Sabiha Gökçen Havalimanı yönetici öğütme değirmenine döndü. Kaç CEO eskitti, kaç deneyimli yönetici kaybetti say say bitmez. Gökhan Buğday’dan sonrası Malezyalıların iş bilmez, Türkiye’yi Malezya gibi gören anlayışından dolayı tam bir beceriksizlik hakim.
Son CEO Alp Er Tunga Ersoy’un aniden istifa etmesinin ardından yine bağsız başsız kaldı Sabiha Gökçen Havalimanı.
Daha önce dedik ki, burada komite, komisyon gibi düzenekler yöneticinin başarısını engeller, ona hareket alanı bırakmaz. Bırakın atadığınız CEO kendi yönetim anlayışını getirsin siz patron olarak hesap sorun.
Nefes alınacak komite, kapı gıcırtısı tamir edilecek komite, kiralanacak alan var komite, şurada tamir yapalım komite velhasıl iş bilmezlik anlayışıdır komite.
CEO neden atarsınız? Sistemi yönetsin, havalimanını genişletsin, havayolu şirketlerinin uçmasını sağlasın, yolcuların konforunu ve hızlı bir şekilde uçağa ulaşmasını ve seyahat etmesini sağlasın diye.
Tercih edilen bir havalimanı hüviyeti olsun ki elde edilen kazanç her geçen gün artsın.
Ersel Göral, Berk Albayrak ve ortaklık sözünüzle göreve gelen Serhat Soğukpınar’dan sonra da Alp Er Tunga Ersoy.
Kim sizin ciddiyetinize güvenebilir ki?
Ersel Göral gibi adamı canından bezdirdiniz, Serhat Soğukpınar gibi bir adamın deneyimleri size fazla geldi, yenilikçi tavrından, yolcuların rahatını düşünmesinden ve kendi iç hesaplarınızın yüzünden istifa etmesine giden yolu hazırladınız.
Aslında Alp Er Tunga Ersoy’da şöyle bir hata yaptı. Bu adamlar yani Malezyalılar, IC gibi bir firmaya söz vermiş, ön protokol imzalamış ve sonra kararından vazgeçerek insanlarda güvensizlik yaratmış diye düşünüp, kendisine teklif edilen CEO’luğu kabul etmemeliydi.
İstikrar, güven ile birlikte olur. İşin özü istikrar denen olgu Malezyalıların kitabında yazmadığı anlaşıldı.
Türkiye bu değişkenliği, bu tutarsızlığı düzene sokmalı. Bence asıl kayyım Sabiha Gökçen Havalimanı’na atanmalı!
Tabi işin şakası bir yana Malezyalılar bu işi beceremiyor. Net bir şekilde söylemek gerekirse ya bırakın gidin ya da atadığınız yöneticinin işine karışmayın. Başka çıkış yolunuz yok.
Sivil Havacılık Genel Müdürü Kemal Yüksek’in Çirkin Paylaşımı!
Sen devlet adamısın öyle mi? Sen SHGM Genel Müdürüsün öyle mi? Sen okul okudun, terbiye gördün, dini ve milli değerlerin sahibisin öyle mi? Sen özgürlükçüsün öyle mi? Sen inanç hürriyetine saygılısın öyle mi? Sen insan ayrımı yapmazsın öyle mi?
Bu soruların hangisine samimi olarak sahipsin Prof. Kemal Yüksek?
Gerçekten hangi dünyanın, hangi inancın sahibisin merak ediyorum.
Ölen bir kişinin ardından sosyal medyada yorum yapmak, insanların ne olduğunu sorgulamak mı senin görevin?
Yazık, gerçekten yazık! Bu kadar hazımsızlık, bu kadar kindarlık, bu kadar insanlık dışı hareketi ben bunca yıllık havacılık takipçisi olarak görmedim.
Bir kendinize gelin, Trabzon’un o saf inancına gölge düşürmeyin. Emin olsun aileniz bile bu paylaşımınızı doğru bulmamıştır.
Türkiye’nin önemli Sümerologlarından birisi olan Muazzez İlmiye Çığ için yazdıklarınızdan bahsediyorum Kemal Bey, anlamıyormuş gibi yapmayın.
Sosyal medyada bir yorumun altına yazdığınız “Her ne üdüğü belirsiz din düşmanı illa neden Cumhuriyet Çocuğu Oluyor. Cumhuriyette sıkıntı mı var” cümlesi size yakışıyor mu? İnsanların ne olduğuna siz mi karar vereceksiniz?
Ben sizin yerinize utandım. Sizden de iyi trol olur. Onu da anlamış olduk.
Hadi size kolay gelsin Prof bey!
Yorumlar