25 Kasım 2024, Pazartesi
Bilal YILDIZ
Bilal YILDIZ [email protected]

BAZILARININ ÜCRETSİZ UPGRADE PROBLEMİ-2

Ücretsiz upgrade yazımızın önceki bölümü çok okundu, çok yorumlandı. Bütün okuyucularıma teşekkür ediyorum. Yorumlardan birinde yer alan “Upgrade uygulamalarının keyfi olarak amacı dışında kullanılıp kullanılmadığı kontrol ediliyor mu? Bu kontrol yetkisi kimde? Müfettişler bu konuda inceleme yapıyor mu? Sorusu önemli bir soruydu. Bu nedenle yazıma, bu soruya cevap teşkil eden bir tecrübemi anlatarak başlıyorum. Böylece, ücretsiz upgrade uygulamasının, istisnai olmaktan çıkarılıp; nasıl genelleştirildiğini ve istismar edildiğini daha iyi anlatabileceğimi düşünüyorum.

Bir yurt içi teftiş görevimde, özellikle bu konuya odaklanmış ve detaylı bir inceleme yapmıştım. Yetkili makam onayı gerektiren, bazı U/G işlemlerinin, incelemeye esas alınan dönemine münhasır bazı yolculardan oluşan bir listesini hazırlatıp; bu yolcular için yapılmış olan U/G işlemlerinin onaylarının ve gerekçelerinin açıklanmasını ilgili üniteden talep etmiştim. Cevap beklerken bir sabah, Başkanlığa davet edildim. Başkan heyecanlı ve de stresli bir ifadeyle, gönderilen listede çok ciddi bir sorun olduğunu belirterek, “o listede falanla filan da varmış” dedi! ve isimlerini söyledi. “Kim onlar? Tanımıyorum” cevabını verince; “Yapmayın Bilal Bey nasıl tanımazsınız?” diye sitem etti. Sonradan anladığıma göre, VIP Protokolü listesinde olmayan ama, biri evlat, diğeri damat kontenjanından VIP muamelesi yapılan çok ünlü iki kişiymiş bunlar. Ben, “Her halükarda otomatik U/G hakları yok, bu nedenle diğerleriyle birlikte bu ikisinin işlemlerinin de yetkili makam tarafından, yazılı olarak onaylanmış olması gerekiyor “dedim. Başkan, “Bilal Bey, acemi müfettiş gibi konuşmayın! O listeyi geri çekmeniz lazım” dedi ve kendisine göre endişelerini açıklayan acaip yorumlar yaptı. Listenin basına sızması halinde büyük ekonomik kriz yaşanacağını bile söyledi! Ben “Bu konuyu bir siz, bir ben, bir de listeyi gönderdiğimiz kişi biliyor. Ben kimseye bir şey söylemem.” Diyerek, makamından ayrıldım. Sonra ne mi oldu? Listedeki tüm U/G işlemlerinin yetkililerin bilgisi ve onayı dahilinde yapılmış olduğu cevabını verdiler. Belgelendirilmemiş bir cevap olduğu için, gereğini rapora yazdık. Ama devam eden süreçte, bu uygulama o kadar çok istismar edildi ki; adeta kontrolden çıktı. Işığı gören geliyordu.

Şimdi yurtdışından benzer iki ibretlik olayla konumuza devam edelim. Hatırlayacağınız üzere ABD de benzer bir indirimli bilet ve ücretsiz upgrade istismarı nedeniyle, New York Belediye Başkanına dava açılmıştı. New York’ta yaşanan bu olay zihinlerde tazeyken, bir “upgrade” krizi haberi de Avustralya’dan geldi. Havayolu 101 isimli sitenin haberine göre: Kısa bir süre önce yayımlanan “The Chairman’s Lounge” adlı kitapta:

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese’nin, ülkenin millî havayolu Qantas’la yaptığı seyahatlerde sürekli olarak “upgrade” edildiği iddia ediliyormuş. Habere göre bazı kişisel seyahatlerde de yapılan bu uygulamanın, Anthony Albanese’nin henüz Ulaştırma Bakanı olduğu yıllarda başladığı belirtiliyor. Yine kitaba göre, Başbakan bu işlem için, şahsen tanıdığı ve geçen sene görevinden ayrılmak zorunda kalan Qantas CEO’su Alan Joyce‘u bizzat arayarak ricada bulunuyormuş. Muhaliflere göre bir başbakan, havayolunun CEO’suyla doğrudan temasa geçip böyle bir şey talep ederek çizgiyi aşmış. Bu yüzden soruşturma talep etmişler.

