THY ile Hava-İş arasında imzalanacak olan Toplu İş Sözleşmesini detayları olmasa bile ana hatları ile AirportHaber farkı ile henüz sözleşme imzalanmadan okuyucularımız ile paylaştık. Önemli farklar olduğunu anlamış olmalısınız. Birazdan bir kez de ben hatırlatacağım.
Şu bir gerçek ki ben toplumsal uzlaşı için, iş barışı için görmek istediğim, olmasını istediğim maddeleri göremedim. Neydi bunlar? “Hava-Sen’den dolayı işten çıkartılanlar için bir uzlaşı kapısı açılsın, haksız yere işten atılan 211 kişi için vicdan yapılsın ve işe iadeleri sağlansın” temennim ve sendikanın da bu yöndeki talebi karşılık bulsun istemiştim.
Ama THY yöneticilerinin bu konuda “kapı duvar” dayatmalarına anlam veremedim. Yani sözün özü THY bu talepleri reddetti. Oysa olması gereken bu arkadaşları yeniden THY bünyesine katıp hak ve adaletin tesis edilmesinin önünün açılması idi.
Ne diyelim biz bu konuda elimizden geleni yaptık ve önerimizi sunduk. İsteyen değil, vermeyen utansın.
Gelelim 2016 yılında imzalanan TİS ile bugün imzalanacak olan TİS detaylarına. En önemli detay 2016 yılında THY genel müdürü Teme Kotil idi şimdi ise Bilal Ekşi. Her iki genel müdür TİS’in neresinde yer alıyor bilmek mümkün değil ama imza töreninde resim verirken görüyoruz sadece.
Yarın yapılacak törende Bilal Ekşi olur mu o da muamma ama 2016 yılında yapılan TİS ile bugün yapılacak TİS arasında önemli farklılıklar var.
Örneğin, 2016 yılında yapılan TİS’te yüzde 7+6 idi yani yıllık yüzde 13’e denk gelirken bugün doğrudan enflasyon üzerine çıkılmış bir sözleşme ile çalışanların karşısına çıkılıyor. Tabi buna geçen yıl seyyanen yapılan zamları katmıyorum bile.
Hava-İş Sendikası ve yöneticileri önemli kazanımlarla üyelerin karşısına çıkmış olacaklar. Her ne kadar bugüne kadar sarı sendika olarak adlandırılsalar bile şirket çıkarları ile çalışanların çıkarları arasında köprü vazifesi gören sendikanın tam da olması gerektiği gibi davrandığına şahit oluyoruz.
Umarım THY çalışanlarını mutlu edecek bir anlaşma imza altına alınır. Zira hem THY çalışanlarının hem de ülkemizin huzura ihtiyacı var.
Yine söylüyorum, keşke şu Hava-Sen ‘den dolayı ve FETÖ bahanesiyle işten çıkartılanlarla ilgili pozitif bir karar alınsa idi.
İstanbul Havalimanı sorunlar yumağı mı olacak?
Hiçbir şeye negatif yaklaşma yerine pozitif yaklaşmayı tercih etmekle birlikte, olup bitenleri de yazmamak olmaz.
İstanbul Havalimanı’nda hava muhalefeti yaşandığı, sis ve sağanak yağışın aynı anda olduğu bir anda yaşanan hava trafiğinden endişe duymadım desem yalan olur.
Uçaklar yakıt kritiğine giriyor, Tekirdağ üzeri uçak kaynıyor, turlamalar, turlamalar. Uçak indikten sonra minumum 20 dakika ile 50 dakikaya kadar uzayan taksi süreleri, personelin görev yerlerine ulaşmalarındaki engeller, havalimanına ulaşımdaki zorluklar. Hepsi birer zarar.
Hele ki şu ring aracının dahi sinekten yağ çıkartma durumu tam bir fırsatçılık. Neymiş efendim THY ekipleri, ekip terminaline ücretli taşınacakmış. Milyar dolarlar harcayın havalimanı yapın sonra üç kuruşa tamah edin. Vallahi aklım ermiyor.
Düşünülmesi gereken şu; İstanbul Havalimanı geleceğimizin aynası olacaksa şimdiden aynanın camını kırmayın.
Yorumlar Tüm Yorumlar (46)