30 Aralık 2024, Pazartesi
Bilal YILDIZ
Bilal YILDIZ [email protected]
  • Yurtdışında kiralanan araçlar ile ilgili yine yurtdışında haberler var deniyor.
  • Çiftlikleşen kurumlarda liyakat ve hakkaniyet kriter olmaktan çıktığı için makamlara bol keseden verilen ucu açık imtiyazlarda kifayetsiz muhteris elemanları o makamlara oturmak için olmadık cambazlıklara motive ediyor. Bırakın da o bedavadan imtiyazların vergisini de ödeyiversinler. Ellerine mi yapışır!! Akarı yok, kokarı yok! Gevşeklerden müteşekkil teftiş kurulunda doğanbeyin fesih/istifa/ikale yoluyla boşalttığı başkan yardımcılığına oturmak üzere yücelin görme uzvuna girmek için cambazlık yapan mendil cebi mendilli şaşkın tam da aksiyonlarını artırmıştı ki…. Ki Ahmet başgan ebubekir abinin uygun görüşüyle teftişteki başkan yardımcılığını kapattı! Ve mendil cebi mendilli şaşkının başkan yardımcısı arabasına binme hayalleri de sükuta uğradı! Vergisini falan da öderdi hani! Eline mi yapışır!
  • Üstad,dünyada en çok makam aracı olan ülkeyiz ve bu araçların çoğu da bizi kıskanan Almanya'da üretiliyor ama vatandaşa tasarruf edin deyip de Abd'ye 5 uçakla gidenler ve onlara oy verenlere ne anlatsak boş. Size ve ailenize iyi seneler. Saygılar...
  • Daha 3 ay önce tk fest ahmed bey tarafından verilmiş söz var aralık maaş da kar payı verilecek diye
  • Bir yil boyunca yemlediler şimdi kayboldular aradiqiniz kisiye suanda ulasilamiyor lutfen keyflerinin olmasini bekleyiniz belki cikar yine kurbanda olduqu qibi yeni bir beyin aldatmacasi yapar
  • Ben böyle saçma bir şirket görmedim herşey devlet sırrı çık bir açıklama yap şu kadar prim vercem veya vermicem de bitsin bu işkence
  • Bu ne sessizlik böyle Bolat bey bu kadar insan sizden bir açıklama bekliyor kimse umrunuzda değil
  • Ahmet bey açıklama bekliyoruz birşeyler söyleyin artık
  • Bolat bey açıklama bekliyoruz
  • Arkadaşlar Ahmet Bolat bey nerede sesi soluğu çıkmıyor

ÇEREZ PARASI

Yazıma başlamadan önce tüm okurlarıma 2025 yılında sağlık, mutluluk ve esenlikler dilerim.

Geçtiğimiz hafta medyada okuduğum bir haber bana, hem başlıktaki 10 yıl önce söylenmiş, özlü sözü hatırlattı ve hem de beni bu konuda yazmaya sevk etti.

Sayın Maliye Bakanın on yıl önceki sözlerini hatırlayalım. “...Araç saltanatı diye ortalıkta bu işin istismarını yapanlar topu topuna, genel müdür ve üstünden bahsediyorum, taş patlasa 2 bin tane genel müdür var. 40 tane müsteşar ve 100 tane müsteşar yardımcısı olsa, abartıyorum, 26 tane bakan, bunların hepsini toplasanız Türkiye'nin milli gelirinde, Türkiye'nin bütçesinde çerez parası değil...” Demişti.

Haber, şirket araçlarını personelin özel kullanımına (işe gelip-gitmek dahil) tahsis eden şirketlerden, bu kullanımlar nedeniyle vergi alınması hakkındaydı ve bir yönüyle sayın Maliye Bakanımızın, “çerez parası” olarak tanımladığı büyüklük algısı standardının geçen 10 yılda nasıl değiştiğine işaret ediyordu.

Vergi uygulamalarına göre, çalışana araç tahsis etmek suretiyle sağlanan menfaat, ödenen ücret gibi sayıldığından, gelir vergisine tabi olması gerekiyormuş ve bu menfaati vergilendirmeyen şirketlerden vergi cezası kesiliyormuş. Şirketlerden önce kamudaki kiralık araç israfını milli gelirin yüzde biri bile değil diyerek, önemsiz gösterenlerin, bugün personeline işi gereği tahsis ettiği araç nedeniyle, şirketlerden vergi alma noktasına gelmiş olduklarını görüyoruz. İlginç, değil mi?  

