“Aklın yolu bir” demek işte bu. Hatırlarsanız iki hafta önce yazmış olduğum yazıda “Ahmet Bolat Bunları Yaparsa Devrim Olur” şeklinde kendi düşüncelerimi ifade eden bir yazı yazmıştım. Ve ilk adım geldi. Ahmet Bolat, FETÖ torbasına atılan bir ismi yönetici olarak atadı.
İç barış mı desem, başkalarının yaptığı günahı THY adına affettirme mi desem, yönetim anlayışı mı desem ne desem uygunluğu tartışılmaz.
Bravo Ahmet Bolat, bravo yeni THY yönetimi.
Günahsız insanların boynuna takılan FETÖ yaftaları birer birer çıkartılacak umudunu yeşerdi diyebiliriz. Hain FETÖ kalkışması sonrası 211 kişi atılınca yapıştırılan, yakıştırılan iftirayı temizlemek iftiraya maruz kalan çalışanlara kalmıştı.
Hiç soruşturmaya tabi tutulan oldu mu bilinmiyor ama işe iade davası açan FETÖ mağduru THY çalışanları hem THY’yi tazminata mahkum etmiş hem de işe iade hakkı kazanmışlardı.
İki hafta önce yazdığım yazıda bu kişilerin THY ile helalleşmesi adına işe iade edilmelerini, yasal haklarının da teslim edilmesi gerektiğini savunmuştum.
İlk işaret fişeğini de yine THY’nin çiçeği burnunda Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat yaktı. Kerem Kızıltunç adındaki bir personeli önemli göreve getirdi. Bunu alkışlıyorum.
Peki, yeter mi?
Hayır yetmez.
Geriye kalan 210 kişi için mutlaka iade-i itibar konusunda görüşülmeli ve hatta bu konuda bir komisyon kurularak duyuru yapılmalı. “Gelin barışalım, gelin helalleşelim, gelin kurumunuza sahip çıkın” denilmeli.
Ahmet Bolat yönetiminden THY adına, THY’ye küstürülmüş ve hakları yenilmiş personel adına, THY’nin gelecek günleri adına umutluyum. Umarım yanılmam.
Tabi başka konular da mevcut.
Bir komisyon oluşturulsun dememin altında başka sebepler de var. Başka kanayan yaralar, kanatılan kalpler, perişan edilen hayatlar var.
Nedir bunlar?
Mesela THY’nin açmış olduğu sınavlarda bütün süreçleri başarı ile geçmiş pilot arkadaşlar var. Bu arkadaşlar çeşitli uçuş okullarından mezun olan ve THY’nin açmış olduğu ikinci pilot sürecinde imtihana girmiş arkadaşlar.
Çalmadık kapı, aramadık çare bırakmayan bu arkadaşların şansızlığı Boeing Max döneminde uçakların yere indirilmesi.
Oysa evini- arabasını satan, kredi çeken, borç alan ve hayatını sadece pilotluğa adayarak THY ailesinde yer almak için her türlü fedakarlığı yapan yaklaşık 17 kişinin geleceğine de dokunmalı THY.
Ne yapmalı?
Bu süreçleri tamamlayan arkadaşlara “Gelin bakalım nerede kalmıştık” denilmeli. Muhatap alınmalı, dinlenilmeli, çözüm bulunmalı. Hayat yıkmak kolay, hayat inşa etmek zor. O sebeple düzeni bozulan arkadaşlara yeniden düzen sağlatılmalı.
İlker Aycı India olmuş…
THY’nin istifa ettirilen yönetim kurulu başkanı İlker Aycı ile ilgili Air India ile anlaşmış. Yolu açık olsun. Tavsiyem şudur. Hemen THY’deki Aycı yalakalarını da götür. Hindistan’da ne kadar medya varsa onları satın al.
Zorlandığın dönemlerde Türkiye’de bir Ahmet Hakan bir Hakan Çelik bir Güntay Şimşek penceresine çıkıp kendini aklama derdine düşerdin. Bu arkadaşların da işlerine gelip sana senin istediğin soruları sormasından izleyenler de senin başarılı sanırlardı.
E işin içinde reklam, gezi olunca gazetecilik onur bir tarafa bırakılıyordu. O onur var mı bilemem ama sen gittikten sonra gözü uzağı 200 bin doları gören ve dünyayı gezdirdiğin arkadaşın hakkında bir kelam güzel şey yazmadı.
Yolun açık olsun İlker Aycı.
Yorumlar Tüm Yorumlar (206)