Bu ay THY Yönetim Kurulu Başkanının iki Genel Müdürün bir açıklamasını okudum Air Port Haber’ de. Aynı konuşmaları başka sitelerden de kontrol ettim. Hani habere dönüştürürken bir şeyleri atlamış olmayalım diye. Bunlar yetmezmiş gibi Fortune’ de 5 sayfalık bir söyleşisini okudum YK Başkanının. Açıklamalarda Türk Hava Yollarının 2018 yılı başarıları vurgulanıyor ve 2018 yılının büyük rekorlarla kapatıldığı ifade ediliyordu. Ve de Sn Aycı dünyanın en büyük havalimanına taşınılacağını söylüyordu. Başka bir konuşmada bu taşınmayı Türk Hava Yollarının en büyük meydan okuması olarak lanse etmişlerdi, her ne demekse.
Aslında açıklamalarda THY açısından önemli olan her şey vurgulanıyordu. Sn. Yönetim Kurulu Başkanının beyanatlarında sunduğu bu leziz çorbada tuzu bulunan kurum çalışanlarıyla ilgili olan konu dışında.
Normalde bu denli büyük yönetim tecrübesine sahip olan ve de Türk Hava Yollarının tepelerinde oturan iki insana bu konuyu hatırlatmak ne denli doğru bilemiyorum. .Samimiyetsiz bile olsanız bu açıklamalar kapsamında kazanılan başarıların tüm Türk Hava Yolları görevlilerinin çalışmaları sonucunda elde edildiğini vurgulayıp onlara bir teşekkür etmenin gerekli olduğunu keşke bilebilseydiniz,. Şimdiye kadar bu ve benzeri açıklamalarınızın kaçında Sivil Havacılığın bir takım oyunu olduğunu hatırladıklarını net olarak bilmiyorum. Ancak fazla olmadığını söyleyebilirim. Zira açıklamaların hepsi sistemlerde muhafaza ediliyor. Bakabilirsiniz.
Temel Aksoy’un tarifine göre takım çalışması, farklı bilgi, yetenek ve deneyime sahip insanların bir araya gelmesi ve “akılların buluşmasını” sağlayarak birlikte değer yaratması demekmiş. Sizde böyle mi anlıyorsunuz, Zannetmiyorum. THY için yaratıldığınızı söylediğiniz değerleri siz yalnız mı yarattınız? Terk başınıza.
Yönetici kime denirmiş. İyi yönetici birlikte çalıştığı insanlara olduklarından daha iyi olduklarını düşündürme marifetine sahip, onları kendilerini daha iyi görmeğe zorlayan ve de kendisinden daha fazla faydalanılmasını sağlayan kimsedir.”Aynen bizimkileri tarif ediyor.
Japonya dendiğinde aklımıza gelen kusursuz bir sistemin oluşmasında çok önemli bir rol model olan, büyük bir iş adamı, Japon vatanseveri ve bilge bir düşünür olan. Konosuke Matsushita tepe yöneticinin nerede durması gerektiğini şöyle anlatıyor.
YÖNETİM VE ÇALIŞAN SAYISI İLİŞKİSİ: 100 çalışanınız varsa en önde yer alırsınız. Onlara bağırsanız bile sizi takip ederler. Eğer takım 1000 kişiye çıkarsa önde değil ortalarda bir yerde olmalısınız. Organizasyon 10.000 kişiye ulaşınca, onları genel anlamda yönlendirip, huşu içinde arkada kalır çalışanlarınıza teşekkürlerinizi sunarsınız.
Ulu Önder Atatürk ise “Ekip lazımdır. Yani tek başına bir kimseye bütün muvaffakiyetler atfedilemez. Organize etmek lazımdır ki, başarıya ulaşılabilsin. Ben de her ne yaptıysam, arkadaşlarıma dayanarak, milletime dayanarak yapabilmişimdir. Hiçbir başarı tek başına bana atfedilemez” diyor. Bilmem bunlar size bir şey anlatıyor mu?
TÜRK HAVA YOLLARININ TOPSUZ İŞ SÖZLEŞMESİ
Oturup basına “ Dünyanın sayılı havayolları arasında yer alan Türk Hava Yolları (THY) 2018 yılını rekorlarla kapattı. Hem yolcu hem de kargo gelirlerini önemli ölçüde arttırmayı başaran THY, 2018 yılının 4. çeyreğinde yaklaşık 3 milyar dolar gelir elde etti. Bu başarılı performansı ile yıllık satış geliri de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17 artarak 12,9 milyar dolara ulaştı. Artan talep ve birim gelirler ile birlikte, 2018 yılında hızla artan petrol fiyatlarına rağmen THY 2018 yılında 1 milyar 191 milyon dolar seviyesinde Esas Faaliyet Kârı gerçekleştirerek rekor kırdı. Şirketin net faaliyet kârı da geçen yıla göre 2,5 kat artarak 753 milyon dolar ile rekor seviyeye ulaştı.” diyeceksin.
