Türk Hava Yolları dünyanın merceği altında. Her geçen gün uçuş noktalarını çoğaltırken diğer yandan da filosunu büyütüyor. Üçüncü havalimanı ile birlikte büyüme daha da hızlanacak. Ancak korkunç bir istihbarat ile tüylerim diken diken oldu. İşte bu yüzden şimdiden önlem almak için bu istihbarat bilgisini paylaşmak zorundayım.
Bilgi paylaşımına güvendiğim bir arkadaşım Almanya’dan yazdı. Alman Hava Kuvvetleri’nden emekli ve şu anda Almanya İstihbarat Örgütü BND için çalışan bir ajana dayandırdığı iddia bu. Vahim şeyler planlanıyor THY için.
Arkadaşım konuşulanlara kulak misafiri oluyor. Masadaki konu Türkiye ve THY. Üçüncü havalimanı 2018 yılında açılacak. İşte bu açılıştan ya önce ya da sonra hazırlanan sabotaj devreye girecek. Amaç Türkiye havacılığını baltalamak ve THY’yi zarara uğratmak ve başarabilirlerse batırmak.
Alman ajanın anlattıkları şu;
Türkiye üzerinde oynanan oyunlar sadece siyasal değil aynı zamanda ekonomik anlamda da planlar dahilinde. Havacılığa vurulacak darbe demek ekonominin şah damarına vurulacak darbe demektir. Alman istihbarat ajanına göre Türk Hava Yolları’na Afrika veya Arap ülkelerinde sabotaj düzenlenecek.
THY uçaklarından biri kaza kırıma uğratılacak veya sabotaj düzenlenerek daha vahim görüntülerin ortaya çıkması sağlanacak.
Ajanın söylediğine göre Afrika veya Arap ülkelerinde sabotaj düzenlemek çok basit. Fakir Afrika ülkelerinde bir yer hizmeti çalışanına veya herhangi bir havalimanı çalışanına yaptırılacak bu sabotaj ile THY imaj kaybına uğratılacak. Türkiye’ye zarar verilecek.
Yapılacak sabotaj ile THY ile uçan özellikle yabancı yolcuların bilet iptalleri sağlanacak ve borsada THY hisseleri sıfırlanacak.
Bu korkunç iddiaları duyunca aklıma Mısır’ın Şarm El-Şeyh havalimanından kalkış yaptıktan sonra havada patlatılan Rus uçağı geldi.
THY’nin uçaklarına yönelik yapılacak sabotaj iddiası şimdiden ciddiye alınmalı. Güvenlik problemi olan Afrika ve Arap ülkelerinde uçulan noktalarda güvenlik hizmetini THY kendisi şekillendirmeli. Bagaj kontrolleri, yüklemeler maksimum hassasiyet ile yapılmalı.
Fakir Afrika ülkelerinde para odaklı insan satın alma çok basit diye düşünüyorum. Bu sebeple THY ve dolayısıyla ülkemize gelecek her türlü zarardan hepimiz etkileniriz.
Türk Hava Yolları eminim ki bu tip uyarılarla ilgili etkin güvenlik tedbiri alacaktır.
Türkiye üzerinde hesap yapanların her türlü alçaklığı yapacağından şüphem yok. Boşuna denilmemiş “Türk’ün Türk’ten başka dostu yok” diye.
THY uçağında iki gözlem…
Geçen hafta Cuma günü Ankara’ya gittim. Saat 12.00 uçağı ile Ankara’ya gitmek üzere uçaktaki yerime oturdum ve yolcuların yerini almasını beklerken, THY yöneticisi olduğunu düşündüğüm bir kişinin, kabin memurlarından business yolcuların oturduğu yere geçmek için talepte bulunduğunu duydum. Kabin amiri izin vermedi ve diğer memur arkadaşlara şu sözü söylediğini duydum; “Genel Müdürümüz Bilal Ekşi’nin talimatı olmadan sınıf değişikliği yapılmayacak”. Hoşuma gitti. Hangi yönetici olursa olsun yönetimin haberi olmadan ya da elinde business bileti olmadan yer değişikliği olmayacak. Yani kim olduğunuz önemli değil, izin yoksa oturmanıza da müsaade yok.
Diğer bir gözlemim ise Mardin dönüşünde oldu.
Kokpitte pilot, kabinde kabin memurları. İnanılmaz nezaket ve inanılmaz bilgilendirme. Uçaklarda bazen asık suratlı memurlara rastlarsınız. Bir yudum su istemek için bile isteksiz davranırsınız. Ama Mardin uçağının kokpitinde Kaptan İskender Pamirtan, yardımcı kaptan Mustafa Murat Doğan, kabinde Purser Arzu Ece Çakır, kabin memurları Emre Araz, Melis Sıla Özlü ve Mihriban Pazar kocaman bir teşekkürü ve alkışı hak ettiler.
Benim böyle güzellemelerim olmaz. Lakin bu iki hareketi yazmamam onlara haksızlık olurdu.
İyi uçuşlar iyi haftalar…
Yorumlar Tüm Yorumlar (50)