THY: El Ele Hep Birlikte Daha Yükseklere

Tarih 23 Ağustos. Gazetede THY Yönetim Kurulu Başkanın söyleşisi yer alıyor. Başlık “Tüm olumsuzluklara rağmen THY yüksekten uçuyor” Okuyoruz. Büyüme hızı sektör ortalamasının çok üzerinde. Gururlanıyoruz.

Yolcu sayısında 2015 yılı yakalamayı hedefliyoruz diyor patron. 2015 ilk altı ay taşınan yolcu 28.390 Milyon. ( * ) 2016 ilk altı ay taşınan yolcu 30,1 milyon. ( ** ) Bakıyoruz: 6. cı ay itibarı ile taşınan yolcu sayısında 2015 ‘i sollanmış THY.

2015 ve 2016 yıllarının ilk 6 aylık döneminde,

Uçak sayısı 2015 - 282 / 2016 - 290

Konma Sayısı 2015 - 212.419 / 2016 - 226,065

Uçulan nokta 2015 - 276 / 2016 - 290

Arz edilen Koltuk km 2015 – 70.742.120 / 2016 - 81.772.887,

Ücretli yolcu Km 2015 - 55.048.435 / 2016 – 60.257.055

Yolcu Doluluk oranı 2015 - 77,8 / 2016 - 73,7

Ütilizasyon 2015 -12,43 / 2016 – 12,1

2016 altı aylık dönem zararı 3.6 milyar.

Gazatelere ne tür beyanat verirseniz verin, neyi ne ile çarparsanız çarpıp, toplayın, isterseniz bölün, nasıl ve hangi zaviyeden bakarsanız bakın, daha fazla uçağı daha fazla noktaya daha az bir doluluk oranı ve daha ütilizasyonla uçurunca zarar edersiniz. Realite şu ki; İkinci altı aylık dönem’de zarar 3,6 Milyar Tl. Her ne kadar uzaktan bakınca THY Halka açık özel bir şirket gibi görünüyor.( ? )  Unutma ve yanılma müstesna ( ? ) halka yanlış bilgi vermez.

Bu arada THY Tasarrufa yöneldi.  YK Başkanının açıklamasından 4 gün sonra Kış tarifesinde Avrupa uçuşlarının azaltıldığı duyuruluyor. Tasarruf dendi ya. uygulama yanlış anlaşılmaya müsait. 61 Uçuş noktasına yapılan haftalık 533 seferin 203’ü kesiliyor. % 29 gibi. Tasarruf değil, kış tarifesi uygulaması. Belki de işin gereği diye düşünmek gerek.   Bunun içinde pazarlama ve planlama hatalarının düzeltilmesi de var mıdır? Kuşkusuz. Zararın neresinden dönsen kar.

Yeni açılan hatların doluluk oranları ise şirket sırrı? O hatların uçuş sayıları ile oynamak mı? Lafa yol açar. Bu ara, Amerika’dan 50 – 60 yolcu ile gelen uçak ve sere serpe gelen şanslı yolcular var. Çok rahat uçtuk diyorlar. Memnunlar. Eğer uzun uçuşlardaki doluluk Avrupa noktaları gibiyse,  Zarar normal. Uzun uçuşun karı da, zararı da bir başka oluyor. O uçuş noktalarını bir kez daha değerlendirmek gerek. Hani belki onları da hafiften budamanın şirket sağlığına faydası olur. .

THY Uçuşta yolcuya hizmet veren Şef ve Kabin görevlisi sayısını azaltılacak. Ve yolcuya uçuşta piknik kutusu yerine sıcak sandviç ikram edilecek. Uzun uçuşlarda ayağınızı uzatıp rahat bir seyahat mi yapmak istediniz?  Acil çıkış kapılarının yanındaki koltuklar için 79 USD ( + ) ödeyerek bu konfora sahip olabilirsiniz. Low Cost havayolları uyguluyor ya.