Albanese’yi destekleyen yandaşları ise pek çok siyasetçinin ücretsiz upgrade ve özel yolcu salonu (Chairman’s Lounge) davetiyesi aldığını emsal göstermişler. Ayrıca, İşçi Partisi’nin ücretler ve işyeri ilişkileri konusunda Qantas’a karşı pek çok karar verdiğine dikkat çekerek, Albanese’nin upgrade’ler karşılığında şirkete yardım etmediğini söyleyerek onu savunmuşlar.

Ne kadar ilginç bir haber değil mi? İstismarını geçtik, bizde otomatik hak olan, onlarda suçmuş! Ülkenin Başbakanı Quantas CEO sunu bizzat arayarak bu bedava ayrıcalığı talep ettiği için soruşturulmalıymış! Haberi okuyan bazı okurlar, bu Avusturalyalı muhaliflerin abarttığını hatta saçmaladığını düşünebilirler tabi. Ben bu konuda, tıpkı muhalifler gibi düşünüyorum.

Hatta haberdeki başka bir detay daha ilginç geldi bana. Yandaşları, evet bu ayrıcalıklardan faydalandı ama “Albanese, tüm bu “upgrade” leri açıklamalarıyla gerekçelendirdi. Ayrıca kendisine tanınan bu seyahat ayrıcalıkları karşılığında Quantas şirketi lehine karar almadı. şirkete yardım etmedi.” Diye açıklama yapmışlar. Albanese’yi bu şekilde savunmuşlar.

Buna rağmen mevcut koalisyon hükümeti, Albanese’den Qantas’tan elde ettiği kişisel seyahat avantajlarını açıklaması için Joyce’u senato soruşturmasına çağırabileceğinin sinyalini vermiş.

Hukukun üstünlüğünün egemen olduğu ABD, Avustralya ve benzeri ülkelerde, yaşanan bu iki örnekle de bir kez daha gördüğümüz üzere, herhangi bir usulsüzlük/istismar söz konusu olduğunda, kişilerin konumu ve kimliğinden bağımsız olarak sergilenen tavır, yapılan işlem, ülkemiz açısından tam ibretlik. Suçlananın şöhreti, siyasi ve dini mensubiyeti, kaçınılmaz akibeti asla engellemiyor.

Nitekim New York daki olayda da hakkında iddianame düzenlenen kişinin dünyanın en büyük değilse bile en önemli metropolünün belediye başkanı olması, partisinin iktidarda olması, savcılar tarafından fail lehinde dikkate alınacak bir durum olarak değerlendirilmemiş ve usulsüzlüğü tespit edip, iddianameyi yazmışlardı.

Kendisine sağlanan seyahat avantajları karşılığında Quantas’a bir menfaat temin ettiği tespit edilirse, eski başbakan Albanese’yi de muhtemelen aynı akibet bekliyor.

Maalesef bu örnekleri ülkemizdeki uygulamalarla karşılaştıramıyoruz. Çünkü, bu kişilerin Türkiye’deki emsalleri özel seyehatlerinde zaten otomatik hak sahibi olarak, sürekli upgrade ediliyorlar, VIP/CIP salonlarında ağırlanıyorlar.

Kuşkusuz bu ücretsiz seyahat avantajında faydalanan kadar bu faydayı sağlayanın da hangi saikle hareket ettiği, karşılığında bir menfaat elde edip etmediği çok önemli. Nitekim örneklerini sunduğumuz olaylara ilişkin haberlerde bu yönde kovuşturma yapıldığı, yapılacağı söyleniyor. Her iki olayın sonuçlarını bekleyip göreceğiz.

Eskiden ülkemizde de en azından adalet mekanizması, iyi-kötü batıdan örneklerini sunduğumuz bu mantıkla çalışıyordu. Ama artık, neredeyse kanıksadığımız üzere, adamına ve mensubiyetine göre yaklaşımlar sergilendiği için, kıyaslama yapmak anlamsızlaştı.

Bırakın kıyaslama yapmayı, açık kaynaklarda, herkesin izleyip, okuyup öğrendiği somut usulsüzlükler, mevcut siyasi iktidarın sağlamış olduğu dokunulmazlık ortamında, rahatlıkla ve hiç bir ahlaki/vicdani kaygı taşınmaksızın, “mesnetsiz ve gerçek dışı” olarak yaftalanıp; yalan haber iftirasıyla yapılan suç duyurularına bile konu oluyor.

