki ya Kartallıların yerine gelenler?
Onlar da İlker Aycı’ya yakın kişiler ise; ağamsın paşamsın, kralsın padişahsın şeklinde iseler hiçbir yol kat edilmez.
Tek adamlığı savundum ben!
Ama neredeki tek adamlığı! THY’deki tabi.
Niye biliyor musunuz? İşte bugünkü tabloyu gördüğümden dolayı. Bugün genel müdür varsa göstermeliktir, şeklen vardır. Ama icraatın hiçbir yerinde yoktur. Bana soracak olursanız son atamaların hiçbir yerinde yoktur. Belki de tüm personel gibi o da mail duyurusu ile bilgilenmiştir.
Ben istifa eder diye düşünmüştüm ama yanılmışım. Sanırım İlker Aycı’nın karşısında ceket iliklemeyi içselleştirdi ve kabul etti. Geçen hafta yazdığım yazıya uygun hareket ediyor demektir bu. Ne demiştim “altında makam araban, şoförün var, makam odan, masan sandalyen var” diyecekler. İşte dediğim oldu. Bundan sonra istatistik yayınlarsın, zamanında iniş kalkış yayınlarsın, arada bir radar görüntüsü atarsın olur biter.
THY’de yönetim kurulu başkanı da genel müdür de aynı kişi olsun dememin sebebi de buydu. İşte şimdi şeklen olmasa da fiilen bu duruma geçildi. Yani şirketin her işinden sorumlu tek kişi var artık. İlker Aycı. Mecit Eş ve Arda Ermut asla söz sahibi olamazlar. İlker Aycı istediği kararı yazacak onlara imza atmak düşecek.
Hem tarihi fırsat olabilir hem de tarihi hata olabilir hatta THY tarihinin faciası olabilir. Zarara giden şirketin tekrar artı değere geçmesi İlker Aycı’nın yakın çevresini değiştirmesi ile mümkün olabilir. Mesela 15 Temmuz FETÖ ayaklanmasına “politik huzursuzluk” diyen şahsiyetle yürümez. Mesela 3 bin euroluk elbise giyenlerle bu yolu yürümesi zor.
İlker Aycı zorlu sürecin içinde. Üç-beş ay içinde göreceğiz. Bizde zaman bol ama onda hiç ama hiç zaman yok. Allah insana altından kalkabileceği bir sorumluluk versin. Yoksa geçmişte örneklerini gördüğümüz gibi tek kale maçta kendi kalene atacağın bir gol ile mağlup olursun.
Hepsinize saygı ve sevgi sunuyorum değerli okurlarım ve kıymetli uçucular, havacılar. Umut var hep var olacak. Umudunuzu asla yitirmeyin….
Yorumlar Tüm Yorumlar (50)