29 Temmuz 2019, Pazartesi
Çetin ÖZBEY
Çetin ÖZBEY [email protected]
  • Çüşşş be. 1 günde fırıldak gibi dönmek. Yaşından başından utan. İnsan hiç olmazsa 1-2 ay ara verir sonra kıvırırdı.Kıdık anlaşılan krizi üstlenmiş.-Abi topu bana at, yazımı patron sansürledi de.- demiş anlaşılan. Resmen rezalet. Bari daha kabul edilebilir bir sebep yazsaydın. Biraz rahatsızım falan deseydin. Utanmadan kıvırıyorsun. 64 tane yorum geldi deyip gerekçe uyduruyorsun. Yarısı zaten senin cevapların. Günde 1000 kişinin girdiği bir sitede 30 tane olumlu mesaj geldi diye bahane yaratıyorsun. Neymiş patron yurtdışındaymış da yazıyı okumamış da. Bırak bu işleri. Kıdık Falkland adalarına mı gitti de yazını okuyamadı ha? Beyefendiye sor -Fransa'da internet çekmiyor muydu?- diye. Neyse artık sana fırıldak lakabını takanlara kızma olur mu?Bu arada senin gidişini destekleyen yorumları da sansürleme SANSÜRE KIZAN YAZAR. Kendini Yılmaz Özdil, Çölaşan falan zannediyorsun herhalde.Sitede kirlilik yaratıyordun, demek ki devam edeceksin?Bakalım GERÇEKTEN ne zaman gideceksin?
  • Hoşçakal derken ,ortaya koyduğunuz neden ile, geri dönüşünüzdeki karariniz ile bizlere hayat dersi verdİniz. Sizin gibi değerler çok değil Çetin bey,lütfen uzun zaman bizimle olunuz.
  • Sn Hocam, meyve veren ağaç taşlanır. Devam lütfen... saygılar.
  • kendisine sormam tabii ki mümkün değil ama ayrılma kararınıza sn. aycı mutlak sevinmistir.
  • Efsane döndü ....
  • İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.
  • İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.
  • İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.
  • İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.
  • İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.

Hoşça kalın



Türk sivil havacılık sektörünün duayeni, değerli yazarımız Çetin ağabeyimiz, köşe yazarlığından ayrılmak istese de, biz AirportHaber ailesi olarak Çetin ağabeyimizin bizleri ve okurları bırakmasına izin vermiyoruz. Çetin ağabeyimiz kısa süre içerisinde AirportHaber'deki köşesinde havacılık ve yaşam tecrübelerini yeniden paylaşacaktır.

Hoşça kalın

Yorumlar Tüm Yorumlar (67)

Fırıldak Kubi ~ 5 yıl önce
Çüşşş be. 1 günde fırıldak gibi dönmek. Yaşından başından utan. İnsan hiç olmazsa 1-2 ay ara verir sonra kıvırırdı.Kıdık anlaşılan krizi üstlenmiş.-Abi topu bana at, yazımı patron sansürledi de.- demiş anlaşılan. Resmen rezalet. Bari daha kabul edilebilir bir sebep yazsaydın. Biraz rahatsızım falan deseydin. Utanmadan kıvırıyorsun. 64 tane yorum geldi deyip gerekçe uyduruyorsun. Yarısı zaten senin cevapların. Günde 1000 kişinin girdiği bir sitede 30 tane olumlu mesaj geldi diye bahane yaratıyorsun. Neymiş patron yurtdışındaymış da yazıyı okumamış da. Bırak bu işleri. Kıdık Falkland adalarına mı gitti de yazını okuyamadı ha? Beyefendiye sor -Fransa'da internet çekmiyor muydu?- diye. Neyse artık sana fırıldak lakabını takanlara kızma olur mu?Bu arada senin gidişini destekleyen yorumları da sansürleme SANSÜRE KIZAN YAZAR. Kendini Yılmaz Özdil, Çölaşan falan zannediyorsun herhalde.Sitede kirlilik yaratıyordun, demek ki devam edeceksin?Bakalım GERÇEKTEN ne zaman gideceksin?

