Geçen hafta bakanlar kurulunda önemli değişiklikler oldu. Siyasi konulara değinmek yerine kendi sektörümüzle alakalı olanları yorumlayıp, önerilerimi de sıralayacağım.
Binali Yıldırım görevini yeni bakan Lütfi Elvan’a devrettiği sırada bende Ankara’da Ulaştırma Bakanlığı’nda idim. Binali Yıldırım’ı karşılıksız sevdiğimi bir dost olarak gördüğümü bir kez daha belirtip, Binali Yıldırım’ı uğurlarken kulağıma fısıldanan şu sözleri aktarmak istiyorum.
“Gelirken dolup taşan burası, giderken kimsenin olmaması dikkatinizi çekti mi? Sadece siz buradasınız Ali Bey. Gerçek dostluğunuzu gösterdiniz” sözleri benim için kafidir.
Gerçekten de Binali Bey göreve geldiğinde ben yine oradaydım. Ve o koridorlarda adım atmaya yer bulamamıştım. Ama giderken sadece sevenler oradaydı.
Doğru yorumlayıp-yorumlamadığımı bilmiyorum ama hissiyatımı söylüyorum, sektöre bu kadar desteği-katkısı olan bir bakan, sektörün alkışları arasında uğurlanmalıydı. Ben böyle düşünüyorum.
Tabi, Binali Yıldırım her şeyi ince detayına kadar inceledi mi? Hiç mi hatası yok idi?
Elbette var idi. Ustalık dönemine daha titiz girmesini, yeni ekip kurmasını beklemiştim.
Bizim gibi dostane yaklaşanların görüşüne biraz daha önem vermesini beklemiştik. Eminim ki var olanlar, yazılanlar Bakan Yıldırım’a düzgün aktarılmadı. Bir defasında başımıza gelmişti.
Bizim yazdıklarımız bakan Yıldırım’a gazetecilik tabiri ile takla attırılarak yansıtılmıştı. Ama doğrusunu bizden öğrendikten sonda gerekli düzenleme yapılmıştı.
Neden bahsediyorum? Şu SHGM ile ilgili yazmış olduğum yazılardan bahsediyorum. Faruk Subaşı’nın 2012 yılında nasıl zengin olduğundan bahsediyorum. Bir dolu gayrimenkul aldığından bahsediyorum.
Asıl yolsuzluk, rüşvet, SHGM’de kılıfına uydurularak yapılıyor demekten bahsediyorum. Yeni Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan’ın SHGM’ye el atması gerektiğinden bahsediyorum.
Ben Faruk Subaşı’yı araştırırken önüme çıkan rüşvet dekontlarından, jeep devir teslimlerinden bahsediyorum. Bir başkanın Ankara’nın çeşitli yerlerinde aldığı değerli konutlardan bahsediyorum. Bu başkanın rüşvet aldığını bana itiraf ettiğinden bahsediyorum.
Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan, SHGM’yi denetletmeli, eminim en büyük yolsuzluğun orada yapıldığına şahit olacak.
DHMİ biraz daha farklı. Kayırmalar, haksız rütbe edinmeler olsa bile, bundan on yıl öncesinin DHMİ'si ile arasında dağlar kadar fark var. Hatırlarım DHMİ'deki çantacılar dönemini. Şükürler olsun ki artık bu sözleri duymuyoruz, görmüyoruz, şahit olmuyoruz.
Ankara Esenboğa Havalimanı’nda çalışan bir temsilci aracılığıyla Çukurambar’da SHGM yöneticisine götürülen rüşvetlerin peşine düşün Sayın Lütfi Elvan. Gerektiğinde biz elimizdeki belgeleri paylaşmaya hazırız.
Binali Yıldırım’a güle güle derken, yeni bakana da hoş geldiniz diyorum...
Yorumlar Tüm Yorumlar (41)