Arkadan tutup; Hava-İş’e üye olmadan dayanışma aidatı ödeyen çalışanların 25 nci dönem Toplu İŞ Sözleşmesinden yararlanma haklarının ( ki bu personelin % 99’u pilot çalışanlardır ) 31 Aralık tarihi itibariyle sonlandığını söyleyeceksin. Bu personelin 26 ncı dönem TİS’ten faydalanmak için THY ve Hava İş tarafından yürütülen TIS görüşmelerinin hitamında yeniden müracaat etmelerinin gerektiği hususunu damdan düşer gibi ortaya atacaksın.
Amaç ne olabilir. THY, hak sahibi olan çalışanlara geriye yönelik olarak ödemeyeceği bu meblağ ile tasarruf sağlayacağını düşünmüş olabilir. Veya pilot çalışanların Hava SEN’ den ayrılıp Hava-İş’ e geçişlerini bu vesile ile hızlandırarak Hava Sen’in Sivil Havacılık sahnesinden silinmesini sağlamayı hedeflemiş olmaları mümkün. Tam İkincisi daha akla yakın diyecektim ama Türk Hava Yolları ile Hava-İş Sendikası arasında yürütülen Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin başlamasını takip eden iki ay sonunda 80 madde üzerinde anlaşmazlık tutanağı düzenlenerek konunun arabulucu sürecine sürüklendiğini ifade eden duyurusunu okuyana dek.
Evet, Hava-iş duyurusunda Türk Hava Yollarının TIS görüşmelerindeki tutumu açık seçik belirtiliyor. Umursamamazlık, hatta ciddiye alınmamanın göstergesi olan bu tür davranışlara rağmen Hava-İş’in neden 6356 SAYILI Sendikalar ve Toplu iş Sözleşmesi Kanununun ilgili maddesini çalıştırmamıştır. Her ne kadar İşveren temsilcisi koltuğunu işgal eden tepedekilerin çalışanları dikkate almadıkları yazının ilk bölümünde belirtilmekte ise de, Hava-İş’in de aynı düşüncede olabileceğini düşünmek istemiyorum. Ama tablo maalesef bunu gösteriyor. Maalesef diyorum, zira geçmiş 25 dönem toplu iş sözleşmesinde benzeri solgunlukta bir tablo görüldüğünü zannetmiyorum.
Bu durum kime ne fayda sağlar? Çalışanlara mı, yoksa Sendikaya mı? İkisine de değil. İşveren’e mi? Evet. Hatırlarsınız değil mi? İşveren nasıl uğraşmıştı bu sendika yönetiminin iş başına gelmesi için. Ve de Kurulan yeni sendikanın, Hava- Sen’in Sivil Havacılık platformunda tutunamaması için. Bunları düşünen insan gerisini kurguluyor.
Her ne ise, 6357 sayılı kanun un 9 bölümünün 49 ve 50 maddelerini okuyun ve de THY ile Hava-İş arasında görüşülmeden arabulucuya gönderilen 26. dönem Toplu İş Sözleşmesinin ilgili kanuna hükmü uyarınca nasıl sonlanacağını ( Tabii ki arabulucunun teklifinin taraflarca kabul edilmemesi halinde) görün.
Evet; Türk Hava Yolları rekor seviyede kar sağladı geçtiğimiz sene. Her konuda en tepe noktada oldukları kendi beyanları. Ve de Türk Hava Yolları tarihinin en büyük meydan okumasının yapılacağı dönemdeyiz.. Sn. Aycının ifadelerine göre dünyanın en büyük Havalimanına taşınılacak. Bu havalimanında 1110 personel yolculara refakatçi olarak görevlendirileceğine göre gerisini siz düşünün. Türk Hava Yolları isterse dünyanın en büyük Sivil Havacılık Kuruluşu olsun hizmet sunan bir şirket. Ve de hizmet sunan kuruluşlarda insan gücünün önemini herkes bilir. Bu nedenle çalışanlarınızı küçümsemeyiniz. Önemli uğraşlara girerken cepheyi genişletmek ne kadar akıllı işi dersiniz?
Türk Hava Yollarının saygıdeğer yöneticileri; TIS görüşmelerindeki tavır ve tarzınızın nedenini anlatabilir misiniz? Sahi bunu izah edebilir misiniz acaba? Takım arkadaşlarınıza sizin için neler yapabileceklerini söylemek yerine, onlar için neler yapabileceğinizi sorsaydınız daha iyi olmaz mıydı?
Çalışanlarınızı basit hesaplarla hırpaladınız. Ülkemizin ekonomik açıdan zor olan günlerinde onların maaşlarında yapılacak olan artıma ilişkin ödemenin gecikmesine neden oldunuz. Çalışanlarınızın motivasyonlarını sıfırladınız. Bir kısmı zorunlu olarak veya alışkanlıkları gereği sizden yana görüneceklerse de buna aldanmayınız. Yine de sizlere kolaylıklar diliyorum. Bu bir oyunsa Allah sizleri ve taraf olanları bildiği gibi yapsın.
SİZCE, 1200 PİLOT YETER Mİ?
