Evet, konuya uçaktan değil de trenden, trenlerdeki kompartımanlardan girelim. Zaten Pandemi sayesinde yaşamımız belirli kompartımanların içerisine her gün daha fazla hapsediliyor. Yapacak bir şey yok tabii ki.
Yaşanan süreç içerisinde olup biteni anlatarak kamuoyuna için de bulunulan zor durumun ve kurumun başarısının anlatılması güzel. THY Yönetim Kurulu Başkanı da bunu yaptı. Morale ihtiyacımız var. Ancak bunu yaparken hangi konuda THY’nin katkılarının oluşumu etkilediğini, hangilerinin yaşanan sürecin doğal sonuçlarından ötürü şekillendiğini iyi analiz etmek gerek. Bu konunun girizgâhını bir süre önce yapmıştım. Galiba anlatmayı becerememişim.
HER KONU KENDİ KOMPARTIMANINDA DEĞERLENDİRİLMELİ: Genelde bilinir ki bir hizmet katarı vagonlarının kompartımanlarında bulunan birbirinden ayrıştırılmış tüm konularla ilgili olarak aynı anda toplu bir gözlem yapmak ve bunları birleştirerek sonuca ulaşmaya çalışmak zordur ve bu yöntemin gözlemciyi hatalı bir sonuca götürmesi olasıdır. Gözlemlerde kompartımanındaki konuların trenin varış istasyonuna ulaşma çalışmalarında amaca ne derece hizmet ettiğinin ayrı ayrı ölçümlenerek katkı yüzdelerinin değerlendirilmesi şarttır. Bu da çok profesyonel bir çalışmayı gerektirir.
Uzmanlar her konu ait olduğu kompartımanda trenin diğer kompartımanlardan ( konulardan ) ayrıştırılarak incelenmeli der. Bu gün Türk Hava Yollarının Mart 2020’den 2021 Ocak ayına kadar faaliyetlerinin yüklü kompartımana bakalım dedim. Evet, bu kompartımanın penceresinden içeri bakınca, hele hele gözlüğünüzün camı açık renk ise çok fazla kritik edecek bir şey bulmak tabii ki daha zor ama yine de mümkün. Örneğin Pandemi nin göbeğinde, millet can derdindeyken anlamsızca yapılan her türlü izahtan vareste olan Müdür atamaları vb.
KRİZİ FIRSATA ÇEVİRMEK: Çok yaygın kullanılan bir söz. O kadar da örneği az olan bir deyim. Krizle ilgili tüm kitaplarda yer alıyor bu yaklaşım. Evet, yakın bir örnek. Oturduğum sitedeki küçük Deniz Market. Bakkalların hepsine artık Market deniyor ya. Sahibi Diyarbakırlı bir arkadaşımız. Sokağa çıkma yasaklarının başlangıcında semt sakinlerinin manav ürünlerinin temini için marketlere ulaşmakta çektikleri sıkıntıyı iyi analiz ederek marketinin ön tarafına küçük bir manav açtı. Yanılmıyorsam 2020 yılının Mayıs veya Haziran ayıydı. Ve işletiyor. Nasıl mı? Malı muhtemel talebe uygun miktarda her gün sabahın köründe hale gidip alıyor Başka bir deyişle sattığı mal her zaman taze ve güzel. Kendi çapında tanıtımını / Manavın duyurusunu da yaptı. En dikkat çekici uygulaması ise ürünleri semtte mevcut 2 devasa marketten ve tabii ki semtte bulunan diğer manavlardan daha ucuza satması. Buna özellikle dikkat ediyor. Manav düzeninde pek alışık olunmayan bir uygulama. Çıkış noktası ise doğru. “ Eğer bu kritik süreçte semt sakinlerine doğru ve düzgün hizmet verirsem, Pandemi den sonra da insanlar ihtiyaçlarını benden almayı sürdürürler”. Evet, Krizi fırsata çevirmenin bir örneği bu. Ve de sonuç bu günden başarılı. Davranışlarını değiştirmediği takdirde çıkış noktasında koyduğu hedefe ulaşacak ve işi sürekli hale mutlak gelecek, Pandemi sonrası da bu günkü tablo değişmeyecektir.
