Pandemi döneminde havacılığımız onarılamaz yara aldı. Yıllara yayılacak onarım süreci, ikinci dalga pandemik sürecin gelmesi durumunda daha da uzayacak ve bu kez onarılamaz bir hal alacak diye düşünüyorum.
Felaket tellallığı değil bunun adı. Bir adım sonrasını yorumlamak diye düşünebilirsiniz. Hepimiz evimize tıkılıp kalmanın psikolojik etkisi altında nasıl bir süreç yaşadığımızın farkına varıp, şirketler açısından empati yapabiliriz.
Düşünün bizim halimizi ve sonra da şirketlerin başındaki yöneticilerin devasa yapıyı nasıl ayakta tutacağını hesaplarken gözünüzün önüne getirin.
Şirketi ayakta tutacak bir iki seçenekten fazla şey yok.
Küçülmek ve buna bağlı olarak personel işten çıkartmak.
İkinci seçenek şirketi sübvanse etmek. Bu seçenek ile hiçbir şirket ayakta duramaz. Dünya örneklerine baktığınızda birinci seçeneğin diğer havayolu şirketlerinde uygulamaya konulduğunu görebilirsiniz.
Yani bu şu anlama geliyor. Pandeminin kurbanı çalışanlar olacak. Şuna emin olun ki bu istenilen bir durum değil. Her ne kadar THY yönetiminin, kişisel husumetlerle bazı kabin memurlarını sorgusuz sualsiz ipe gönderdiklerini biliyor olsak bile; genel anlamda personeli keyfi çıkartacaklarını düşünmek ahlaksızlık olur.
Ekonomi analistlerinin ifade ettiği gibi THY’nin elinde altı aylık dayanacak bir mali kaynak varken, Pegasus Havayolları’nın elinde ise bir yıllık bir kaynak var. Bu süre THY açısından dört ayı geçmiş ve artık psikolojik morale ihtiyaç duyulduğu anda yani siz bu satırları okumaya başladığınızda uçuşlar göstermelik olsa bile açılacak.
Sürdürülebilir bir THY ekonomisi olabilmesi için tüm uçuşların açılmasının bile yetersiz kalacağı bu durum, yönetilebilir olmaktan çıktı. Uçuşların tamamının açılmasının bile yetmeyeceği bir dönemde yeni uçuş kuralları, yeni oturma düzenleri ile kaynak azalması olacağını da hesaba kattığınızda içinden çıkılmaz bir kördüğüm ile karşı karşıya kalındı.
Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını biliyoruz. İşte o sebeple THY’de işten çıkarılma konusunda pandemi süresince bir işten çıkartma hazırlığı yapıldığı, listelerin hazırlandığına dair duyumum var. Bunun doğru olup olmadığını teyit etme mümkün değil. Bu listenin 5 bin kişi olduğu söyleniyor. Bir günde 5 bin kişinin işten çıkarılacağını anlamayın sakın. Kademe kademe 5 bin kişiye ulaşacak. Bunu ilk şöyle düşünün.
Biliyorsunuz işareti verildi. THY’nin Turkish DO&CO’dan aldığı uçucu şeflerin yapacağı hizmeti artık kabin memurları verecek. Görünen o ki maaşları tamamen THY tarafından karşılanan uçucu şefler artık işsiz kalacak. Devamını da peyderpey hep birlikte göreceğiz. Burada şirket mi ayakta kalsın, çalışanlar mı işsiz kalsın ikileminde seçim yapılacak.
Burada seçim “şirket ayakta” kalsın olacaktır.
Olan yine çalışana olacak.
Lakin şunu düşünmeden edemiyorum. İşten çıkartılacaklar ile işte kalacaklar nasıl belirlendi. Gariban Anadolu çocukları ilk işten çıkartılacaklar olacak. Neden mi? Çünkü onların ne bir vekil akrabası ne bir bakan babası ne bir bürokrat dayısı ne de bir hatırı sayılır amcası var.
Kalanlara iyi uçuşlar gidecek olanların Allah yardımcısı olsun.
Yorumlar Tüm Yorumlar (602)