Bir yerde okudum. THY’ nin tepelerinden biri bu sene 1200 pilot alacağız demiş. Bir diğeri ise 1150 civarında diyor. İlk söyleyen rakamı yuvarlamış belli ki? 1150 rakamı 17 Mart tarihinde telaffuz edilmiş. Sizce bu miktar yeterli olacak mı? Birden aklıma 21 Ocakta çıkan 7166 sayılı Torba Kanunun 6 nci maddesi geldi aklıma. Aslında gelmezdi de bir dostumuz anımsattı.
Şimdi maddeyi uzun uzadıya yazmayayım burada. Neticeten bu kanun Hava Kuvvetlerimizde mevcut pilot sayısının yetersizliği göz önüne alınarak 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun ek geçici 98 maddesinin birinci fıkrasında belirtilen ve 3 yıl uzatılmış olan mecburi hizmet süresine bir 3 sene daha ilave edilerek 6 yıla ve de toplam mecburi hizmetin 21 yıla çıkartılmasını öngörülüyor. Eğer THK’ nin ihtiyacı acil ve bariz olmasa bu şekilde geriye dönük bir yasa çıkartılarak bir kural ihlal edilmezdi diye düşünüyorum.
Kanun hükmü gereği THK’ ne dönmeyen pilotların sivil Havayolu lisansları askıya alınacak ve başka bir deyişle pilotluk yapamayacaklar. Bu kanunu hukuki açıdan değerlendirmek beni aşar. Hukukçu değilim ancak pilotların bu uygulama ile bazı haklarının ihlal edildiğini anlamak için ise hukukçu olmaya da pek gerek yok.
Benim üzerinde durmak istediğim konu kanunla belirlenen bu görevi ifa etmek üzere Türk Hava Yollarından ve diğer havayolu şirketlerinden ayrılarak askeri göreve dönecek olan pilotların yerine alınacak kokpıt personelinin ne şekilde bulunacağı.
18 Ekim 2018 günü 500 pilot’a iş başı yaptıran THY, 26 Kasım 2018’ de 1000 pilot daha alınacağını Genel Müdürlerinin ağzından duyurdu. 10 Aralık 2018’ de ise ikinci pilot arayışında olduğunu basınla paylaştı. THY; pilotların mecburi hizmet sürecinin uzatılması hususu kanunlaşmadan önce yukarıda belirtilen daha önceki pilot arayışlarını takiben 16-17 Mart günü + 1150 pilot daha istihdam edeceğini duyururken bu kanun uygulamasının doğuracağı ek ihtiyacı dikkate almamış olduğu intibaını uyanıyor. Bu da Türk Hava Yollarının uçucu personel arayışlarının 2019 yılında filosuna katılacak olan günü değişik tipte 42 uçak için belirlendiğini düşündürüyor. Evet; THY kaç pilot aramalı.
Sektörde bu kanun uygulamasından etkilenen yaklaşık 1350-1400 pilot olduğu konuşuluyor. Nereden baksanız bunun 500- takiben 600 adedi Türk Hava Yollarında görevli olmalı. Bu rakamların üzerine ihtiyaten % 10 koyun. İsterseniz % 10 çıkartın. Sonuçta hangi rakama ulaşırsanız sivil havacılık kuruluşları o kadar pilot aramalı THY. 3 eksik, 5 fazla.
Bir ara THY Yönetiminin, daha doğrusu Sn. Aycı beyin Cumhurbaşkanımıza yakınlığı aklıma geldi ve de THY bunun çaresini nasıl olsa bulacaktır diye düşündüm. Tabii bu akabinde THY bu imkânı kullanacak / kullanabilecek olsaydı konu kanunlaşmadan önce kullanırdı diye de düşündüm. Sonuçta bu uygulama Fetöcülerin THK’ de açtığı gediği kapatmak için yapılıyordu. Konu bu açıdan ülkemiz ve THK için hayati önemi haizdir. Bu konuda Devlet tercih yapmaz.
Evet; ülkemizde bu kadar fazla pilot var mı? Bilemiyorum. Yoksa yine yabancı pilot istihdamı zorunda mı kalınacak. Adamlar maaşlarını dövizle almak isteyeceklerdir. Bir kısmına öyle, diğerine böyle olmaz. Tüm Yabancılara dövizle ödeme yapsanız olur da Türk pilotlarımıza da aynını uygulamak gerekir. Zor değil, çok zor.
Her ne ise, akli selim avdet ederse, Toplu İş Sözleşmesini bitirin. Bu konuda takım tutabilirsiniz. Çalışanların takımını. Bazı pilotların dayanışma aidatı ödeyememelerinden doğacak mağduriyetlerini ortadan kaldırın. Takım tutmadan. Ve de 2018’in rekor ( Gn. Md ve YK Başkanının sözüdür ) sonuçlarına ulaşabilmemizi, THY ve yan kuruluşlarda görev yapan personelimizin gayretli çalışmaları borçluyuz. Kendilerine teşekkür ediyoruz türü bir şeyler söyleyin. Bunu bir deneyin. Zor değildir. Sonra bir aynaya bakın.
Yorumlar Tüm Yorumlar (30)