Tam bu noktada haklı olarak, vergilendirme özel şirket araçları hakkında! Kamu araçlarını kapsamıyor. Hatta bu araçlar hakkında ciddiyetle uygulanan tasarruf tedbiri bile yok diyebilirsiniz ve bu haklı bir itiraz olur. Ancak, yine de sayın bakanın çerez parası anlayışının, daha doğrusu topluma yansıttığı algının büyük değişime uğramış olduğunu söylemek mümkün.

Çünkü, bahsettiği çerez parasının belki yüzde biri bile olamayan bu ilave gelirin bile, ne denli önemli olduğunu artık idrak etmiş durumdalar. Başka bir ifadeyle, aklından tasarrufun “T”sini bile geçirmeyen ve on yıl önce ülkenin milli gelirinin yaklaşık yüzde birine tekabül eden “çerez parası” nı önemsemeyen zihniyet, bugün kaynak arayışına girmiş, adeta sinekten yağ çıkarmaya çalışıyor.

On yıl sonra gelinen noktada, vatandaşın kredi kartının limitinden bile vergi almayı düşünenler, şirketlerin üst düzey yöneticileri ile personeline (satış, pazarlama vb.) eve gidip gelmeleri ve işte kullanmaları amacıyla tahsis ettikleri araçlarına, açıklanan nedenle vergi cezası uygulamaya başlamışlar.

Diğer yandan, bu yazının konusu elbette kamudaki araç saltanatı ve israfı değil ama bu husustaki görüşümü de belirtmeden geçemeyeceğim. İsrafı önleyeceğiz diye gelenlerin döneminde kamudaki toplam araç sayısının 125.000’i aşmasını hayret ve ibretle izliyoruz! Bu araç sayısı, medeni ülkelerin en az 5 katı. Bu yüzden, Cuma namazlarına onlarca lüks araçtan oluşan filolarla gidilmesini  hep eleştirip durduk.  Hatta koskoca DİB’na üç kuruşluk A8 model Audi marka makam aracını bile çok gördük. Çünkü biz yerli malı kampanyalarıyla büyütüldük. Bize kamu malında her kulun (vatandaşın) hakkı olduğu, israfın haram olduğu söylendi. Öğretildi. Vergisini ödeyerek çerez paralarını finanse eden vatandaşlar olarak kesinlikle haklı ve tutarlı bir çizgideyiz ve bu israfı eleştirmeye devam edeceğiz.

Tekrar konumuza dönecek olursak, şirketlerin üst düzey personeline araç tahsis etmesi yeni bir uygulama değil elbette. Yıllardır var. Ama belli ki; sayın maliyemiz bunu yeni keşfetmiş. Daha doğrusu, konuyu biraz araştırınca, öğrendim. Bu konuda mevzuatta bir değişiklik yapmamışlar, aslında. Uygulamadaki yorumları değişmiş.

Şöyle ki: Maliye, bu araçların iş dışı kullanım giderlerini net ücret (gelir) olarak kabul ettiğinden, bu tahsisin (faydalandırmanın) vergilendirilmesi gerektiğine karar vermiş. Bu konudaki Özelgeye göre: “Şirketlerde CEO, Yönetim Kurulu Üyeleri ve CFO’lara bu sıfatları dolayısıyla tahsis edilen araçların, işle ilgili olarak kullanılmadıkları (işe geliş- işten dönüş, hafta sonu tatili, bayram tatili vb.) dönemlere ilişkin giderlerinden, şirketler tarafından karşılanan kısmının, net ücret olarak kabul edilmesi ve bu ödemelerin gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacakmış.

Söz konusu haberde uygulandığı belirtilen vergi cezası kesintilerinin dayanağını bu görüş oluşturuyormuş. Hatta Danıştay da bu konuda Maliye ile aynı fikirdeymiş. Doğrusunu söylemek gerekirse, ben de sayın Danıştayımız ve sayın Maliyemizle bu konuda aynı fikirdeyim. Bu yüzden yeni uygulamayı ilk duyduğumda prensip olarak hak vermiş, ama pratiği o kadar kolay olmaz diye düşünmüştüm. Nitekim uzmanlarına sorduğumda, bu görüşümde haklı olduğumu öğrendim.

Vergi incelemelerinde, şirketlerin üst düzey yöneticileri ile personeline tahsis edilen araçların iş dışında kullanılıp kullanılmadığı araştırılarak, tespit edilen kullanımlar (örneğin işe gidiş-dönüş, hafta sonu veya bayram tatillerinde de kullanılıyorsa) net ücret (gelir) olarak kabul ediliyor demiştik. Ancak, günlük kullanımın ne kadarının iş gereği ne kadarının özel olarak yapıldığını ayırt etmek çok zor.

