SAĞLIKLAR DİLİYORUM. Türk Hava Yolları eski Genel Müdürü Temel Kotil’e ’e yapılan Corona testinin Pozitif çıktığını üzülerek öğrendim. Kendisine acil şifalar diliyorum. Bu nedenle aşağıdaki yazıda bazı değişiklikler yapıp eski Genel Müdürümüzün ismini metinden çıkarttım. Tekrar sağlık dileklerimi sunuyorum.
AYCI İYİ İNSAN: THY’ DEKİ 5000 FAZLA ÇALIŞANI NASIL ERİTECEK? İYİ OLMAK YETERLİ Mİ? Evet; THY’ de personel fazlalığı varsa “ geçen dönemin devamıyım” diyen Aycı’nın ve kendisinden önce tepe yönetimde bulunan Topçu ve diğer tepedeki ağabeylerinin eseridir. Şayet varsa, bu fazlalığı eritmek için iyi adam olmak yeterli değil. Nedeni basit “ hepsi bizim çocuklar “
Bugün konumuz işten çıkartma yasağı sonlanınca istihdamla ilgili yapılacak işlemler. Şayet işten çıkartılacak personel varsa bunların nasıl seçileceği. Ücretsiz izne ayrılmış olanların tümünün başka bir deyişle işverenin ücret güncelleme teklifine hayır diyenlerin şirketten uzaklaştıracağınızı biliyoruz ama eğer tümü sanal medya haberlerinde yer aldığı kadar ise bundan edinilecek tasarruf devede kulak. Peki; şimdi nasıl belirleyecekler kimlerin işten çıkartılacağını? Geçmişte, hepsini biz aldık işe ve hepsi bizden.” türü bir şeyler söylemiştim bir yazımda. Bayağı tepki almıştım. Ve de anlamıştım ki telefon numaramı yorum cevapları arasında vermem çok yanlışmış. Evet, doğruyu söylemek gerekliyse Sn. Topçu ve dönemin Genel Müdürünün bu konuda Sn. Aycı’n lehine yaptığı bir şeyler de var. Haklarını yememek gerek. Ne ki o diye soracak olursanız, Kadroları o zamanlarda fazlası ile şişirmiş olmaları. İlker Beye fazla iş bırakmadılar. Bu konuda Aycı’da pirüpak değil. Küçümsenmeyecek katkısı olmuştur tabii ki.
Şimdi derin bir düşünce aldı iyi kalpli Bay Aycı’yı. “ Bu Çetini atsak falandan, Metini göndersek filandan torpilli. Erdemin desen arkası halen sağlam. Mesut’un torpili halen hayata mı? Değilse Mesut’ u da kayda alın. Partiden ayrılan siyasilerden torpilli olanları liste başı yapın, gitsinler ağabeyleri gibi. Halit’in torpili o senelerde MKYK’ da idi. Gözden düştü ve unutuldu ise yazın onu da listeye. Topçu ve o dönemdeki tepe yöneticilerden torpilli olanların hemen çizin üstlerini. Aman benimkilere şimdilik dokunmayın.” Vb.
Farkındayım konuyu karikatürize ettik ama maalesef ki görünüm bu. Tabii ki isteyen eğer bu durum yaşanacaksa seçimin performansa göre yapılacağını da düşünebilirler. Ne yapsın Aycı. İşi zor. Bu listeyi onaylamak için mangal gibi yürek ister. Bunu hazırlamak, yayınlamak 211’lerin listesini hazırlamaya benzemez. Onu çıkar, yerine başka birini yaz. Bu çalışmada bunu diyemezler.