KRİZ DÖNEMİN DE TANITIM YAPMAK. NE ALAKA? Sanal Medya’ da Türk Hava Yolları'nın (THY) yeni uygulaması olan ve ünlü cerrah Dr. Mehmet Öz'ün rol aldığı "Dr. Öz ile TK Extra Care" güvenli seyahat programı tanıtım videosu yayınladı Her ne kadar bu çalışma Sn. Aycı’nın anlatımında yer almıyorsa da güncelliği nedeni ile ben kapsama aldım. Yapılan, bir Extra Protection ve Extra Hygiene isimli bir seyahat programın tanıtımı. Bu tanıtım için bir taşla iki kuş vurmak sözü bile kullanılabilir. Necip Türk Hava Yolları çalışanları bununla ilgili görüşlerini haberin altına yorum olarak sıraladılar “ Kaç para aldı acaba / Boş yararsız/ Dünyanın en pahalı doktoruna böyle bir dönemde gerek var mıydı sahiden vb. gayet yapıcı yorumlar. Ben Dr. Öz bu işten kaç para aldı bilmem. Öz’ün dünyanın en pahalı doktoru olduğunu söyleyen okur da bilmez bunu. Kaldı ki Reklam pazarında uluslararası piyasada tanınan doktorların benzeri işlerden ne kazandıklarını da. THY bu süreçte, özellikle uçuşların başlamasını takiben yolcuların üzerinde en fazla durdukları / duracakları konuda bir tanıtım atağına kalkacak. Bu belli. İnşallah devam eder. Size burada Güvenli seyahat programını anlatacak değilim. Ama kurumların her türlü tanıtıma kriz döneminde tanıtıma ihtiyacı vardır. İşler tıkır tıkır giderken tanıtım yapmak mı? Yoksa bu gün krizin içindeyken tanıtım yapmak mı? Tabii ki bu gün yapmak daha doğru. Geçmişte bunun örneği yaşandı. Ben de bunun 2000’li yıllarda yaşanmış çok güzel bir hikâyesi var. O zaman da tenkit edenler oldu. Hatırlıyorum da aklı başında tenkitlerdi. Sonuçta yapılanın doğru olduğu ortaya çıktı. Dilerim ki daha ileriki günlerde, sivil havacılıkta işler kıpırdamaya başlayınca bu tanıtım uluslararası medyada da yer alır. Bundan eminim. Türk Hava Yolları yönetimini bu öngörüsü nedeniyle kutluyorum.
TURKİSH CARGO KRİZİ THY ADINA FIRSATA DÖNDÜRME GÖRÜNÜMÜ VERDİ. Her ne kadar finansal sonuçlar bunu doğrulamıyorsa da Kargo’nun ayrı bir bilançosunun bulunmaması nedeniyledir. Bu konuda yazdıklarımı yanlış yorumlamamanızı özellikle rica ediyorum. Amacım, bu dönemde çalışanların motive edilmesinin ne denli önemli olduğunu vurgulamaktan öte değil. Turkısh Cargo’nun bu süreçteki üstün çalışmalarında THY yöneticilerinin katkısını, yol göstericiliğini hiçbir şekilde inkâr ediyor değilim. Mutlak çok önemlidir. Ve de üstlerine düşeni belki de fazlasını yapmışlardır. Yolcu uçaklarının kargo uçağına çevirerek tüm havayollarına öncü olan ve krizi bu konuda fırsata çevirme başarısını gösteren başta Türk Hava Yolları yönetimi ile Turkısh Cargo ve Yöneticilerini kutluyoruz.
Pandemi sürecinde Kargo Türk Hava Yolları için iftihar vesilesi ve moral kaynağı oldu.
