Sen yine doğruları söylememişsin. Ama doğruları ben kamuoyuna açıklayacağım. Kendinden bahsetmemişsin ve o kısmı laf kalabalığı ile geçiştirivermişsin. Ama merak etme ben bu kez seni savunacağım. Eksilerine rağmen bu konuda sana hak vereceğim.
Şunu baştan söyleyeyim. Asla ve kat'a var olandan fazlasını yazarsak, abartırsak, karalama içine girersek bu bizim en büyük günahımız olsun.
Değerli okurlar, bu sitede gerek havacılık sektörünün tüm oyuncuları ve gerekse otoriteleri hakkında olumlu ya da olumsuz tüm haberleri bulabilirsiniz. Ama bu yazılar ve yorumlar yapılırken yinelemek isterim ki ne pozitif ayrımcılık ne de negatif ayrımcılık yaparız.
Kendimizi ifade etmekte maalesef on yıldır zorlanıyoruz. Tek istediğimiz kurumları veya şirketleri yönetenler eğrilerini ve doğrularını teraziye koysunlar. Empati yapsınlar.
Bunları neden yazdım?
Orhan Birdal'ın en azılı eleştiricisi benim. Ama gönderdiği her haberi yayınlayan da benim. "Senin elemanın ağzına tükürürüm" tavrı ile karşılaşan da benim. Doğru habercilik yapması engellenme çabası içinde olunan da benim. Olmuşları görmemem için baskı altına alınmak istenen de benim.
Bütün iletişimi kopararak bize ulaşımın engellenmesini sağlamaya çalışanlar bu yaptıklarının vicdani sorumluluklarını, ahlaki duruşlarını, uhrevi hakları düşünerek davranmarı gerektiklerini eminim bir gün anlayacaklardır.
Gelelim yazımın özüne.
Dedim ya en başında, bu kez Orhan Birdal'ı savunacağım diye. Evet bugüne kadar ben Orhan Birdal'ın atamalarını, adam kayırmalarını, haketmediği halde makam sahibi yaptığı kişiler üzerinde eleştirdim.
Şimdilik zulada sakladığım hatta onu makamından fırlatıp attıracak çokça belge ve bilgi olmasına rağmen sabredip bekiyorum. Zaten kendisi de biliyor bendeki belgeleri ve kaynakları. İşte bu yüzden belki de DHMİ'de cadı avına bile çıkmıştır.
Neyse biz geçen hafta Orhan Birdal ile ilgili önce Yurt Gazetesi'nde ve ardından da Hürriyet Gazetesi'nde yer alan haberin detayına bakalım.
Hemen başta söyleyeyim. Orhan Birdal'ın basın açıklamasında söyledikleri doğrudur. Soruşturmayı kendisi başlatmıştır. Benim bildiğim 3 kişi ama onun söylediği gibi 2 kişi yargılanmışlardı.
Bu yargılananlar mühendistir. Yine bana aktarılanlar ışığında söylüyorum. Bu kişiler beraat etti. Lakin savcılık dosyayı kapatmadı ve bilirkişi isteyerek derinlemesine araştırılmasını istediler.
Bakın yiğidi öldürün hakkını yemeyin lafı var ya. Gerçekten buna riayet ederim ben.
Orhan Birdal öyle güçlü ihaleler yapıyor ki bu minicik hatta mini minnacık ihalelerden nemalanacaksa hiç aklı yokmuş derim. Bugüne kadar da bu manada asla bir yazı yazmadım. Yani ihaleden komisyon almak, fesat karıştırmak Orhan Birdal'ın harcı olmasa gerek.
Bilirkişinin hazırladığı uyduruk rapora istinaden böyle bir dava açılmıştır. Amma velakin bu ihalelerin komisyonu, hukukçuları ve hazırlıyıcıları vardır. Orhan Birdal'a gelene kadar bir dizi yollardan geçer ve bu ihaleleri bazen yönetim kurulu bazen de makam, yani Orhan Birdal'ın ta kendisi imzalar.
DHMİ tarihinde çok mahkemeler yaşandı.Ama maalesef Orhan Birdal'ın haketmediği bu durum medyaya yansıyınca kara bir leke almış oldu. Onu sildirmek o kadar da kolay değil. Maalesef böyle bir dava var. Her ne kadar Orhan Birdal, kendini aklayan basın açıklamasında bilirkişiden bahsetmişse de kendisinin de yargılanacağından bahsetmemiştir. İşte ben buna takılıyorum.
Söyle be kardeşim. Alem yargılanıyor. Ak isen, pak isen zaten korkmana gerek yok. Makam kaybetsen ne olacak. Önemli olan senin kendine verdiğin hesap değil mi? Önemli olan yastığa kafanı koyduğunda huzur bulabiliyor musun? İşte bunlar yeter de artar bile sana.
Sözün özü şu ki; Orhan Birdal da şaşıracak ama bahsedilen bu mahkeme sürecinde Orhan Birdal'ın kum tanesi kadar suçu yok. En azından ben böyle inanıyorum.
Önemli olan Orhan Birdal'ın kendine inanmasıdır. Ben bu yazıyı yazarken çok önemli referanslara dayanarak ve gönlüm rahat bir şekilde yazdım. Gönlü rahat olmayanlar ve bu rahatsızlıklardan dolayı eli ayağı birbirine dolaşanlar zaten kendilerini biliyor.
Fazla söze gerek yok. Doğru olan hep kazanır. Riyakarlık yapmadığınız sürece adam olmayı becerdiğiniz sürece, işinizi yaptığınız sürece işleyiş o kadar rahatlayacak ki.
Hadi bakalım hayırlı haftalar...
Yorumlar Tüm Yorumlar (23)