YA SİZ İLKER AYCININ YERİNDE OLSAYDINIZ? Ne yapardınız? Tüm dünya havayolları benzeri durumda. THY’ de fazla istihdam olduğu belli ve açık seçik görülüyor. İstihdam fazla değil dense bile hizmetin mevcuttan az personelle yürütülmesinin, istihdamdan tasarruf sağlanmasının şart olduğu bir dönemdeyiz. Ve de durumun bir süre böyle devam edeceği açık. Siz İlker beyin yaptığı sıralamaya bakmayın. Hani bizim sıralamamız “ Müşteri, çalışanlar ve en arka şirket “ şeklinde demişlerdi. Hani eskilerin bir sözü var. “ Laf ola beri gele” Krizin başında, hiçbir şey belli değilken moralleri yüksek tutmak için öylesine ifade edilmiş bir söz. Uygulamada hayat bulması mümkün olmayan bir sıralama. Belki de İlker Bey Türk Hava Yollarını babasından kalma kendi şirketleri olduğunu düşündü bir an için. Hakikate bakarsak İlker Beyi değerlendirirken üstleri çalışanların memnuniyetinden önce şirketin durumuna bakacaklardır. Evet; bu münazaraları bir tarafa bırakarak düşünün. Siz İlker Aycı Beyin yerinde olsaydınız ne yapardınız?
Şirkette fazla personel mevcut. Veya bazılarının savunduğu gibi fazlalık yok. Ancak; yolcu sayısı düşmüş, seferler azalmış. Doluluk oranı eskisi gibi değil. Filonun hatırı sayılır bir kısmı yerde yatacak. Uçakların nispeten daha yaşlı olanlarını elden çıkartalım desen alıcı yok. Malum yerde yatan uçağın gideri de hayli fazla. Bunlar yetmezmiş gibi insanlar yolculuğa çıkmaktan da korkar olmuş. Uzmanların bir kısmı Sivil Havacılık kendisini ancak 2023 yılında toplar diyor, diğer bir kısmı ise toparlanmak için beş senenin gerekli olduğunu söylüyor. İster devlet şirketi olsun,
İster özel sektör şirketi, hangi statüde olursa olsun hiçbir şirket bu durumda ihtiyaç fazlası olan personeline ödeme yapıp zararını bir üst boyuta taşımaz. Kaldı ki THY halka açık bir şirket. Evet; siz olsanız Aycı Beyin yerinde ne yapardınız? Bu kez ne yapması gerekiyorsa onu yapacak ve de galiba yapmaya mecbur. Allah kolaylık versin. Bu konumun ilk adımlarının İlker Beyin YK Başkanlığından önce atıldığı malum. İlker Bey bu duruma ne kadar tuz biber ekti, ona ayrıca bakmak gerek. Katkısının olduğu da mutlak.
Hatırlıyorum da Topçu döneminde önce uçak siparişi verilip, daha sonra bu uçakları uçuracak pilot arandığı bir dönem yaşadı Yabancı pilotlar bir takım küçümsenmeyecek imtiyazlar ile o zaman üşüşmüştü THY’ nin başına. Eh büyük başın derdi de büyük olurmuş.
THY. Büyüme çok hızlı ve hesapsız mı yapıldı? Evet, öyle denmişti o zamanlar Öyle olduğu görünüyordu
O dönemlerde şirketten insanlar çıkartılınca bazı kendini bilmez çalışanların siyasi mülahazalarla alkış tuttuğunu hatırlıyorum. En hafifletilmiş, terbiye kaidelerini aşmayan deyimle “ Hepsi oturuyor, çalışmıyorlar yönetim atmayıp da ne yapsın” diyorlardı. Bu söylediğimin doğruluğunu görmek için o dönemlerin arşiv yazılarına girip yorumları okumanız yeterli. Çok çok ağır ifadelere rastlayacaksınız yorumlar arasında. İĞNEYİ KENDİNE ÇUVALDIZI BAŞKASINA BATIR derler ya. Herhalde şimdi iğnenin ne kadar acıttığını hissetmiştir o zekâlar.
Kimsenin işinden olması insan yüreği ve insan beyni taşıyan kimseye zevk vermez. Şu anda THY çalışanları kadar üzülüyoruz mevcut duruma. Keşke imkân olsa da bir çözüm bulunsa. Bu sizler kadar bizi de sevindirecektir. Zor da olsa bunu temenni etmek insanlık gereği.
