THY İÇ KAVGAYI ÖNLEMELİ...
Türk Hava Yolları’nın yerli kaptanları yabancı kaptanlara tanınan olanaklardan rahatsız oldukları geçen hafta AirportHaber’de yayınladığımız “THY’de Kokpit-Kabin birbirine girdi” haberimizle ayyuka çıktı. Türk pilotlar yabancı pilotlara tanınan olanaklardan da rahatsızlar.
Bu rahatsızlığın derecesini öğrenmek için kahin olmaya yada spor camiasının dilinden düşmeyen dünya kupasının yıldızı kahin ahtapot Paul olmaya gerek yok. AirportHaber’de o gün yayınlanan ve 21 bin civarında okunan haberin yorumlarına bakmanız yeterli. AirportHaber tarihinde bir haberin bu kadar yorum aldığını hatırlamıyorum.
Şimdi konunun özüne bakacak olursak, Tür Hava Yolları son yıllarda bütün dünyanın gıpta ettiği bir şekilde büyüyor. Bu iddialı büyüme bazıları tarafından eleştirilse bile ortada tartışılmaz bir gerçek var ki o da THY bugün 135’in üzerinde uçağa sahip.
İşte bu büyüme ile ihtiyaçlar da çoğaldı. Özellikle kokpit ve kabin ekibi ile teknik ekip sıkıntısı hızlı büyümenin bir hediyesi olarak THY yöneticilerinin önüne çıkıverdi. Büyürken ekip planlamasının olmadığı, alınan uçaklar için pilot, hostes yetiştirilmediği veya tedarik edilmediği de gün gibi aşikar.
THY ilk zamanlar pilot açığını özel şirketlerden pilot kopararak gidermeye çalışmıştı. Hatta bu alımlar halen devam ediyor. Özel görüşmeler yapılarak pilotlar şirketlerinden istifa ettirilip THY’ye geçiş yapıyor. Ancak bu geçişler de yeterli olmayınca rota yabancı pilotlara çevrildi.
Yabancı pilot kültürüne alışık olmayan kokpit ekibi, dünyanın değişik ülkelerinden görev yapan Türk pilotlarına tanınan haklar gibi yabancı pilotlara THY’nin tanıdığı bazı haklar tutucu pilotlarımızın canını sıktı. Dünya globalleşirken bizim pilotlarımızın hala yerli yabancı kavgası içine girmeleri akıl veya mantık çerçevesinde izahı mümkün olmayan bir durumdur.
Burada yabancı pilot hayranı olduğumu düşünenler olacaktır ama şunu söylemem yeterli olacaktır sanırım. Pilot okullarımızın yetiştirdiği gençlerimizin THY’de işe alınmaları için kurum olarak ne kadar destek olduğumuz yadsınamaz bir gerçektir. Dolayısıyla o düşüncelerin benim için bir anlamı olmayacaktır.
Aynı sorunlar özel şirketlerimizde de yaşanıyor mu bilmiyoruz ama yaşansa bile şu anlık gün yüzüne çıkan bir rahatsızlık söz konusu değil.
THY kokpit ekibinin sadece yabancı pilotlarla kavgası yok. Kokpit ile kabin arasında da bir kabin amirinin yabancı pilotla ilgili yapmış olduğu övgü hazmedilmiş gibi değil. Bu rahatsızlık THY’nin duvar diye tabir edilen mail havuzunda hakaretler içeren mesajlaşmalara sahne oluyor.
Kaptanlar kabin amirlerine, kabin amirleri de onlara cevap veriyor. Bu yazışmalara medeni bir yazışma diyemezsiniz. Çünkü yazılanlar hakaretvari kelimeler ve cümlelerden oluşuyor. Hatta soyadına hepimizin kulak dolgunluğu olduğunu düşündüğüm Altunbulak kaptanın bir kabin amirine hitaben yazdığı “Sağır ve körsünüz” sözleri sineye çekilecek gibi değil. O sözler tüm kabin amirlerine, kabin memurlarına söylenmiş sözlerdir. Her ne kadar özür dilense bile kaptanın iç duygularını ifade eden kelimelerdir onlar.
THY ne yapmalı? Bana göre havuz mail sistemini gözden geçirmeli. Tüm ekibin ayrışmasına sebep olacak tüm iletişim kaynaklarını gözden geçirmeli. Kabin personeli ile kokpit personelinin cepheleşmesi uçuş güvenliği açısından tehlikelidir.
THY yönetiminin bu husumet açısı genişlemeden sorunlara çözüm bulması gerekiyor.
Bizden söylemesi. Sonradan gelen pişmanlık kâr etmeyeceğine göre bir önce harekete geçilmesi gerekiyor…
Yorumlar Tüm Yorumlar (21)