Türk Hava Yolları yeni dönemde daha büyük yönetim kavgalarına gebe görünüyor. THY’nin çiçeği burnunda yeni yönetim kurulu başkanı İlker Aycı’nın farklı bir başkan profili çizeceği belli oldu. Koltuğa oturmasının ardından çıktığı ilk seyahatte raconu kesti ve “CEO” benim dedi.
Son dönemin en çok tartışılan yöneticisi THY Genel Müdürü Temel Kotil. İçeriden gelen bilgiler Kotil’in çalışılması imkansız bir genel müdür olduğu yönünde olunca her genel kurul öncesinde de gidecek isimler arasında hep O’nun adı olur ve fakat giden hep başkaları olur.
Şöyle geçmişi tarayıp son dönemin haberlerine göz atınca da Kotil ile ilgili söylemlerin ne derece doğru olduğu bilgisine ulaşırsınız.
Örneğin; eski yönetim kurulu başkanı Candan Karlıtekin’in gidişine de Temel Kotil’in sebep olduğunu görürsünüz. Karlıtekin’in 2009 yılında Milliyet Gazetesi’ne verdiği demeçte özetle; “Temel Kotil’in yönetim şeklini beğenmiyordum. Bu yüzden çalışmak istemediğimi bakanlığa bildirdim. Bana güzel resim veriyorsunuz böyle devam edin dediler. Ben ısrar ettim. Siz ayrılabilirsiniz dediler” Şeklindeki demecinden de anlaşılacağı gibi Temel Kotil’in yönetim anlayışı hiçbir yönetim kurulu başkanına uymadı.
Hamdi Topçu için de ben aynı şeyleri söyleyebilirim. Bana göre Hamdi Topçu ile de yönetim şekilleri uyuşmadı. Zaten bu ve bundan önceki yazılarımda da belirttiğim gibi Temel Kotil’in yönetim anlayışını eleştiriyoruz. Candan Karlıtekin’in söylediği gibi akçeli işler yapmayacağına bir başka deyişle buna cesaret edemeyeceğine inanıyorum.
Aslına bakarsanız Temel Kotil’i orada tutan yegane gerekçenin bitirdiği okul olduğunu düşünmeye başladım. Ankara da biliyor ki Temel Kotil ticari anlamda yetenekli değil. İşte bu yüzden ticari boyutu ve başarıyı getiren alanı tamamen ticaret uzmanları götürüyor. Yeni başkan İlker Aycı’nın da dediği gibi operasyonel görevi de Temel Kotil götürüyor.
Bunun anlamı da şu; Temel Kotil bu şirkette görüntü olarak genel müdür, uygulamada ise genel müdür yardımcısı.
Geçmişte söylendiği gibi THY’de çift başlılık devam edecek.
Edindiğim bilgilere göre İlker Aycı çok farklı bir yönetim anlayışına sahip. Bilgi donanımı oldukça iyi. Bu özelliğinin yanına karizmatik kişiliğini de ekleyince ortaya çıkacak liderin nasıl bir yönetim kurulu başkanı olacağını şimdiden görmek hayalcilik değildir.
İlker Aycı’nın prensiplerinden taviz vermez bir yapıya sahip olduğunu da belirtmem gerekir. Eğitimi, donanımı, karizması Aycı’yı bu makama taşırken, Temel Kotil ile nasıl bir ortam yaratacağını da merak etmiyorum değil.
Gerçi Temel Kotil, İlker Aycı’nın “CEO benim, Temel Bey sadece operasyonlardan sorumlu” açıklamasını yaptıktan sonra yeni kartvizitini Yönetim Kurulu Başkanvekili olarak dizayn ederek mevcut açıklamayı kabullenmiş görünüyor.
Operasyondan sorumlu genel müdür olarak anılmaktansa başkanvekili kulağa hoş geliyor olsa gerek.
Son 12-13 yılın en şanslısı ve en şanssızı Temel Kotil. Hiçbir zaman hayal ettiği noktaya ulaşamadı. Ne tam yetkili genel müdür olabildi ne de yönetim kurulu başkanı.
Bir dünya markası olan THY’nin halen değişik hesaplarla idare edilmek istenmesini kabullenemiyorum. Eğer istenilen yönetim kurulu başkanı aynı zamanda genel müdür ise bu şekilde kamuoyuna deklere edilip yola devam edilmeli. Keza geçmişte de örnekleri var. Dünyada da örnekleri var.
İlker Aycı ile ilgili merak ettiğim bir husus var. Sormadan edemeyeceğim. Çalışanların sosyal haklarına nasıl bakacak? Sendikal faaliyetler konusunda “özgür, hak arayan, çalışanların haklarını savunan” bir sendika mı ister yoksa kendisine biat etmiş sarı sendika mı ister? İşte bu konu hakkındaki düşüncesini TİS dönemlerinde göreceğiz. Şimdi O da biz de ne desek boş.
Tabi karşısındaki sendikacılara da bakmak lazım.
Bütün bu bilinmemezlik ortamında “THY’de Temelli Çözüm” ne zaman olur bekleyip göreceğiz. Temel Kotil ile ilgili son olarak şunu söylemek isterim. Çok güçlü adam! O’nun yerinde sabır taşı olsa bile çatlardı. Ne diyelim Kotil’in sabrı iki başkan yedi…
Yorumlar Tüm Yorumlar (20)