Son on güne baktığınızda sanırsınız ki grev THY'de değil de Pegasus Havayolları'nda yaşanıyor. Her noktadan rötar haberleri, her noktadan yolcuların isyan haberleri yayılmaya başladı.
Hani nerede? Hiçbir gazete de yazmadı, televizyon da göstermedi. 'Biz neden bilmiyoruz?' diyebilirsiniz. Haklısınız biz sadece havacılığı, havayolu işletmeciliğini geçmişten bugüne kadar hep THY olarak gördüğümüz için maalesef bu haberleri gazetelerde çarşaf çarşaf okuyamayız, televizyonlarda abartılı bir şekilde izleyemeyiz.
THY reyting demek, çok okunma demek.
Yıllar önce de DHMİ'den kaynaklı tüm olumsuzluklar THY'den bilinirdi. Yani biz havacılık anlayışında geçmişte de, şimdilerde de hep aynıyız.
Biz kendi yazdığımız haberlerde bile test edebiliyoruz. İçinde THY kelimesi geçen herhangi bir haberi manşete çektiğinizde okunma sayıları nasıl da artıyor. İçine de gerekli gereksiz tüm yorumları yapıştırıveriyor okurlar ve yorumcular.
Oysa Pegasus Havayolları da tıpkı diğer şirketlerimiz gibi havacılığımızın içinde ve Pegasus diğer şirketlerden bir adım ötede. Hem borsa açılımı, hem yapmış olduğu uçak siparişleri, hem de farklı işletme tarzı ile adından söz ettiren şirketimiz.
Pegasus Havayolları'nı farklı kılan ve bu farklılığı başarı ile taçlandıran en büyük sebeplerden biri boş bulduğu meydanı cesaretle doldurmaktan ibarettir. Yeri gelmişken söyleyeyim; bu cesaret doğrudan Ali Sabancı cesaretidir. Sertaç Haybat, zamanında o havalimanı için "Buradan iyi mandıra olur" diyenlerin başında geliyor. Sabiha Gökçen Pegasus'u Pegasus yapmıştır.
Pegasus Havayolları son 10 gündür sürekli gecikme yaşıyor. Zamanında kalkış oranında yüzde 10'luk bir düşüş var. Bunun nedeni Pegasus Havayolları tarafından açıklanmasa bile yer hizmeti çalışmalarından kaynaklanıyor.
Pegasus hata yaptı. Tam yaz sezonu öncesinde Çelebi ile sözleşmesini bitirdi ve yer hizmetini kendi personeli ile vermeye başladı. Oysa yılların deneyimi Çelebi, Pegasus Havayolları'nın dakik kalkmasında en büyük yardımcı hizmet kuruluşlarından biri idi.
Bu rötarları grevdeki THY bile yaşamadı. Elazığ'dan, Batman'dan, Kütahya'dan, yurtdışında bir çok noktadan rötar haberleri ve görüntülerine şahit olduk. Sabiha Gökçen Havalimanı uçuş panosuna baktığınızda Pegasus Havayolları'na ait onlarca uçağın gecikmede olduğunu şahit olursunuz.
Bu gecikmeler THY'de yaşansa idi emin olun, Hamdi Topçu'dan başlayan Temel Kotil ile devam eden çok sayıda eleştiri, küfür ve bir o kadar da hakaret görürdünüz. Yolcuların çıkardığı en küçük bir olay bile manşetlere taşınırdı. Sanatçılar, siyasetçiler önüne gelen mikrofona "THY'ye hakkımı helal etmiyorum" diyerek konuşmaya başlayıp THY'yi yerden yere vururdu. THY'nin handikabı Pegasus Havayolları gibi arkasında medya grubunun olmayışıdır. Ha diyeceksiniz ki bütün yandaş medya THY'nin yanında. Öyle bir şey de olduğunu, söz konusu THY olduğunda düşünemiyorum. Onlarca örnek de bulabilirsiniz.
Demek istediğim THY'ye gösterilen hassasiyet diğer şirketlere de gösterilsin.
Bizim Airporthaber'de de THY'den başka havacılığı göremeyenler olsa bile havacılık THY'den müteşekkil değildir. Elbette büyük lokma THY'dir. Ama dünya havacılığı sadece milli şirkete verilen önem ile büyümemiştir. Genel havacılık ve türevleri de çok önemlidir.
Bu açıdan baktığınızda THY benim gözümde ne ise diğerleri de öyle.
Grevdeki THY bile bu dönemde Pegasus kadar gecikme yaşatmadı.
Atatürk Havalimanı da yaz sezonu olmasına rağmen bu sezon 3. havalimanına nazire yaparcasına tıkır tıkır işliyor.
Yorumlar Tüm Yorumlar (35)