Güven korku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma duygusudur. Güven bir kere kırıldı mı bir daha yeri doldurulmaz.
Annemize, babamıza, kardeşimize, eşimize veya çocuklarımıza hiç kuşkusuz sonsuz güven besleriz. Hatalarını veya yalanları görmezden gelerek bir daha yapılmamasını bekleriz. Aynı şekilde davranışsal açıdan iş yerindeki üst yöneticiler içinde güven duygusu çok önemlidir. Arkasını dönüp gidebileceği çalışanlar ister. Keza çalışanlar da şirketine güvenerek hareket eder. Yalanlar, dolanlar, rüşvetler, adam kayırmalar, baskılar, mobingler…
Ama gel gelelim artık güven tamamen kaybolmak üzere….
İGA personeli dertli,
TGS personeli dertli,
Hava Trafik Kontrolörleri dertli,
Air Clinic personeli dertli,
THY personeli dertli,
Güvenlikler dertli,
Pilotlar dertli,
Şu yaşam şartlarında artık hayatlarına devam edemiyorlar. İnsan bir kere hayata geliyor ve insan gibi yaşamak istiyor. Adeta yeni nesil kölelik sistemi. Yapmayın Allah aşkına. Empati yaparak hareket edin artık. Bu yaşam koşullarında hayatlarını nasıl idame ettirsinler!
NETWORK
Türk Hava Yolları, geçtiğimiz hafta çok iyi bir kar açıkladı. Haliyle hepimiz sevindik. Hissedarların da içinde gelecek sene için kar payı alabilme ümidi oluştu. Gel gelelim şirket kar açıkladığı gün bile dünyanın zararını etti. Neden? Yine bir yerde eksiklik olduğu için.
Dünyanın önde gelen, Avrupa’nın ise bir numaralı havayolunda saatlerce operasyon duruyor. Neymiş NETWORK arızası. İyi. Tamam olabilir diyelim. Taş çatlasın 5-10 dakika içerisinde bu durum çözülmeliydi. Daha önce de yazdığım gibi bu işin farklı senaryoları da var. Deprem olur, yangın çıkar… Başka bir şehirde her türlü yedeğin sağlanması gerekir. Bir sorun oluştuğunda da anında bu şehirden bütün sistemler çalıştırılır, operasyon yürütülür.
Yolcularınız bu saatten sonra size nasıl güvenir? Binlerce kişi mağdur oldu. Şirkete dünyanın zararı yazdı. Bunun hesabını şimdi kim verecek?
Hoş tek sorun NETWORK sorunu mu? Sistemsel o kadar çok hatayla karşılaşıyorum ki. Bilet alırken, değişiklik yaparken, ek hizmetler vs. Bu yazıyı yazarken bile gelen mesaja bakın. Bu mesajın 1 saat önce gelmesi gerekirken, yolcular uçağa geçince geldi. Şaka mı bu?
İNSAF
Hava Trafik Kontrolörlerinin haklı eylemi devam ediyor. İnsiyatif almadan çalışma faaliyetleri yavaş yavaş birilerinin dikkatini çekmiş olacak ki geçtiğimiz günlerde bakanlık düzeyinde DHMI, THY ve İGA’nın üst düzey yöneticilerinin katılımı ile bir toplantı gerçekleştirildi. Ama sanıyorum konunun çözümü için yine umut aşılanıp, ileri bir tarih işaret edilmiştir. Her zaman olduğu gibi…
Basit bir mantık yürütülemiyor. Varsa yoksa kendi dediklerine getirmek maksat. Arkadaş Avrupa’da orda burda hava trafik kontrolörü maaşı ile pilot maaşı denk. Sizin kasanızdan da bir şey çıkmıyor. EUROCONTROL, maaşlarından, emeklilik primlerine, kullandıkları servislerden, eğitimlerine varıncaya kadar her şeyi zaten karşılıyor. Neden hala aksiyon almıyorsunuz? Gareziniz kime ?
Bu konu hakkında Türk Hava Yolları’na da şaşıyorum. DHMI genel müdürü Sayın Hüseyin Keskin de aynı zamanda Türk Hava Yolları’nda. İnsiyatif alınmadan çalışılan 27 Ekim günü THY’nin zararının 5 milyon dolar civarında olduğu söyleniyor. Tek bir gün! Matematiği sevenleriniz çok. Hesap edin bakalım kaç gün oldu! Hesap edin bakalım bu iş her gün olursa ne olur!
Milletin canıyla da oynamayın!
Gerek Sabiha Gökçen’de ve gerekse İGA’da Hava Trafik Kontrolörleri üzerinde büyük bir baskı kurulmaya çalışıyor. Haaa bu baskılar sonucunda da personel görevlerini teker teker bırakıyor. İnsan herkesi kendi gibi görürmüş ya, baskılara maruz kalanlar, baskılarla birşeyleri düzene sokacağını sanıyor. Yazık size!
Sırf birileri memnun olsun diye pist seçiminden, slot kurallarına kadar kurallara aykırı davranılması, ATC’lere dayatılmaya çalışılıyor. Karşı çıkan ekip şefleri baskıya ve psikolojik şiddete maruz kalıyor.
İstanbul Havalimanı’nda durumlar farklı mı? Tabiki hayır. THY OCC hangi hakla tek pistte maksimum 35 olması gereken kapasiteyi 38’e çıkarttırıyor. HANGİ HAKLA? Açın bakın 2 Kasım gününe! Yahu siz aklınızı peynir ekmekle mi yediniz? Yarın bir gün Allah korusun bir kaza olsa bunun hesabını nasıl verirsiniz? NASIL!
Birçok olay daha var da sizleri boğmak istemiyorum. Sözün özü şu; baskılara boyun eğmeyecekler. Geciktiğiniz her gün herkese zarar. Yarın geç kalmadan bugünden harekete geçmeniz dileğiyle.
Serdar BAŞAĞAOĞLU
[email protected]
Yorumlar Tüm Yorumlar (105)