Bu nedenle, varsayımsal bir hesaplamayla bir yıl 360 gün kabul edilmek suretiyle, 120 günü, yani harcamanın 1/3’ü özel kullanım olarak değerlendiriliyormuş. Bir başka duyuma göre de araç başına bir matrah tespit edilerek vergi cezaları kesiliyormuş. Ancak, bu yeni uygulamadaki tarhiyatların bazıları dava konusu olmuş ve mahkeme hesaplamanın varsayımsal olduğu gerekçesiyle, davacı şirket lehine karar vermiş.

Aslında, çağdaş uygulamalarına baktığımızda, daha doğrusu gelir vergisinde beyan esasının uygulandığı ülkelerdeki uygulamalara baktığımızda bu işin çok basit bir şekilde çözülmüş olduğunu görmek mümkün. Çalışan kendisine verilen aracın şirket tarafından karşılanan kullanım masrafını (akaryakıt gideri) gelir benzeri olarak beyan edip, yıllık gelir matrahına ekleyerek vergilendirilmesini sağlamakta. Ama bizim tümüyle, beyan esasına geçebilmemiz şimdilik mümkün görünmüyor. Çünkü öncesinde başka şeyleri halletmemiz gerekiyor.

Tahsisli araçlardan vergi alınması uygulamasında, herhangi bir şirkete istisna yapıldığını, yapılacağını sanmıyorum. Ancak, gözden kaçanlar olabilir. Mesela, bazı şirketler var. Müdür ve üstü çalışanlarına yüzlerce yabancı model (yerli ve milli olmayan) kiralık araç tahsis ediyorlar. (Tam bu noktada hizmet tahsisli mi? makam tahsisli mi? Diye sorarak meseleyi sulandırmaya çalışmayın lütfen! Çünkü, yukarıda açıkladık. Sayın maliyemiz böyle bir ayrım yapmamış. Yapmıyor.)

Ne var ki; işlerine geldiği zaman kamu şirketi, gelmediği zaman özel şirket statüsünde kabul ediliyor bunlardan bazıları. Bu nedenle, Maliye Bakanlığı’nın başlattığı yeni uygulamasının, daha doğrusu vergi denetimlerinin kapsamında, bahse konu şirketlerin yer almamış olması mümkün.

Sayın maliyemiz bir bakmak isterse, araçlarında mevcut olan taşıt tanıma çipleri kayıtlarından, her bir aracın yakıt sarfiyatını tespit edebilir ve ne kadarlık kısmının vergilendirilmesi gerektiğine de karar verebilir. Böylece, varsayımsal hesaplamalar yapmak yerine, somut verilere dayanarak, sayın yargımızı ikna edecek bir hesaplama yöntemi de bulabilirler. Ya da araç başına salma salmak, daha tartışmasız bir çözüm olabilir. Diye düşünüyorum.

Bir de bu araçların amaç dışı yaygın kullanımları, şirket personeli olmayan kişilere tahsis ediliyor olmaları gibi, prosedürlere aykırı uygulamalar da var. Tıpkı bazı kamu personelinin Taşıt Kanunu’nu ihlal eden yanlış kullanım alışkanlıkları gibi. Ancak, sayın Maliyemiz bunlarla ilgilenmez diye düşündüğüm için, yazıyı bu konuda detaylandırmama gerek yok sanırım. Bilen biliyor zaten.

Son söz: Verimliliğini, karını düşünen şirket, koşulların gerektirdiği şekilde personeline araba tahsis eder vergisini de öder. Ancak, ödediği verginin çarçur edilmediğini ve bu uygulamada çifte standart olmadığını görmek, bilmek ister. Ayrıca yetkililerin, “itibardan tasarruf olmaz”, “çerez parası” vb saçma sapan gerekçelere sığınmayı bırakıp, bu korkunç araç saltanatını ve israfını bir an önce bitirmelerini beklemek de vergisini veren vatandaşlar olarak hepimizin hakkıdır…   

[email protected]

ÇEREZ PARASI

Yorumlar Tüm Yorumlar (23)

