Güzel İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşu kutlamaları için İzmir’e gittim. Kızlarağası’nda da kahvemi içmeden geçmem. Hadi dedik fala bakalım. Kapattım fincanda pişen kahveyi THY için.
Yorumcu Başladı Bakmaya...
Üç vakte kadar... ben diyim 3 ay sende üç yıl sonra, Türk Hava Yolları’nda büyük bir değişim olacakmış. Dünyanın en gözde havayolu şirketi olma yoluna girecekmiş. Aidiyet duygusu da personele yeniden kazandırılacakmış. Herkes hak ettiğini alacakmış.
Uzun boylu bıyıklı bir adam, şirketteki asıl söz sahibiymiş şu an. Ama tepeden tırnağa herkes değişecekmiş. Asıl o zaman başlayacakmış liderliğe çıkış.
Yeni şirketler kurup kredi alınacakmış...
Fuzuli harcamaların önü kesilecekmiş.
Ufak bir reklam İçin milyonlarca pound bile verilmeyecekmiş...
İrlanda’da kriket destekleneceğine, Ağrı’da yeni köy okulları yapılacak çocuklara tablet dağıtılacakmış. Hatta şirket o kadar söz sahibi olacakmış ki; Uygur Türkleri için ses yükseltip aksiyon alacakmış.
Ne demişler fala inanma ama falsızda kalma... ÜÇ VAKTE KADAR NELER DEĞİŞİR BİLEMEYİZ.
THY sponsorluklar ve reklam harcamaları yerine personele ve yolcuya yönelmeli...
Geçtiğimiz ayda dile getirdiğim üzere, golf turnuvasına, atlı spor festivaline, buz hokeyine, Arjantin River Plate Futbol kulübüne ve hatta İrlanda Milli Kriket takımına bile sponsor olundu. Saniyelik reklamlara milyon dolarlar aktarıldı. İngiltere’de bulunan Londra Heathrow ‘daki meydana küre yerleştirildi ve milyonlarca pound ödendi...
Reklam ve sponsorluklar bir kez daha gözden geçirilmeli. Getirisi ne kadar ? Marka değerini ne kadar yükseltiyor? İngiltere’deki küre şirkete ne katıyor?
Sosyal medya kullanıcılarının git gide arttığı çağımızda asıl reklamı yolcu yapıyor farkında değilsiniz. İşler artık sosyal ortamda ilerliyor. Yemeği gelir şirketi etiketler yayınlar, bir olay olur yine şirketi etiketler yayınlar... Yolcu Lounge’ı beğenir videoya çeker yayınlar... Ama hiç bir yolcu taraftarı olduğu takımın üstündeki formaya göre karar vermez. Şirketinde asıl gelir kaynağının yolcu olduğu asla unutulmamalı!
Ukrayna’da havalimanı olmayan şehirde bile otellere reklam verildiğini gördüm. Plansızca açılan İvano-Frankivsk meydanın nasıl kapatıldığına şahit oldum. Fütursuzca harcanan paralar personele döndürülseydi inanın yolcu çok daha mutlu olurdu.
Pilotlar maaşlarından sonra kabin memuru maaşlarına göz dikildi
Yaşanan pandemi yüzünden indirilen maaşlar elbetteki herkesin canını sıkıyor. Ancak alınan ücretlerin karşılaştırılması son derece yanlış. Birileri tutturmuş pilot zaten milletvekilinden daha fazla maaş alıyor, kabin memuru asgari ücret almalıymış... Her işin bir ederi var. Pilotlar elbetteki yüksek maaş almalı. Kabin memuru maaşlarını da hangi akla hizmet asgari ücret olsun diyebilenler çıkabiliyor? Bir düşünün yolcunun kahrını kim çekiyor? Gece üçte beşte hafta sonu çoçuğunun eşinin yanından kim kilometrelerce uzağa gidiyor? Davulun sesi uzaktan hoş gelir de bu kadar da boş gelmesin. Biraz empati !
Siz siz olun 3 vakte kadar iyi anılmak için birşeyler yapmaya çalışın....
Saygılarımla ...
Yorumlar Tüm Yorumlar (187)