Hizmet Sektöründe tasarruf denince nedense ilk akla gelen şey, personeli azaltmak. Bu yalnız THY’ nda değil, sektörün hatırı sayılır şirketlerinde de böyle.

Daha sonra şirketin var olma nedeni olan müşteriden /  yolcudan bir şeyler kesmek ve ( + ) ödetmek.

Mutlak THY planlamasında tasarrufa yönelik başka kalemlerde vardır. Nedense detaylı açıklanmıyor.  Ancak Temmuz ayında yaptıkları çalışma sonucunda 250 milyon Dolarlık tasarruf etme imkanının göründüğünü ifade ediyor ve de bu meblağın içinde hat kapatma ve hizmetlerden geri adım yok diyor büyük patron Benim aklım bir tek şuna erer. Eğer bu gün sıkışınca 250 Milyon USD tasarruf yapabiliyorsan, bu güne kadar fazla israf yapmışsınız demektir. Veya gereksiz bir şekilde birçok noktaya uçulmuş olduğunu da düşünmek mümkün.250 Milyon USD. Büyük para.  Bu meblağa nasıl mı ulaşılır. Son bir sene içerisindeki uçuşlarda yolcu doluluk oranları düşük, dolayısı ile işletmesi rantabl olmayan istasyonları kapatarak. Bunu geri adım atmak şeklinde değerlendirmek doğru bir yaklaşım değil.

Bu tasarruf tedbirlerine rağmen THY uçak filosunu büyütmeyi sürdürüyor.  29 Temmuzda bir, 28 Ağustos’ ta üç uçak daha katıldı filoya. Basında bu güne kadar gelenler dâhil 2016’ da 45 uçağın daha filoya katılacağı yazılmıştı. Doğru mu bilmem? Bize ne öğretmişlerdi? Sivil Havacılık pahalı bir işletme. Uçak yerde yattıkça daha fazla zarar eder. İyi de bu şekilde uçurunca da zarar ediyor.  Peki; kış aylarında ne olacak. Düşünmemek elde değil.

Durum böyle devam ederse ne mi olur? Sonunda opsiyonlu uçakların alımı durdurulur. Fetöcüleri ayıklıyoruz beyanı ile yapılacak tensikatı topluma anlatma zorluğu yaşanmaz. Bahane hazır ve toplumca kabullenilmiş.  Tabii ki yaşların yandığı kuyuya geçen sefer de yapıldığı gibi kurularda itilmez ise. Türk Hava Yollarının saygıdeğer yöneticileri bunu, sap ile samanı birbirine karıştırmamayı becerebilirler mi? Hiç zannetmiyorum. Kaldı ki THY çalışanları birbirleri ile ilgili menfi söz üretmede ve yakıştırmada bulunmakta hayli usta. Üst yönetime bilgi sunumu ile espiyonculuğu birbirine karıştırıyorlar. Tepedekilerin bunu hassasiyetle dikkate alması lazım.

Evet;  değerli basınımız Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanını dinliyor.

Tam da 2016 ilk yarı dönemi ile ilgili zararın açıklanmasından sonra.

Gazetede yer alan bu konuşmadan nasıl bir sonuç çıkardılar. Bunu anlayabilmek mümkün değil. Ve yayınlanan haberin manşeti; “Türk Hava Yolları Her Şeye Rağmen Yüksekten Uçuyor.” Gazete böyle uygun görmüş. Okur ne yapsın? , Adı üstünde “ okur “ ve  bravo” deyip geçer.

Zarar bu tür beyanatlarla azalır mı?

Senelerimizi Türk Hava Yollarına verdik. Türk Hava Yolları da senelerce sevgi ve saygı ile bizi kucakladı. Şirketimiz için kötü düşünemeyiz.

Bizim gönülden dileğimiz.

Çalışanları ile birlikte THY  ”  El ele, hep birlikte daha yükseklere “çıksın.

Kazasız, belasız.

Ve de en azından başa baş bir bilanço ile.

İnşallah.