Değerli Airporthaber okurları; bu hafta iki değişik konuya değineceğim. Birisi THY Teknik A.Ş çalışanlarına yönelik yapılan son iyileştirme müjdesi diğeri ise İstanbul Yeni Havalimanı inşaatına dair gözlemlerim olacak.
Şunu açık yüreklilikle söylemek isterim ki, geçen hafta Türk Hava Yolları Teknik A.Ş çalışanları için verilen müjdeyi büyük bir mutlulukla karşıladım. Hele hele bu mutlu haberleri Airporthaber aracılığı ile sizlere duyurmak bizleri ziyadesi ile keyiflendiriyor.
Ne demişti İlker Aycı "Ben çalışanlara dokunacağım".
Açalım bu deyimi.
Ne demek istiyor İlker Aycı: "Çalışanların ne hissettiğini hissederek karar alacağım" demek istiyor. Kısacası empati yapıyor. Teknik AŞ çalışanlarını, THY çalışanlarının karşısında boynu bükük bırakmayacağına adım kadar emindim. Yüreğini biliyorum, Karadenizliliğini bliyorum. Öfkesi olsa da Karadeniz'in sert dalgaları gibi kıyıları dövse de bir buğday tanesi kadar toprak almaz. Kısacası o çalışma arkadaşlarına kıyamaz. Kapıcısından şoförüne, memurundan müdürüne kadar herkesin hakkını vermek için ne gerekiyorsa yapar.
THY Tekniğin de beklediği bu idi. THY çalışanlarına verilen primi onlar da hakettiklerini düşünüyorlardı ve bunda da haklıydılar. Zira şurada topu topuna ne kadar oldu ki ayrılmaları. Dün iç içe çalıştıkları arkadaşları yanında eşit görülmek istiyorlardı ve öyle de oldu.
İlker Aycı, büyük başkan olduğunu ve olacağını gösterdi.
Bırakın prim konusunu CED bilet de yanında büyük sürpriz oldu.
THY Teknik çalışanlarının yıllardır istediğini İlker Aycı vermiş oldu.
İş barışı herşeyden daha önemli. Bu enerji ile hem THY'de hem de Teknik A.Ş personelinin çalışma şevki daha da artacaktır.
Şimdi görev çalışanlara düşüyor. Yönetim istenileni verdiğine göre çalışanlar da bunun karşılığını vermeli.
THY daha güzel günlere gideceğine eminim artık.
Üçüncü havalimanı yüreğimi hoplattı.
Temel atma tarihi olan 7 Haziran 2014 tarihinden itibaren çokça yanından geçmeme, uzaktan gözlem yapmama rağmen inşaatın içine girip o heyecanı, o çalışmayı hissedememiştim.
Dün Cumhuriyet tarihinin en iyi Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile birlikte 3. havalimanı inşaatında idik.
O ne muhteşem çalışma, o ne hız . Açıkçası nutkum tutuldu, aklım gitti.
Dünyanın en büyük inşaat alanı.
İddia ediyorum projesini çiz deseler seneler sürer.
Dünyada en çok çalışanın karıncalar olduğunu bilirdik ve "Karınca gibi çalışkan" tabirini kullanırdık.
Ama karıncaların belli yolu var. Kamyonların nasıl çalıştığını, kimin nereye gittiğini anlamak mümkün değil. Açıkçası planlamak bile başlı başına bir maharet. Karıncaların papucu dama atıldı dersem şaşmayın.
O vinçler, iç içe girmiş örümcek ağı gibi.
O dağlar, o toprak nereye sığacak? Biz inşaatın içinde gezerken kaybolmamak için rehber kullandık.
Üçüncü havalimanı muhteşem olacak. Tabi bittiğinde. Şimdiden çok heyecan verici.
Hep dile getirilir. Dünyanın en büyük havalimanı unvanını alacak olan bu havalimanı kıskanılmaya değer olduğunu şimdiden gösteriyor.
Havacılıkta 2003-2010 yılları arasında yaşadığımız heyecanı sanırım 2018 yılından itibaren Binali Yıldırım önderliğinde yeniden yaşayacağız.
Atatürk Havalimanı içimizdeki havacılık ateşini hiç sönmeyecek şekilde yakan bir havalimanı olarak, anılarımızı, sırlarımızı saklayan bir havacılık yuvası olarak hiç unutmayacağımız bir havacılık mabedi olarak kalmalı.
Haftaya görüşmek üzere.
Yorumlar Tüm Yorumlar (35)