Ancak bu dönemde Turkısh Cargo’nun Türk Hava Yollarına sağladığı maddi gelir ifade edilerek bu ünitenin çalışmaları taçlandırılmalıydı diye düşünmekteyim. Geçenlerde 2020 yılında günde 623 sefer yapan Türk Hava Yollarının bu konuda Avrupa ikincisi olduğu açıklandı. Bunu duyunca tabii ki buna hepimiz sevindik ve de mutlu olduk. Sahi Turkısh Kargonun günlük sefer sayısı neydi dersiniz? Kargo uçaklarımızın günlük sefer sayılarının bilinmesi de kargo faaliyetlerinin Türk Hava Yollarına sağladığı katkının daha iyi anlaşılmasını sağlayacak. Tabii isteniyorsa. Bu arada Sn. Aycı’nın yaptıkları açıklamada Turkısh Kargo Yöneticilerine THY’ nin bu süreçteki operasyona olan üstün katkıları için ayrıca teşekkür etmemiş olması dikkatimi çekti. ? Kargo bu süreçte anlatılan önemli uygulamalara imza atmış ise grubun hizmetlerinin genele yapılan hitabın içinde geçiştirilmemesi ve de kendilerine özel olarak teşekkür edilmesi yerinde olacaktı. Her ne kadar bu süreçteki üstün çalışmalarından ötürü ( bu benim kişisel görüşümdür ) Turkısh Kargonun ayrı bir şirket olması yönünde THY yönetimi karar vermiş ise de Kamuoyu nezdinde THY Kargo’nun uzun bir süredir ayrı bir tüzel kişilik olarak görüldüğü bir gerçektir. Ve de şu da inkâr edilmez bir gerçektir ki, Türk Hava Yolları Pandemi döneminde elde ettiği kısmen başarılı olan görünüm tümü ile Kargo grubunun çalışmaları ile oluşmuştur. Dolayısı ile Teşekkürün Grubun
Türk Hava Yollarının geneline yaptığı özel katkının göz önüne alınarak yapılması ve Turkısh Kargo yöneticilerinin ve çalışanlarının ayrıca onurlandırılmasının gerektiğini düşünmekteyim.
UÇAKLARDA YAPILAN DEZENFEKTASYON: Türk Hava Yolları ile yurt dışı uçuş yapan bir yakınım yolcularına seyahat sağlığı ile ilgili olarak verdiği hizmetin en üst düzeyde olduğundan bahisle Lufthansa da aynı seviyede bir hizmet bulamadığını bir önceki uçuşuna atıf yaparak söylemişti. Korona virüsün uçak içerisindeki bulaşma riskini en aza indirerek yolcularına sağlıklı ve güvenilir bir seyahat ortamı sunması ve bu işlemler esnasında uluslararası otoritelerce onaylanmış ve Havayollarınca kabul edilmiş ürünler kullanarak uçaklarında dezenfeksiyon sürecini süratle başlatmış olması takdire şayandır.
ALLAH DEVLETE ZEVAL VERMESİN: Devlet Pandemi’ nin zorlaması ile KÇÖ uygulamasına geçmemiş ve bununla birlikte İşten çıkartma yasağı koymamış olsaydı THY çalışanlarını çatı altında nasıl tutabilirdi? Bu mümkün olabilir miydi? Demek ki Virüsün etkisi ile bu uygulamalara yönelen ve insanları halen çatı altında tutan THY değil Devlet. Bu nedenle biz Allah Devlete zeval vermesin demiştim. Bir süre önce kaleme aldığım yazıda belirttiğim üzere THY’ nin kadrosunu aynen muhafaza etmesini şirketin kriz yönetimindeki başarısı olarak lanse etmek doğru bir yaklaşım değil gibime geliyor. Zaten nasıl ifade ederseniz edin kamuoyu bu konuyu biliyor.
TAHLİYE OPERASYONU EKSİKSİZ YAPILDI: Yurtdışında bulunan ve Kovid-19 salgınının başlamasını takiben bulundukları ülkede mahsur kalan vatandaşların, organze edilen özel uçuşlar ile Türkiye’ye getirilmesi işlemine süratle başlandı ve tamamlandı. Türk Vatandaşların diğer ülkelerden tahliyesine ilişkin kaç sefer yapıldı bilemiyorum. Türk Hava Yollarının normal sefer yapma kapasitesi ile bu amaca yönelik uçuş sayılarının yan yana konulması bize mutlak bir şeyler söyleyecektir. Bu konuda Türk Hava Yolları vazifesini yapmıştır.
