Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı. Göreve geleli iki ayı az bir süre geçti. İlk karşılaşmamız THY teknisyeninin cenazesinde, ikincisi Ordu-Giresun Havalimanı açılış töreninde oldu. Ve üçüncüsünü makamında gerçekleştirdik. İlker Aycı ile yaptığımız sohbetten edindiğim Aycı profilini sizlerle paylaşmak isterim.
Her yöneticinin ayrı prensibi ve ayrı yönetim tarzı vardır. İlker Aycı'nın tarzını ilerleyen süreçte çok anlayacaksınız. Uzunca sohbetimiz esnasında şunu anladım ki, İlker Aycı döneminde işini iyi yapan hiçbir kimseye dini, dili, ırkı, cinsiyeti, siyasi görüşü nedeniyle ayrımcılık yapılmayacak.
İlker Aycı şu anda şirketi ve iştirakleri tanıma sürecinde. Bu dönemin çok uzun süreceğini sanmıyorum. Zira yönetim kurulu üyeliği yaptığı ondört aylık süreçte de kısmen bilgi sahibi olduğu anlaşılıyor.
İlker Aycı'nın egosuz bir profesyonel olduğunu, geldiği yerin ağırlığını taşıyıp taşımayacağını anlamak için kahin olmaya gerek yok. Şu sözleri beni çok etkiledi; "Ben bir başarı hikayesinin başına geldim. THY çok başarılı bir şirket. Benden önceki yönetimin başarısı bu. Ben bu başarı hikayesini daha yukarı çıkartmak zorundayım" diyor İlker Aycı.
Bu tavır İlker Aycı'nın karalayıcı değil kucaklayıcı, yıkıcı değil yapıcı olduğu anlamına geliyor. Biz öyle yöneticiler gördük ki bu sektörde; kendini ballandıra ballandıra anlatır. Bunu örneklemek için çokça isim yazabilirim ama Sami Alan desem hepsinin karşılığı olur.
İşte İlker Aycı'nın portresinde bunu görmek mümkün değil.
Kendi yaşam tarzını da "Bu fakir hep çalıştı, hiçbir insanın ekmeği ile oynamadı" diyerek özetledi.
Etkileyici bu cümleye derinlik kazandırmak gerekir ise; THY'de önümüzdeki süreçte çok güzel gelişmeler yaşanabilir. İpuçları almama rağmen bunu burada paylaşmayacağım. Zira bazen gazeteci de olsanız aksiyonu görmeden hareket etmeniz doğru olmaz.
Naçizane tavsiyelerim olacak.
Daha önce de yazmıştım. Öncelikle yöneticiler arasındaki kopukluğu gidermeli.
"Temel Kotil'in adamı, İlker Aycı'nın adamı" söylemelerine prim vermemeli.
Bu tür görünen insanları da derhal THY'den uzaklaştırmalı.
Pilotlar arasındaki asker-sivil kutuplaşmasının önüne geçilmeli. Gelenek haline gelen askeri korumacı içgüdüsü yok edilmeli. Kimsenin kimseden farkı olmadığını açıkça ilan etmeli.
Aydın'daki uçuş okulu önemsenmeli, Ortadoğu başta olmak üzere Türki Cumhriyetleri dahil Asya'nın tamamına hitap edecek bir okul hüviyetine kavuşması için bütün imkanlar seferber edilmeli. Körfez bölgelerindeki pilotaj eğitim açığının başta Amerika olmak üzere Avrupa ülkelerinde eğitildiği gerçeğinden yola çıkarak Aydın'ı bir uçuş eğitim merkezi haline getirilmesinin önemi kavranmalı.
Aydın üzerinde oynanan oyunlar iyi analiz edilmeli ve statükocu askeri pilotların uçuş okulu üzerindeki fosilleşmiş düşünceleri bir kenara atılmalı ve modern bir uçuş eğitim merkezi haline getirilmesi için defans bloğu parçalanmalı.
Teknikteki değerler korunmalı. Fazla maaş alıyor diye işten çıkarılmaya zorlananların tecrübelerinin kıymeti bilinmeli.
Ben THY'nin tepesinde kararlı bir adam gördüm.
Niye diye soracak olursanız, "Ben değil biz" demeyi bilen, İlker Aycı odaklı değil THY odaklı çalışılması gerektiğini vurgulayan bir başkanın başarısız olması imkansızdır.
THY çalışanları bu mantaliteyi iyi anlarsa gerisini düşünnmeye gerek yok.
Kararlı adam İlker Aycı...
Egosuz, art niyetsiz, ötekisi olmayan, tek hedefi THY'nin başarısı olan bir başkana ancak destek verilir.
İnsanlarla konuşurken gözünü kaçırmayan, sağı, solu oynamayan bir İlker Aycı gördüm.
Gelecek beni yanıltmasın dileği ile THY'nin geleceği parlak olsun diyorum.
Yorumlar Tüm Yorumlar (64)