16 Eylül 2024, Pazartesi
Bilal YILDIZ
Bilal YILDIZ [email protected]

HAVAYOLU YOLCUSUNUN HAKLARINI BİLMESİ ÇOK ÖNEMLİ- 5

Bilet Kontrol (Check-in) ve Uçağa Biniş (Boarding) Prosedürü:

Geçen haftaki yazımızda, “uçağa zamanında müracaat etme konusu ayrıca detaylı olarak açıklanması gereken bir konu. Yani başka bir yazı konusu” demiştik. Bu haftaki yazımızda bu konuyu irdeleyeceğiz.

Önce başlıktaki teknik kavramları açıklayalım. İngilizce tabiriyle check-in uçağa binmek için havalimanındaki bankoya başvurarak veya on-line kanallardan faydalanarak, uçaktan koltuk tahsis etme, yolcu ve bagaj bilgilerini sisteme yükleme işlemidir. Boarding ise bilgileri sisteme işlenip onaylanmış yolcunun, kimlik bilgileri kontrol edilerek uçağa biniş işlemlerinin gerçekleştirilmesidir.

Bu işlemlerin mutlaka  belirlenmiş  sürelerde yapılıp tamamlanmış olması gerekiyor. Eğer bu sürelere riayet etmezseniz, “geç müracaat” gerekçesiyle kesin rezervasyonlu bir bilete sahip olmanıza rağmen, uçağa kabul edilmeyebilirsiniz.

Bu süreleri ve kuralları, ilgili Havayolu şirketinin web sitesinde, bilet açıklamalarında ve havalimanındaki kontuarlarda, bulabilirsiniz. Uluslararası kurala göre, chek-in işleminin iç hat uçuşlarında, 45 dakika, dış hat uçuşlarında ise 1 saat önce bitirilmiş olması gerekiyor. Bu süreleri geçirirseniz geç müracaat işlemine tabi tutulabilirsiniz.

Bu nedenle dış hat uçuşlar için; tarifeli uçuş saatinden iki (2) saat önce havaalanında bulunmanız tavsiye edilir. İç hat uçuşları için bu süre en geç bir (1) saattir. Bu tavsiyedeki 1 ve 2 saatin, korona döneminde yeterli gelmediğini de gördük. İstanbul Havalimanı’nın şehre uzaklığı ve fiziki ortamının büyüklüğü nedeniyle bu sürelerin artırıldığını da gördük yaşadık.

Ama dediğim gibi bu bir kural değil, tavsiye.  Bu nedenle, “Lütfen uçuşunuzun kalkış saatinden en geç 2 saat önce havaalanında olunuz.” ibaresi, yaşanan ihtilaflarda, hukuken geçerliliği olan (zorunlu) bir kural  olarak kabul edilmiyor.

Ancak, bu tavsiyenin özellikle büyük havalimanlarında (İstanbul ve Sabiha Gökçen) esaslı bir gerekçesi var. Çünkü bu havalimanlarından gerçekleştirilecek uçuşlarda, rezervasyonlu bilete sahip olan yolcular, aşırı yoğunluk nedeniyle bazen bir saate varan sürelerde kuyrukta bekletildikten sonra, “60 dakika” ve “45 dakika” kuralları ileri sürülerek, uçuşa kabul edilmeyip yeni bilet almaya zorlanabiliyorlar.

Sadece check-in Bankosu kuyruğu değil, havalimanına giriş kapıları dahil, uzun kuyruklarda dakikalarca beklemek zorunda kalan yolcu nihayet bankoya ulaştığında, kendisine 45 dakika kuralını hatırlatan ve “kusura bakmayın, uçuşumuz kapandı” diyen bir memur tarafından refüze edilebiliyor.

Burada yanlış olan elbette “45 dakika kuralı” değildir. Kaldı ki; Uçağın kapı kapama saatini gösteren “20 dakika kuralı” ile birlikte düşünüldüğünde, bir çok havayolu şirketinin yolcuyu mağdur etmemek için bu kuralı esnettiği de özellikle sık uçanların iyi bildiği bir uygulamadır. (Bu kapsamda, ensesi kalınlar için uçak bekletilen durumları örnek göstermeye gerek yok zaten.)

Burada eleştiri konusu olan husus, havayolu şirketinin kendi iş yapma süreçlerindeki zaafiyetini, yolcuya, “bu senin kusurundur“diyerek yansıtması ve yolcuyu maddi, manevi mağdur etmesidir.

Böyle bir talihsiz tecrübe yaşayan bilinçsiz yolcu, bir iki sinirli tepkiden sonra yapılan haksızlığı sineye çekmekte, bilinçli yolcu ize soluğu Tüketici Hakem Heyetinde ya da Tüketici Mahkemesinde almaktadır.

Bilinçli demişken, böyle bir durumda kalmamak için yolcu ne yapmalı? Sorusunu da cevaplayalım. Bazılarının hemen “on-line check-in” dediklerini duyar gibi oluyorum. Ben de onlara, “burası Türkiye” diyorum. Sonra da “aslında on-line check-in de çare değildir.” Diyorum. Çünkü, yolcu uçuş öncesinde online check-in yapmış olsa bile bagajlarını bankoya teslim etmek zorunda olduğu için o meşhur kuyruğa yine girmek zorunda kalabiliyor.

Tam bu noktada geliştirilen iş yapma süreçleriyle, on-line check-in yapan yolculara bagaj kontrolü için ayrı bankolar tahsis edildiğini görmeye başladık. Elbette bu noktada havayolu şirketlerini gayretlerini de takdir etmemiz gerekiyor.

Ancak bu süreç iyileştirmeleri, bankoda chek-in yapan yolcu için hala tam bir çözüm getirmiyor. Bu nedenle, bankoda check-in yapmayı tercih eden/etmek zorunda kalan yolcu açısından, havaalanına gelme ya da kuyruğa girme saati önemli değildir diyoruz. Önemli olan check-in bankosuna müracaat zamanıdır.

Bu nedenle yolcu, kuyruğa girdiğinde 45 dakika kuralına göre bankoya ulaşamayacağına kanaat getirdiği anda, kendisine tavsiyem, hemen izin isteyip sıranın önüne geçmeli ya da görevliye uçağı kaçıracağını ifade ederek, check-in işleminin ivedilikle ve öncelikle yapılmasını taleb etmelidir. Bunu yaptığı anda müracaatını gerçekleştirmiş olur ve “geç müracaat” gerekçesiyle uçuşu reddedilemez.

Buna ragmen, uçuşa kabul edilmezse, hukuk yolu açık. Kusurlu hava yolu şirketi duruma göre; bilet, yeme içme, konaklama, kara ulaşımı ve otopark masraflarının yanı sıra iç hatlarda yolcu başına 100 EUR, dış hatlarda yolcu başına 400 EUR ödemeyi göze almış demektir.

HAVAYOLU YOLCUSUNUN HAKLARINI BİLMESİ ÇOK ÖNEMLİ- 5

Yorumlar

100 EUR ~ 2 gün önce
Ben böyle bir tazminat hakkımız olduğunu bilmiyordum

Yanıtla

Kalan karakter 1000
tebrik ederim ~ 3 gün önce
Detaylı ve sade açıklamalarla çok faydalı bir bilgilendirme yazısı olmuş.

Yanıtla

Kalan karakter 1000

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000