Dünyaya gözümüzü açtığımız anda yolculuk başlar, yolcu oluruz. Kimine göre bu yolculuk kısa kimine göre de uzun sürer. Ancak kaliteli bir yolculuğa yüzde kaçımız katılabiliyor? Bunu hesap eden pek yok gibi…
Yolcu deyince elbette yaşamdan tutun, iş hayatına ya da ufak bir uçak yolcuğuna bile değinebiliriz. Bu hafta azıcık ondan azıcık bundan değinmeye çalışacağım.
Herkes hayatta elbette mutlu ve huzurlu olmak ister. Hayatta karşılaştığımız sıkıntıların yanında işlerimizin kolayca çözülmesini bekleriz.
Türk Hava Yolları Genel Müdürü Sayın Bilal Ekşi’nin de THY yolcuları için yeni yeni adımlar attığını görüyoruz. Ama yeterli mi bilemiyorum…
En son olarak yolculardan birinin iletişim bilgileri sebebiyle mağdur olduğunu ve bu mağduriyetin yolcunun yanlış telefon numarası ibraz etmesinden kaynaklandığını sosyal medya aracılığı ile duyurdu.
Peki bu işe ne dersiniz?
X yolcu bir bilet alıyor. Hem de yeni tavan ücret uygulamasıyla 2500 TL ‘ye … Bir bakıyor uçakta 160 dakika civarı gecikme var. Havalimanından bir başka şirkete ait uçuşunu kaçıracağını anlayınca iptal ya da değişiklik işlemi yapmak istiyor. Ancak sistemde bilet üzerinde bir gecikme gözükmediği için ne internet üzerinden ne de call center üzerinden işlemini gerçekleştiremiyor.
Call center en sonunda işlemin çözümü için adres olarak havalimanını gösteriyor. O sırada yolcu bir bakıyor ki 2500 TL ye aldığı bilet düşmüş 1650 TL ‘ye… Ardından havalimanından yolcu işlemini gerçekleştirerek, tarihi değiştiriyor.
Arkadaş, yolcu neden hep sorunları çözmek için uğraşsın. Havalimanına neden gitsin? Neden taksi parası ya da otopark ücreti versin? Gecikmenin yaşandığı neden bilete otomatik olarak yansıtılmıyor? Bir de bilet değişikliklerinde koltuk ücret farkı alınıyorken, ücret düştüğünde neden iade yapılmaz? Hak mı? Adil mi? Biraz elinizi vicdanınıza koyun da öyle düşünün.
Buyurun burada sağ altta tarih ve saat bilgisi ile inceleyin…
Eleştiri yapmak için yazmıyorum bunları ama bu işlerin çoktan düzeltilmesi gerekirdi. Biraz empati yapın… İşlemler için bilgisayarda uğraş, ardından call center’a ulaşmak için bekle, derdini anlat, çözümlenemesin… Diğer uçuşu için ceza ödesin, yeni bilet alsın, havalimanına gitsin, işlerini iptal etsin… Ne hissedersiniz? Empati=Sempati!
Eğer havacılık adına bir şirket yönetiliyorsa, ana gelir kaynağı bu kadar uğraştırılmamalı diye düşünüyorum. Lütfen şu yanılgıya düşmeyin! Yolcu olduğu için siz bu makamlarda ve hatlardasınız. Yoksa kimsenin kara kaşına kara gözüne yolcu gelmez ve sizler de oralarda olmazdınız.
GELELİM SİNOP’A…
Pazar günü Sinop-İstanbul uçuşu için Sinop Havalimanı’ndaydım. İçeride korkunç bir sıcak ve nem… Yolcular ellerine geçirdiklerini yelpaze yapıyor. Neden klimalar çalışmıyor diye biraz soruşturdum. Ardında Airport Haber ‘de haberini yaptık. Yaklaşık bir aydır klima arızası varmış. Yazın tam ortasında!
Sonra editör arkadaşlarımızdan biri gelen bir yorumu bana iletti. Bu yorumu buradan paylaşmayı daha uygun gördüm. Aynen şu ifadeler;
"Seni Gidi Köylü Kurnazı"
Havalimanı girişindeki nizamiyede bir tane klimanın kartı sıkıntılıydı. Gereken tez zamanda yapıldı. Hatta orada çalışanlar sıkıntı çekmesinler diye hemen vantilatör aldık. Bu haberden kim nemalanıyorsa Allah onun belasını versin.”
Allah öncelikle seni ve seni oraya koyanın belasını versin! Bire cahil, akıllanmaz, arlanmaz, beyinsiz, cühela! İnsanlar orada kan ter içerisinde çalışırken aklın nerede? Varsa yoksa koltuk sevdasıyla savunmanı yap. Klima yerine vantilatör mü koydun? Aklınla bin yaşa, paşa! Salon ne alemde? Neden yolcu salonlarından bahsetmiyorsun? Yolcular ve çalışanlar check-in de boarding öncesinde ne yapıyor? İşini düzgün yapan, kabiliyetli ve akıllı insanlara o kadar ihtiyacımız var ki…
Ben senin az buçuk kim olduğunu tahmin ediyorum da… Yöneticilerine de yanıltıcı bilgiler vermekten vazgeç. Herkesin bir güven notu vardır. Ve emin ol benim notum senden çok daha yüksek! Öyle koltuğa geçip beni izleyeceğine biraz işini yap!
Son olarak; geçen hafta uyardığım densizler görevlerini icra etmeye devam ediyor. Ekime kadar biraz yoğunum. Ondan sonra tarlada dikime başlarım…
Gün sizin güneş sizin…
Emniyetli uçuşlarınız olsun…
Serdar BAŞAĞAOĞLU
Yorumlar