Çünkü, demin açıkladığım yozlaşmış zihniyetin sonucu olarak, ülkemizde uzun bir süredir, bu tarz usulsüzlükler hem usulsüzlüğü yapan ve hem de faydalanan yönünden görmezden geliniyor

Sonuç olarak ülkemizdeki hakim zihniyet, vicdani ve etik kaygılardan tamamen arınmış olarak,   hem istediği gibi davranıyor ve hem de adalet dağıtıyor.

BAZILARININ ÜCRETSİZ UPGRADE PROBLEMİ-2

Yorumlar

Sn Bilal bey ~ 9 gün önce
Ülkede ve Thy'de nereyi tutsan elinde kalıyor maalesef. Hele Abd'ye kimlerin upgrade oldukları,bedavaya kargolarının taşındığı,bedava business bilet verildiği araştırılsa neyin,ne olduğu belli olur da fetonun okulunda hocalık yaptığını gizleyen,Yargıtay'ın onadığı mahkeme kararını keyfe keder yıllardır uygulamayan,milletin pas bilet hakkını gasp eden adamın başkan olduğu yerde bunu kim yapacak? Malum vekiller vs hiçbir aklı başında bir ülkede görülmeyecek şekilde ekonomi bilet alıyor otomatik upgrade oluyor aynı şekilde aileleri,yakınları, şarkıcı,oyuncu şu bu da. Hele uçakta yer yoksa izleyin kaprisleri,şikayet telefonlarını. Koskoca bakan,vekil, vali bilmem ne kendileri veya aile üyeleri,eş,dost bedavaya upgrade olsun,sorun yaşamasınlar diye kaç kere telefon ettiriyorlar. İktidar döneminde elçilik,konsolosluk çalışanları dahi bu haksız haktan yararlanma derdinde ki onların akıl almaz talepleri ayrı bir yazı konusu bile olabilir. Bavul bekleyecek vaktim yok bavulumu elçiliğe gönderin,pasaport polisiyle görüşün beni kuyruğa sokmasın,arkadaşımı upgrade edin,fazla bavulunu ücretsiz taşıyın,bilmem kim geliyor veya gidiyor onu havalimanı kapısında karşılayın her dakika yanında olun vs ne arasan var. Güya halka açık bir şirkette vip'ten geçmek,ucuz bilet alıp otomatik veya birilerinin talimatı ile upgrade olmak,parasıyla business bilet alacak yolcu dururken bu tip zevatın upgrade edilmesi yani şirketin kardan zarar etmesi,bedava bilet,ayrıcalık,personelin asli görevi dururken abuk sabuk hizmet istemek vs ancak bizim gibi geri kalmış,aşağılık kompleksli,devlet imkanlarıyla sülale boyu lüks hayat yaşama hevesindeki insanların yönetici olduğu ülkelere mahsus. Upgrade olayı haricinde daha önce de yazmıştınız bedava dağıtılan bilet, taşınan kargolar rezaletini ki hala devam ediyor ayrı tabii. Umarız ki zaman aşımı olmaz da bunların alayı bir gün hesap verir. Saygılar, hürmetler...

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Adamlar ~ 9 gün önce
Yuksek lisans doktora hocalarini Amerika noktalarina ucretsiz biletle, upgrade ile sayisizca ucurdular kimmi bunlar mudur ustu ve ustu caliskan mucitler.
Upgrade ne ki ~ 10 gün önce
Bu şirketten olmayanlar bile pass ucuyor

Yanıtla

Kalan karakter 1000
arsızlık ~ 10 gün önce
Bu yorum eleştiri sınırlarını aştığı için sansürlenmiştir.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Meraklı ~ 11 gün önce
Bu usulsüz upgradeler kötü niyetli olarak hatır, gönül, rica, minnet vs dışında maddi menfaat temin etmek maksadıyla da yapılabilir mi?

Yanıtla

Kalan karakter 1000
El cevap ~ 10 gün önce
Yapabilir.
En küçük hissedar ~ 11 gün önce
Upgrade uygulamalarının keyfi olarak amacı dışında kullanılıp kullanılmadığı kontrol ediliyor mu? Bu kontrol yetkisi kimde? Müfettişler bu konuda inceleme yapıyor mu? Yazı içeriğinden eskiden bu kontrolün yapıldığı anlaşılıyor. Ya şimdi? THY genel kurullarını da takip eden biriyim. Hissedarların ilgisini çekmiyor olmalı ki bu konu gündeme gelmiyor.

Yanıtla

Kalan karakter 1000

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000