ANLAŞILAN TÜRK HAVA YOLLARINA KALİFİYE ELEMAN GEREKLİ DEĞİL? Tüm dünya ülkeleri gibi bizde bir kriz yaşıyor. Ekonomik durumu için yöneticiler iyiye gidiyor diyor ama çarşı pazarda bunu hissetmek mümkün değil. Dünyanın birçok ülkesinin baş ağrısı olan işsizlik ülkemizde de yaşanıyor ve omuzlardaki yükü daha da ağırlaştırıyor. Ama bu aralar işçi çıkarmak yasak Türkiye’mizde
Tüm dünya havayolları gibi, Türk Hava Yolları da zor durumda. Her ne kadar kapsam içi çalışanların maaşlarından belirli oranlarda düşüş sağlamak için Sendika ile görüşme yaptılarsa da, sonuç alınamadı. Ne olacağını kimse bilmiyor. Veya bize öyle geliyor. İşveren şimdilik sendikasız çalışanların maaşlarını ve sosyal haklarını güncelleme ( düşürme ) yolunu seçti. Ve kararını bir duyuru ile çalışanlarına duyurdu. Ya kabul edersiniz ya da kulağınızdan tutup atarız demedi. Yönetim iyi niyetinin bir göstergesi olarak kapsam dışı çalışanın bu öneriyi kabul edip etmeme haklarının mevcut olduğunu da ifade etti. Sonrada önerinin kabul edilmemesi halinde kanunun ilgili maddesinin İşverene tek taraflı fesih hakkı verdiğini kibarca hatırlattı. Benim gibi bazı bozguncular buna tehdit diyor. Kabul edenler, etmeyenler ayrıldı. Kabul etmeyenler işten atılmadılar. Ancak ücretsiz izne çıkartıldılar. Her ne ise, aslına bakarsanız personel işçi çıkartma yasağı bitince ne olacağını biliyor
Şirkette kimler kapsam dışı. Tam olarak bilemiyorum ama Kanunen kapsam dışı kalması iktiza eden, sendikanın ilan edeceği greve katılmayacak olan personele ilaveten Müdür ünvanlı yöneticiler, Mühendisler belki de uzmanlar. Toplamda kaç kişiler onu da bilmiyorum. Bir aralar bu şirkette 650-700 civarında Müdür olduğu konu ediliyordu. Acaba; ülkede Pandemi devam ederken ve de işsizlikteki artış eğilimi bile takip edilemezken, tepe yöneticiler bu ortamda şirketten ayrılma kararını kimlerin verebileceğini hiç düşündüler mi?
Şirkette zaman ve çalışma ile elde ettikleri aşamaları, başarıları ile süslemeyi bilen ve de ve uzman olarak ön plana çıkan, kendisini kuruma kabul ettirmiş ve de en önemlisi yalnız sektörde değil tüm iş dünyasında meslek itibarı ile de aranılır olan çalışanların şirketten ayrılma kararını kolaylaştırmış olabilirler mi?
Bu şirkette yönetici ( Mühendis ve uzman ) olmayan kapsam dışı personelin en çok Bilişim Teknolojisi ünitesinde mevcut olduğu söyleniyor. 2019 yılında çok sinsice ( bu bir çalışanınızın ifadesidir ) yapılan bir planlama ile (performans yönetimi ) birçok BT personelinin kapsam dışına çıkarıldığı hatırlarda. Sizce bu bir şeylerin hazırlığı mıydı? O dönemde, bu ünitede çalışanlar yönetime güvenip (? Mecburen ) sendikadan istifa etmişlerdi. Sendikalı olarak çalışma hakkı sadece şirkete yeni giren tecrübesiz personele tanınmıştı.
Bu uygulama ile Bilişim Teknolojisi ünitesinde görev yapanların yarısı belki de yarıdan fazlası kapsam dışı statüye taşınmıştı. Son günlerde yayınlanan ücret güncelleme duyurusunu takiben bu çalışanların bir kısmı istifa etmek zorunda kaldı Özetle konusu ile ilgili tecrübeye sahip, nispeten yüksek maaş alan ve de meslek itibarı ile piyasada
Aranır olup iş bulamama korkusu olmayan çalışanlar işten ayrılıyor. Bir kısmının yeni işlerine başladıkları da belirtiliyor. Geride kalanlar tecrübesiz sendika üyesi olan personel. Onların da gelecek vadedenleri Şirket yönetimi ile sendikanın bu ortamda büyük bir düşüncesizlikle ortaya koydukları çekişme oyununda şirketten kopacaklarına mutlak gözü ile bakılıyor.
Yorumlar Tüm Yorumlar (122)