Ülkeye yeni zararlar vermek için yarışır hale geldik. “Yapmayın Allah Aşkına” diyorum. Ülkenin çıkarları tüm siyasi geleceğinizden daha öncelikli olmalı. Başta Almanya olmak üzere hiçbir Avrupa ülkesini kaybetmeye değmez.
Yıllardır dünyanın en büyük turizm fuarlarından biri olan Berlin Turizm Fuarı’na gidip nabız yoklamaya çalışırım. Bu yıl en karamsar yıl olarak gördüm fuarı. Tabi Türkiye açısından. Kimi görsem “Ne olacak bu gidişat” diye soruyor.
Harbi ne olacak bu gidişatın, bu siyasi gerilimin hali. Sadece Türk Hava Yolları Almanya’nın 13 şehrine doğrudan uçuş yapıyor. Almanya en fazla turist aldığımız ülkelerden biri. Aynı zamanda en büyük ihracatı da Almanya’ya yapıyoruz.
Turizmciler düşünceli, havacılık sektörü endişeli. Kendi iç siyasetimizi Avrupa’da şekillendirmeyelim. Orada çıkartacağımız suni gerilimlerin ne turizme ne de havacılığa bir faydası olur.
Almanya’yı kaybetmeyelim. Almanya hem kendi vatandaşlarımzın yoğun bulunduğu bir ülke hem de Almanların ülkemizi ziyaret ettiği vazgeçilmez bir pazar.
Rusya ile barışmanın verdiği gaz ile Avrupa’ya sırt çevirmemek gerekir. Her daim Avrupalı turiste ihtiyacımız var.
Gördüğüm kadarı ile bütün havayolu şirketleri Rusya için yarışıyor. Böylelikle Avrupa pazarı ve özellikle de Almanya boş bırakılıyor. Rusya sezonluk, Avrupa ise tüm yıl olarak düşünülmeli. Havacılık sezonluk düşünülmemeli. Dolayısıyla siyasi egoları bir tarafa bırakıp ekonomik gündem ile meşgul olmak gerekir.,
Siyasilerin yıktığını sektörün tamir etme mecburiyeti hasıl edilmemeli. Bir havayolu şirketinin yetkilisi ile bu konuları konuşurken tam da düşündüğüm gibi sözler ediyor; “Siyasilerin kavgasını biz tamir ediyoruz” derken işlerinin zor olduğunu anlatmaya çalışıyor.
Değişik bilgiler alıyorum. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü Alman havayolu şirketlerinin uçmak istediği bazı hatları iptal ediyor. Sebebi sorulduğunda cevap verilmiyor.
Uçuş istenen bazı havalimanlarına da izin verilmiyor. Örneğin Germania Havayolları’na Ordu-Giresun Havalimanı için izin verilmedi. Hangi neden ile olursa olsun izin verilmeme mazeretini anlayamıyorum. Devletimiz o havalimanlarını neden yapıyor. Bölge kalkınsın, insanların ulaşımı kolaylaşsın, turizm gelişsin diye. O halde neden izin vermiyoruz. Doğrudan milliyetçilik hamaseti yapmaya gerek yok. Kimse benim kadar milliyetçi olmasın. Ama gerçeklerden de kaçamayız. Milliyetçilik ülkeyi düşünmekle olur. Kösteklemekle değil.
Aklı selim davranmak zorundayız. Türk Hava Yolları'nı, Onur Air’i, AtlasGlobal’i, Pegasus’u, Corendon’u düşünmek zorundayız.
Yukarıda da belirttiğim gibi sadece THY Almanya’nın 13 şehrine uçuş yapıyor. Diğer şirketlerimizi de düşündüğümüzde önemli bir döviz girdisi sağlanıyor. Bunları görmemezlikten gelemeyiz. Tabi bunların yanında otellerimiz, havalimanlarımız da bu yolculardan para kazanıyor. Ekonomi bir bütün olarak düşünülmeli. Aksi taktirde zarar hanemize daha çok eksi yazarız.
Havacılığımızın 2016 yılında yaşadığı yıkımın bir nebze 2017 yılında telafi edilmesi beklenirken, kendi ayağımıza kurşun sıkacak eylemlerden uzak durmalıyız.
Sonuç olarak duygularımızla değil mantığımızla hareket etme zorunluluğumuz var.
Yorumlar Tüm Yorumlar (43)