Yanıtla

Kalan karakter 1000
CVP FIRILDAK KUBİ ~ 5 yıl önce
BU YORUMU YAYINLAMAK ABES. ANCAK, YAYINLAMAMIN NEDENİ SEKTÖRDE İNSANLIKTAN VE AHLAKTAN YOKSUN, TERBİYESİZ KİŞİLERİN DE BULUNDUĞUNU GÖSTERMEK.GERİ DÖNÜŞÜMÜN NEDENİNİ ANLATSAM ZATEN ANLAMAZSIN. ANLAYABİLMEN İÇİN ÖNCE İNSANİ DUYGULARA SAHİP OLMANIZ GEREK.
Ayıp ~ 5 yıl önce
Ayıptır kardeşim ya, böyle yorum mu yazılır? Nezaketsiz, saygısız ve terbiyenizce yazılmış bir yorum.Bu yorumu yazanın seviyesini ortaya koyuyor.Çetin Bey, saygıyı haketmeyen böyle bir şahsı adam yerine koyup lutfen dikkate almayın.
vatandaş ~ 5 yıl önce
Hoşçakal derken ,ortaya koyduğunuz neden ile, geri dönüşünüzdeki karariniz ile bizlere hayat dersi verdİniz. Sizin gibi değerler çok değil Çetin bey,lütfen uzun zaman bizimle olunuz.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Devam ~ 5 yıl önce
Sn Hocam, meyve veren ağaç taşlanır. Devam lütfen... saygılar.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
sevinme... ~ 5 yıl önce
kendisine sormam tabii ki mümkün değil ama ayrılma kararınıza sn. aycı mutlak sevinmistir.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
cvp sevinme ~ 5 yıl önce
yanılıyorsunuz. Umurunda bile değildir.
B T Ayaz ~ 5 yıl önce
Efsane döndü ....

Yanıtla

Kalan karakter 1000
cvp kpt M ~ 5 yıl önce
İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
cvp saygıde ~ 5 yıl önce
İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
cvp sn cetin ~ 5 yıl önce
İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
cvp bülent ~ 5 yıl önce
İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.

Yanıtla

Kalan karakter 1000
Bülent ~ 5 yıl önce
Çetin Ağabey.Gerçekten buna çok sevindim engin bilgi ve tecrübelerinizden mahrum kalmayacağız kendi adıma söylüyorum bunu.İnsanları mutlu etmek zordur bilirim ama ne olursa olsun biriliernin çıkıp doğruları söylediği ortamların çoğalması dileği ile sevgi saygılar ile Hoş geldin demek isterim
okurunuz ~ 5 yıl önce
İlginiz için teşekkür ediyorum. Hoşçakalın diye seslenmiştim sizlere. Şimdi kendi kendime Hoş bulduk diyorum. Evet, benim yaşımda bir emekli insan için kendisini meşgul edecek bir uğraştan kopmak hayli zor. Yazdığım son yazının ortalarında bulunan bir paragrafının yayınlanan metinde yer almadığını görünce yerel basınımızda hayli fazla yer bulan patron sansürü uygulamasının APH’ da bulaştığını düşünerek verdim bu kararı. Konu önemliydi. Oysaki altı seneden beri patronun bu tür bir yaptırımına maruz kalmamıştım. Şimdi bir paragraf çıkartılırsa yarın tüm bir konunun istenmeyeceğini ve belki de yayınlamayacağını düşündüm. Vb..vb.. Her ne ise bu her karakterin kabulleneceği bir uygulama değildi. Ben de kendime yakıştırdığımı yaptım. Hepsi bu. Ve de buraya kadar kendimde hiçbir hata bulmadım. Kararıma üzülmeme rağmen “ Aferin “ bile dedim kendi kendime. 27 Temmuz Pazar günü normal yazıları gönderdiğimiz saatte Hoşçakalın’ ı gönderdim hem Airporthaber’e hem de Facebook arkadaşlarıma. Kararımın nedenini sordular tabii ki. Yukarıdaki anlatımı patron dahil APH yöneticilerine de tekrarladım. Yazılarımızı sisteme giren arkadaşımız iyi de 21 Temmuz 2019 Pazartesi günü sizinle görüştükten ve hassasiyetinizi fark etmemizden 27 dk sonra atladığımız paragrafı yazınıza girdik. Bir tek kırmızı renkle belirginleştirdiğiniz linki kaydedemedik. Yazınıza daha sonra hiç bakmadınız mı diye sordu. Benim yayınlanan yazılarıma yalnız Pazar akşamları saat 00.00’ da yazının ilk sisteme girişinde her hangi bir hata var mı diye bakma alışkanlığım var.. Kaldı ki yazıların APH’ a gönderilmeden önce defalarca okunduğu da ortada. Hiç kimsenin bir gün önce sisteme girilen yazısını ertesi gün tekrar okuduğunu zannetmem. O yazı yayınlanmış ve dikkat takip eden haftaki yazıya çevrilmiştir. Evet; insan yaş aldıkça daha alıngan oluyor. Rüzgârdan nem kapmak derler ya. İşte o emsal. Meğer patron yurt dışındaymış ve de yazımı okumamış bile. Neden bilmem gençlik yıllarımdan beri tepelerden gelen tepkilere karşı aşırı hassasiyet duyarım. Hoş geldin demenizi beklemiyorum. Yanız bilgi sunmak istedim. Emanet köşeyi geri alıyorum. Müsaadenizle. Teşekkürler ediyorum.

Yanıtla

Kalan karakter 1000

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000