Yeni yönetim ile birlikte THY ve iştiraklerinde değişim devam ediyor. İnkar edilemez bir moral geldi diyebilirim. Yönetim anlayışı bu şekilde devam ederse alışılamayan baskıcı idarenin yerini, şirketine aidiyet duyanların devri yeniden gelecek gibi duruyor. İşte biz de tam bunu murad ediyoruz.
Gerçi şirkete dışarıdan yalaklık yapmaya başlayanları görüyorum ama miadı dolmuş boş tenekelerin lafından etkileneceğini düşünmüyorum bile Ahmet Bolat’ın.
Müdürlüklerin sayısının daha da düşeceğini, THY’nin tam bir kurumsal tüzel kişiliğe dönüşeceğine inancımı koruyorum.
“Aranan kan bulundu” demek isterim ama henüz erken. Ama işaretlerin verdiği mesaj çok önemli. Ahmet Bolat’ı bugüne kadar pek güler yüzle görmemiştim. Kendi yüzü gülerken personelin yüzünün de gülmesi çok önemli.
Geldiği günden beri yazıyorum ve yazmaya da devam edeceğim. Kurumsal hafızayı korumak ve kurumsal helalleşmeden bahsetmiştim.
Bunun işaretlerini de THY Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat vermişti.
Şimdi çok kısa bir süre sonra THY’de genel kurul yapılacak. Ben de bir hissedar olarak bu genel kurula ölüm olmadığı sürece katılacağım.
Yeni yönetimin şekilleneceği genel kurulun önemli kararlara da imza atmasını bekliyorum. Genel kurul aynı zamanda THY hissedarlarına, kamuoyuna, havacılık sektörüne vereceği mesaj da çok önemli olacak.
Yönetimde birkaç değişiklik bekliyorum. Yönetim kurulunda bazı isimlerin gitmesi sürpriz olmaz. Son dakika istifa ile gerçekleşen yeni yönetim şeklinin daha da kararlı ve bir o kadar da ehil kişilerden müteşekkil olmasını bekliyorum.
İlker Aycı despotizmi bittiğine göre ılımlı, saygılı ve ehil insanların iş başında olduğu bir THY yönetimi tüm gönülleri fetheder.
Asıl genel kurul sonrası bir sürpriz bekliyorum.
Bütün kanayan yaraların, kırık kalplerin kazanılması. Ne demek istiyorum? Demem o ki Nisan 1 şakası yapmalı THY ve yönetimi.
Gerçekten çok önemli bir adım olacak.
Toptan ve son kez bir kucaklaşma hareketi olmalı bu.
Nisan 1 şakası dediğim de tam budur. THY genel kuruldan hemen sonra haksız işten atılanları çağırmalı. Hatta genel kuruldan önce çağırmalı ve genel kurulun karşısına bu övgüyle çıkmalı.
Ama söz veriyorum ben bütün bunları, bütün olumsuzlukları genel kurulda dile getireceğim. Onlarca insanın haksız yere işten atılmalarının sorusunu soracağım. Kimler garip-gurabanın ekmeği ile oynadıysa onlardan hesap sorulmasını isteyeceğim.
İş yapanın değil de işini torpile bağlayanların el üstünde tutulmasının ne kadar yanlış olduğunu açıklayacağım.
Kurumsal iletişim aracılığı ile milyonların nasıl hiç edildiğinin hesabını soracağım. Ajanslar aracılığı ile dağıtılan sponsorlukların altında neler olduğunu sorgulayacağım.
Mustafa Temel Bozbağ için tutulan dairelerin paralarını kimin ödediğini açıklanmasını isteyeceğim. Kısacası sizin adınıza orada olacağım.
Evet, beklentim Nisan 1 şakasının yüzleri güldürmesi dileğiyle…
İyi haftalar olsun.
Yorumlar Tüm Yorumlar (146)