Yurtdışı ~ 9 gün önce
Yurtdışında kiralanan araçlar ile ilgili yine yurtdışında haberler var deniyor.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Adalet ~ 3 gün önce
Londraya gelsinlerde gorsunler ne araclar ne paralar ne bedava restorantlar yemiyor tatil yeri ali baba ciftligi
Mendil cebi mendilli şaşkın!!! ~ 10 gün önce
Çiftlikleşen kurumlarda liyakat ve hakkaniyet kriter olmaktan çıktığı için makamlara bol keseden verilen ucu açık imtiyazlarda kifayetsiz muhteris elemanları o makamlara oturmak için olmadık cambazlıklara motive ediyor. Bırakın da o bedavadan imtiyazların vergisini de ödeyiversinler. Ellerine mi yapışır!! Akarı yok, kokarı yok! Gevşeklerden müteşekkil teftiş kurulunda doğanbeyin fesih/istifa/ikale yoluyla boşalttığı başkan yardımcılığına oturmak üzere yücelin görme uzvuna girmek için cambazlık yapan mendil cebi mendilli şaşkın tam da aksiyonlarını artırmıştı ki…. Ki Ahmet başgan ebubekir abinin uygun görüşüyle teftişteki başkan yardımcılığını kapattı! Ve mendil cebi mendilli şaşkının başkan yardımcısı arabasına binme hayalleri de sükuta uğradı! Vergisini falan da öderdi hani! Eline mi yapışır!

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Sn Bilal bey ~ 13 gün önce
Üstad,dünyada en çok makam aracı olan ülkeyiz ve bu araçların çoğu da bizi kıskanan Almanya'da üretiliyor ama vatandaşa tasarruf edin deyip de Abd'ye 5 uçakla gidenler ve onlara oy verenlere ne anlatsak boş. Size ve ailenize iyi seneler. Saygılar...

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Sade vatandas ~ 13 gün önce
Boş konusma ya qerek yok bayim kendi çapinda laf sokma çaban ve taraftarlik faliyetlerin bilinç altinda yaşdiqiniz eziklik dilinize artik laf yapan ama icratta sifir olan bir kesimin sempatizani olduqunu cok net ifade ediyor Yok almanya kiskaniyo yok abd ye bes ucak elinde firsat olsa kim bilir sen bese be daha katar almanya ile yeni arac konusnda anlasmalat yaparsin bunu sizin kesimde net bir sekilde qoruyoz yasiyoz kendinizi balcikla sivayip baskalarini ciplak qostermeyin...
Sade vatandaş yazan şahsa ~ 13 gün önce
Sen önce doğru düzgün Türkçe yazmayı öğren sonra olmayan aklınla saçma sapan yorum yaparsın. Herkesi kendin gibi de sanma elimde fırsat olsa tüm makam aracı ve uçaklarını satarım ülkenin rezil hali oy verdiklerin ve yağcılık yaptığın sahiplerin sayesinde ortada be ey gafil ey sefil!!!
Sade vatandaşa ~ 13 gün önce
İşte bu yüzden sen çarıkla gezmeye, elinde akbilleı otobüs otobüs dolaşmaya mahkumsun.. Hiç bir zaman istediğin bir yere tatile gidemeyecek, istediğin bir restoranta ailenle yemek yiyemeyeceksin.. Hep uzaktan bakıp, neyi savunduğunu bile bilmeden, o lüks hayat içinde bi eli yağda bir eli balda olanları izleyip, iç çekecek, hayatın boyunca onların şakşakçılığını yapacaksın.. Onlarsa seni değil yanlarına 100 metre yakınlarına bile sokmayacaklar.. Nato mermer, nato kafa...
Ayaz ~ 14 gün önce
Daha 3 ay önce tk fest ahmed bey tarafından verilmiş söz var aralık maaş da kar payı verilecek diye

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Ayaz yazana ~ 13 gün önce
Hala bu adamların sözüne inanacak kadar safsanız o sizin hatanız...
Sadece işci ~ 14 gün önce
Bir yil boyunca yemlediler şimdi kayboldular aradiqiniz kisiye suanda ulasilamiyor lutfen keyflerinin olmasini bekleyiniz belki cikar yine kurbanda olduqu qibi yeni bir beyin aldatmacasi yapar

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Esb hasan ~ 14 gün önce
Ben böyle saçma bir şirket görmedim herşey devlet sırrı çık bir açıklama yap şu kadar prim vercem veya vermicem de bitsin bu işkence

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Kerim ~ 14 gün önce
Bu ne sessizlik böyle Bolat bey bu kadar insan sizden bir açıklama bekliyor kimse umrunuzda değil

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Onurcan ~ 14 gün önce
Ahmet bey açıklama bekliyoruz birşeyler söyleyin artık

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Tgs emre ~ 14 gün önce
Bolat bey açıklama bekliyoruz

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Tgs ferdi ~ 14 gün önce
Arkadaşlar Ahmet Bolat bey nerede sesi soluğu çıkmıyor

Yanıtla

Kalan karakter 1000

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000