Şu sektörde herkesi anladım ama Pegasus Havayolları yönetimini anlayamadım. Pegasus Havayolları yönetimini anlayamamışken şirketi savunmaya kalkanları da anlayamadım.
Neden böyle diyorum acaba?
İsterseniz filmi geri sarıp şöyle bir gezintiye çıkalım. 10 Ekim 2005’te yazdığım bir yazıda o günlerde Swis Otel’de Pegasus Havayolları’nın yaptığı tanıtımı masaya yatırmıştım. Sabancı Ailesi’nin bir ferdi olan Ali Sabancı tarafından satın alınan şirketin iletişiminin sadece Ali Sabancı vizyonu ile bir yerlere varamayacağının işaretini o yazımda vermiştim. Zaman beni haklı çıkardı demek gerçekten üzüntü verici. O yazımı okumak isteyenler "Pegasus'un acemi tanıtımı..."na tıklayarak okuyabilirler.
Ali Sabancı’nın Pegasus’u o gün olduğu gibi bugün de aynı doğrultuda medya iletişimini yürüttüğü görülüyor. Yukarıda verdiğim adresten de okuyacağınız yazımdan sonra Pegasus Havayolları’nın Medya Koordinatörü Özlem Mutluer ile bu işin dış uzantısı MPR şirketinin yetkilisi Atatürk Havalimanı’nda beni ziyaret ederek gelecekte iletişimin daha sağlıklı olacağına dair söz vermişlerdi. Ancak bu söz sadece basın bülteni göndermekten öteye geçmedi.
Anlaşılan o ki, Doğan Grubu’nun damadı olan Ali Sabancı yine Doğan Grubu Medyası’na sırtını dayayarak medya açısından sıkıntı yaşamayacağını doğru bilgilerin sadece Doğan Medyası ile paylaşmanın yeterli olacağını düşünmüştü. Çoğu zaman evdeki hesabın çarşıya uymayacağını düşünmeleri gerektiğini bir kez daha vurgulamak isterim. Geçen hafta Hürriyet’in internet sayfasında Pegasus Havayollarının Reklam Kurulu’ndan aldığı ceza haber olarak verildi. Hayret ettim doğrusu. Bugüne kadar Hürriyet’te Pegasus Havayolları ile ilgili bir tek olumsuz habere yer verilmemişti. Sanırım bu haber sehven internet sitesinde yer aldı. Zaten bu haber çok geçmeden Hürriyet’in internet sitesinden de kaldırıldı.
Her şirkete aynı mesafede olan AirportHaber’in Pegasus Havayolları ile ilgili yazmış olduğu en küçük bir haber bile inanılmaz tepkilere yol açıyor.
Geçtiğimiz aylarda Pegasus Havayolları, hiçbir havayolu şirketinin almadığı kadar bir ceza aldı. Pegasus Havayolları yönetiminde olan İzAir’de aynı şekilde cezalandırıldı. Bu cezalar, Cumhuriyet tarihinin en büyük cezası olması nedeniyle haberleştiren AirportHaber ile Pegasus Havayolları arasında soğuk rüzgarlar esmesine neden oldu. O güne kadar zaten cılız bir şekilde süren iletişim bıçak gibi kesilmiş oldu.
Pegasus Ailesi için sadece olumlu haberlerin yer alınması istenilen bu sitenin taraflı davranması asla kabul edilemez.
Bakın bir örnek vereyim. Bu sitede olumlu bir dolu haber ve bir o kadarda olumsuz haberi yazılan Onur Havayolları kurumsal bir tavır sergileyerek iletişimi asla koparmadı. Medya Koordinatörlerinin yanı sıra bizzat şirketin Genel Müdürü Şahabettin Bolukçu bireysel yaklaşımı ile medyanın kendi işini yaptığını kavrayan en bariz örnektir. Bolukçu, en küçük haberde bile devreye girerek yazılan haberle ilgili olarak eksik kalan bölümü tamamlama, yanlış yerde de düzeltme yoluna gitmeyi tercih ediyor. İşte ben bu davranışla şirketlerin kendilerini iyi ifade edeceklerine inanıyorum.
Pegasus Havayolları’nda medya ile iletişimi sağlayan kanalın kapalı olduğunu düşünüyorum. Bu düşüncem sadece AirportHaber ile sınırlı değil. Doğan Grubu hariç tüm medyayı kastediyorum.
Yine geçtiğimiz günlerde Sabiha Gökçen Havalimanı’nda Pegasus Havayolları uçağında eroin bulundu. Doğru mu? Evet doğru.
Arkadaşlarımız haberin bilgisini alır almaz Pegasus Havayolları Medya Koordinatörü Özlem Mutluer’i arayıp haberi doğrulatmak istiyor. Verilen cevap “Yok öyle bir şey” şeklinde oluyor. Bal gibi de var. Uçakta eroin bulunmasının haber yapılmasının yanlışlığı nerede?
Sen misin bu haberi yapan. Sitemiz yorum ateşine tutuldu. Yorumların yüzde 75’i bize küfürleri içeriyordu. Bizim işimizi yaptığımızı algılayamayan Pegasus fanatikleri, küfür etme yolunu seçiyor. Oysa ben beklerdim ki, küfür yerine iletişim sağlansın.
Diyeceğim o ki, Pegasus Havayolları medyadan kaçmamalı. Bizler havacılık sektörü ile her gün haşır neşir oluyoruz. Yaşamsal vaktimizin tamamına yakınını bu sektöre ayırdık.
Medyada çıkan olumlu yada olumsuz haberlerin tek sorumlusu iletişimin sağlıklı olmamasından kaynaklanmaktadır.
Şimdiden söylüyorum. Bu yazının okunmasının ardından yazı ile ilgili düşünceler yine farklı boyutlara çekilecek. Bizim umurumuzda olmaz. Sadece işimize bakarız. Dün olduğu gibi bugün de aynı yolda ilerlemeye devam edeceğiz.
Haftaya görüşmek dileğiyle.
Yorumlar