UÇAK BAKIM KOMPLEKSİ: THY Teknik AŞ, İstanbul Havalimanı'nda yer alan uçak bakım, onarım ve yenilenme (MRO) kompleksi’nin önemli bir parçası olacak yeni hangarlarının inşaatını tamamlanarak İstanbul Havalimanı'nda yer alan ilk üs bakım hangarları müşterilerin hizmetine sunulmasını Pandemi sonrası için yapılan bir yatırım olarak kabul edilmesi mümkün olmayıp bu hangarın yapımı ve hizmete sunulması gecikmiş sayılabilecek bir işlem. Ve de İstanbul Havalimanı inşaatı başlamadan önce ki o tarihlerde Corona mevcut olmamasının yanında bu hangar Havalimanı projesinin kapsamında tabii ki bulunuyordu. Ve de bu hangar her havalimanının ayrılmaz bir parçası. Özellikle o meydanı hub ( merkez ) olarak kullanan havayolları için. Pandemi nin sonuçlanmasından sonrasına yönelik olarak yapılmış olan yatırımlar açıklamada yer alsaydı belki de bu konuların düşünülmüş olmasından ötürü THY Yönetimine tebriklerimizi sunardık
SN. AYCI’NIN AÇIKLAMASINDA YER ALAN TEŞEKKÜRLER: THY Yönetim Kurulu Başkanının bu konuda Cumhurbaşkanımıza teşekkür etmesi tabii ki yerinde olmuştur. Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı devletin bir kurumu için Sendika ile yapılan görüşmeye iştirak etmiş ve sonuca ağırlığını koymuştur. TK Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Cumhurbaşkanımıza ilaveten hükumetin 5 Bakanına da geçen süreçteki destekleri için teşekkürlerini sunmuşlardır. Tabii biz sn. Bakanların Hava Yolumuza ne tür bir destek sağladıklarını bilmediğimiz ve hiçbir yayın organında buna ilişkin bir açıklama okumadığımız / dinlemediğimiz için bunu Sn. Aycı’nın yaradılışından kaynaklanan, siyaseten yapmakta fayda gördüğü, kamuoyunun görmeğe alışık olduğu bir jest (?) olarak değerlendiriyoruz. Bunun yanında “Bu süreçte emeği geçen tüm çalışanlarıma, tüm iş ortaklarımıza ve hissedarlarımıza huzurlarınızda bir kere daha teşekkürlerimi, şükranlarımı sunuyorum.” sözü tabii ki güzel ve yerinde. Çalışanlar takdir edilmekten mutlu olmuşlardır.
THY NELERDEN TASARRUF SAĞLAYABİLİR: Şu an için THY’nin düşünmesi gereken söz konusu açıklamada yapıldığı ifade edilen % 53 tasarrufa rağmen ortada bulunan 4.250 Milyar TL’lik zarar. THY kendini biraz zorlayıp bu zararı nasıl indireceğini planlamalı. Murat Herdem kardeşimiz nelerden tasarruf sağlanabileceğinden bahsediyordu geçen haftaki yazılarında. Bunların yapılması halinde reel tasarruf sağlanabilir. Ve bizler de alkışlarız. Tabii ki THY’ nin bulabileceği başka kalemlerden sağlanacak tasarrufları da.
KYBELE YURDA DÖNDÜ: 1970’li yıllarda yurt dışına kaçırılan, milattan sonra 3’üncü yüzyıla tarihlendirilen ana tanrıça ‘’Kybele’’ heykelinin ülkemize geri getirilmesine katkı sağlanmasından ötürü de bu konu ile ilgilenen Devletimize, ilgili Bakanlığımıza ve de taşımayı gerçekleştiren Türk Hava Yollarına da müteşekkiriz.
BU UYGULAMALARDAN GURUR DUYDUK TEŞEKKÜR EDİYORUZ: 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda, TK1919 seferiyle İstanbul’dan Samsun’a uzun yıllar hafızalardan silinmeyecek tarihi bir yolculuk gerçekleştiren,
Türkiye Büyük Millet Meclisinin (TBMM) açılışının 100. yılı ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla "TK1920" kodlu özel bir uçuşu gerçekleştirip 23 Nisan 2020 günü gökyüzüne dünyanın en büyük Türk Bayrağını çizen, Türk Hava Yollarına ve Yöneticileri ile gurur duyduk. Teşekkürler ediyoruz.
HİÇ BİR ŞEYİ BIRAKTIĞINDA SANA BÜYÜK ACI VERECEK KADAR SAHİPLENME: Size söylüyorum ama ben bunu iş yaşamımda beceremedim. Yazıyı daha önce de kullandığım, kime ait olduğunu tam olarak hatırlayamadığım ancak mealen aynı olan “Aidiyet duygunuzu geliştirin, kurumunuzu sahiplenin. Ancak iş yerinizin sizi ne kadar sahipleneceği belli değildir bunu da unutmayın. Hiçbir şeyi bıraktığında sana büyük acı verecek kadar sahiplenmemek gerek” sözü ile noktalıyorum. Yanılmıyorsam bir Hint sözüydü. Evet, yarın ne olacağı belli değil.
Yorumlar Tüm Yorumlar (28)